Sözcü’den Halil Ataş’ın haberine göre, Balıkesir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Çetin, “Zararına üretim yapıyoruz. Her geçen gün küçülüyoruz ya da sektörden çıkıyoruz. Bu da ülkemizin 1-2 ay sonra ciddi süt ve et krizi yaşayacağının açık bir göstergesidir” dedi.
Çetin, “Şayet bu yanlıştan dönülmez ise dişi hayvanlar kesilecek bugün istenilen fiyatın en az 2-3 katı bir fiyatı konuşuyor olacağız” diye konuştu.
‘İNEK VE DÜVE KESİMLERİ HIZ KAZANDI’
Balıkesir Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği, sorunlarını ve çözüm önerilerini dile getirmek için basın açıklaması yaptı.
Üreticilerin çok zor günlerden geçtiklerini ifade eden Çetin, özellikle yem, elektrik ve mazot gibi girdi maliyetlerindeki ciddi artışlara dikkat çekti.
Bu artışlar karşısında çiğ süte yapılan zammın yetersiz kaldığına vurgu yapan Çetin, “Artan girdi maliyetlerine üreticilerimiz yenik düştü. Bunun sonucunda inek ve düve kesimleri hız kazandı. Bu kesimlerin durması için yem süt paritesinin hayata geçirilip en az 1 litre süt ile 1,5 kilo yem alınması gerekir. Aksi halde üretim sürdürülemez” dedi.
Çetin, “Biz gece gündüz yaz kış demeden 365 gün kesintisiz üretim yapanlar olarak emeğimizin karşılığını istiyoruz. Yaşadığımız zorluklar karşısında zarar etmeden üretim yapmak istiyoruz” diye konuştu.
‘1 TL OLAN SÜT DESTEĞİ ARTIRILMALI’
Ulusal Süt Konseyi’nde (USK) üreticilerin daha fazla söz sahibi olmasını istediklerini dile getiren Çetin, “Konsey üyelerinin sadece 3'ü üreticileri temsil ediyor. Süt fiyatı belirlenirken biz üreticilerin ve birliklerin görüşü alınmıyor” dedi.
“Bu da yanlış bir fiyat politikasının çıkmasına neden oluyor” diyen Çetin, şöyle devam etti:
“Enflasyon yükselecek kaygısıyla sadece süt fiyatına baskı uygulanıyor. Ancak birçok gıda ürününün fiyat artışları da engellenemiyor. Süt fiyatlarının artmasının önüne geçmenin tek yolu biz üreticilere yem alımlarında çuval başına destek verilmesi ya da yem fiyatların makul seviyelere çekilmesidir. Toprak Mahsulleri ofisinin vermiş olduğu arpa ve mısır yeterli gelmiyor. Tüm bunlarda yapılamıyorsa 1 TL olan Süt desteği arttırılmalıdır ve kısa zamanda üreticilerin hesabına yatırılmalıdır.”
‘ZARAR ETMEDEN ÜRETMEK İSTİYORUZ’
Artık her yeme zam geldiğinde ya da diğer girdi maliyetlerine zam geldiğinde sürekli süt fiyatlarında değişiklik beklemek istemediklerini söyleyen Çetin sözlerini şöyle tamamladı:
“Bunun bir sistem dahilinde her ay düzenlenmesini talep ediyoruz. Yem fiyatları baz alınarak parite kuralının uygulanmasını istiyoruz. Zarar etmeden, hayvanlarımızı kesmek ya da satmak zorunda kalmadan üretim yapmak istiyoruz.1 kg yemin fiyatı 6 TL, 1 kg süt ise şuan 4.70 TL,1 Nisan itibariyle 5.70 TL olacak fakat bu fiyatın içinde nakliye ve soğutma bedeli var. Bunlar düşünce üreticimizin eline 5.20-5.40 TL arası bir para geçecek. Binbir zorluklarla ürettiğimiz sütün fiyatı maalesef bizim üretim maliyetlerimizin altında kaldı.
Sonuç olarak; Bizler üretime devam etmek istiyoruz. İneklerin kesime gitmemesini istiyoruz. Çocuklarımızın ve torunlarımızın süt içmesini istiyoruz. Devletimizden bizi desteklemesini istiyoruz. Desteklemelerin günün koşullarına uygun olmasını ve zamanında hesaplarımıza yatmasını istiyoruz.”