Yeni tip koronavirüs salgının fırsat bilinmesiyle Salda Gölü'nde çevre katliamı için adımlar atılırken iş makinelerinin Salda Gölü'ne girmesine tepkiler sürüyor.
Doğan Demir'in açıklaması şöyle oldu:
Tüm dünya koronavirüsle uğraşırken ülkemizde ilginç ve üzücü olaylar yaşanmaktadır. Bu olayların çevre açısından en üzücüsü ise Salda Gölü’nde meydana gelmektedir.
Eşi benzeri olmayan, doğa harikası Salda Gölü kendine özgü üstün özellikleri olan bir sulak alandır. Güney kısmındaki 12 hektarlık bir alan, 2012 senesinde Tabiat Parkı olarak ilan edilmiştir. Birinci derece doğal SİT alanıdır. 14.03.2019 Tarih ve 824 sayılı Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile Özel Çevre Koruma alanı olarak tescil edilmiştir.
Uluslararası Doğa Koruma Birliği tarafından korumaya alınmıştır.
Salda Gölü, sulak alanların korunmasını ve sürdürülebilir kullanımını sağlamayı amaçlayan uluslararası bir sözleşme olan Ramsar kriterlerine haiz uluslararası bir sulak alandır. Hem ulusal hem de uluslararası koruma statüsü olan Salda Gölü, dokunulmaz özelliğe haizdir.
Tüm bu durumlara karşılık geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin Maldivleri olarak tabir edilen Salda Gölü’nün eşsiz beyaz kumlarının iş makineleri ile toplandığı ve başka bir yere taşındığı, Burdur MilletvekilI Mehmet Göker’in sosyal medya hesabından yapmış olduğu canlı yayınla halkımıza duyurulmuştur.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de devam eden Koronavirüs salgını ile mücadele için hepimizin büyük çaba harcadığı, halkımızın evde kalması için kampanyaların ve sürekli yayınların yapıldığı bir dönemde, sessiz sedasız kepçe ve kamyonlar girerek millet bahçesi bahanesiyle göl tahrip edilmektedir. Salda Gölü ile ilgili tüm koruma kararlarına rağmen bu eşsiz doğa harikasına nasıl dokunulduğunu anlamak mümkün değildir.
Halkımızda çevre duyarlılığı giderek artmaktadır ancak maalesef aynı duyarlılığı yöneticilerden görememekteyiz. Hiçbir yöneticinin çevreye karşı duyarsız kalma hakkı yoktur.
Bu operasyon, o bölgenin doğal ekosisteminin bozulması anlamına gelir. Millet Bahçesi yapıldıktan sonra oluşacak yapılaşma ve konaklama gibi sirkülasyonlarla, sıvı ve katı atık kirliliği nedeniyle gölün kirlenme olasılığı oldukça yüksektir ve bu kirlenme ile beraber göl ekosistemi olumsuz etkilenecektir. Bu nedenle çevre konusunda en yetkili yönetici konumunda olan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’dan, bu katliama duyarsız kalmamasını, Salda Gölü’nün ve çevre ekosisteminin korunacağı konusunda verdiği sözü tutmasını bekliyoruz.
Son olarak Salda Gölü skandalından sonra yaptığı açıklamada, belediye ekiplerinin göl etrafında sık sık dolaştığını ve göl kenarından alınan bu kumların tekrar eski yerine getirileceğini belirten Yeşilova Belediye Başkanı Mümtaz Şenel, dün sabaha karşı evine gelen kişiler tarafından silahlı saldırıya uğramıştır. Salda Gölü’ndeki inşaat faaliyetini durdurmak için çalışan başkanın saldırıya uğraması oldukça manidardır. Sayın Başkan Mümtaz Şenel’e ve eşine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, Salda Gölü ile ilgili vermiş olduğu mücadelede tüm desteğimizle arkasında olduğumuzu belirtiyorum.
Bu doğa katliamının bir an önce son bulması dileklerimle hepinize sağlıklı günler diliyorum.