BIST 100 9.598 DOLAR 34,65 EURO 36,46 ALTIN 2.931,05
11° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Gelecek Partisi'inden Esra Erol hamlesi

Gelecek Partisi'inden Esra Erol hamlesi

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Seren Yıldız Öztürk, “Esra Erol’da programında DNA testlerinin deşifre edilmesi sonucu soy bağları açıklanan çocukların hakları ihlal ediliyor” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Seren Yıldız Öztürk, “Esra Erol’da programında DNA testlerinin deşifre edilmesi sonucu soy bağları açıklanan çocukların hakları ihlal ediliyor” dedi. Gelecek Partisi televizyonda yayınlanan programlarda çocuk haklarının ihlal edilmesi ve soy bağlarının deşifre edilmesinin önlenmesi amacıyla Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvuruda bulundu.

Gelecek Partisi yöneticileri başvuru sonrasında Kamu Denetçiliği Kurumu önünde basın açıklaması yaptı.

“ESRA EROL’DA PROGRAMINDA ÇOCUK HAKLARI İHLAL EDİLİYOR”

Kamu Denetçiliği Kurumu’na hem genel olarak hem de özel olarak Esra Erol’da programı için başvurduklarını belirten Öztürk, şunları söyledi:

“Genel olarak bazı yayınlarda özel olarak da 'Esra Erol’da' programında yaşanan DNA testlerinin deşifre edilmesi sonucu soy bağları açıklanan çocukların haklarının ihlali. Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurduk, İnsan Hakları Kurumu’na, Meclis İnsan Hakları Komisyonu’na da başvuracağız. Bu çocukların yayınlarda DNA’ları tespit edilerek soy bağları deşifre edilerek çocukların hakları çok ağır ve sistematik olarak ihlal ediliyor. Bu çocuklar evlilik dışı ilişkilerden veya ensest ilişkiden doğmuş olabilir. Bu çocukların özel hayatlarının mahremiyetlerinin korunması gerekiyor. Bu programlar bu çocukları nesne, malzeme yaparak reyting kaygısıyla bu ideallerini ağırlaştırarak devam ediyorlar.”

BM'YE BAŞVURABİLİRİZ

Türkiyenin 1995 yılından beri Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne taraf olduğunu hatırlatan Öztürk, doğrudan Çocuk Hakları Komitesine başvurulabileceğini, ancak bütün bakanlıkların, kamu kurumlarının son derece kayıtsız davrandığını savundu.

Öztürk sözlerini şöyle tamamladı:

“Sadece RTÜK toplumdaki infiali bastırma amaçlı caydırıcılıktan uzak bir yaptırım uyguladı. Bu kurumların etkili tedbirler alması gerekiyor. Kamu otoritesi kayıtsız, ilgisiz ve görmezden geliyor. Bizim amacımız ülkemizi Birleşmiş Milletler ’e şikayet etmek değil. Amacımız içeride kamu, kurum ve kuruluşları, bakanlıkları ve ilgili organları harekete geçirmek. Bu anlamda ombudsmanlığın bize destek olacağını düşünüyoruz. Zaten rehber bir metin olan Çocuk Hakları Sözleşmesi var. Bu sözleşme rehberliğinde ombudsmanlığın çocuk haklarının ihlallerini engelleyeceği mahiyette kararlar alacağını ve kamu otoritesine de bunu bildireceği çözüm doğrultusunda adeta bir hakemlik yapacağını düşünüyoruz, umuyoruz.”

Gelecek Partisi Adalet Politikaları İzleme Kurulu Başkanı Ali Aydın da son dönemde özellikle medyada yaşanan çocuk hakları ihlallerine değinerek, “İlgili kamu kurumları olan başta Adalet Bakanlığı, Aile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve RTÜK idarelerinin kayıtsızlığı karşısında iç denetim mekanizması olarak Kamu Denetçiliği Kurumu’na çocuk programlarında yapılan ihlallerini şikayet için buradayız. Umut ediyorum ki demokratik toplumun gereği ve hukukun üstünlüğü çerçevesinde yapılan bu ihlaller bir an önce son bulur. Durum son derece yaygınlaşmış vaziyette” diye konuştu.

“ÇOCUKLARIMIZIN DA GELECEĞİNİ KARARTAN PROGRAMLAR”

Programlarda çocuklara yönelik mezhep ve soy bağlarının açıklanmasını eleştiren Aydın, şunları söyledi:

“Çocuklara yönelik mezhep ve soy bağının gayriresmi oluşunun gizliliğinin ihlal edilişi, DNA testinin yapılması, bunların deşifre edilmesi çocukların özel haklarının ve özel bilgilerin gizliliğinin ihlal edilmesi olduğu gibi çocukların psikolojisi ve sosyal gelişimi bakımından ilerideki hayatlarını son derece etkileyeceğinden büyük kaygı içerindeyiz. Bunun bir an önce durdurulması için bugün Kamu Denetçiliği Kurumuna müracaat ettik. Buradan alacağımız tavsiye kararlarıyla bu tür toplumu rahatsız eden çocuklarımızın da geleceğini karartan bütün programları engelleyeceğimizi ümit ediyorum.”