Ali Avcu, Şirintepe'de marangozculuk yapan 'Gültekin' ile gerçekleştirdiği bir konuşmasında, sağlık sistemindeki sorunları çıplak gözle farketti ve sordu: "Devlet böyle durumda yurttaşına bakmayacakta ne zaman bakacak?"
Avcu, Marangoz Gültekin ile gerçekleştirdiği konuşmasını şöyle aktarıyor:
"Çaylarımızı içerken Gültekin “abi sana birkaç resim göstereceğim” diyerek yanıma yaklaşıp telefonundan seçtiği fotoğrafları göstermeye başladı… Bir taraftan resimleri gösterirken “bu çocuklar bizim çocuklarımız, yarasına merhem olmamız gerekmiyor mu? abi” diye de çocukların yakalandığı “kelebek” hastalığından dolayı derilerinin tel tel döküldüğünü gözleri dolarak anlatmaya başlamıştı. Çocukların fotoğraflarını görünce şaşkınlığımı gizleyemeyerek Gültekin “benim bildiğim kadarıyla 18 yaşına kadar çocukların sağlıklarıyla ilgili tüm harcamaları devlet ücretsiz karşılıyor” diye sordum.
Gültekin, “yok abi devlet bir defaya mahsus karşılıyor. Ondan sonra aileler kendi imkanlarıyla karşılamaya çalışıyor. İmkanı olmayan ailelerin çocukları ise acılar içerisinde kıvranıyor” diyerek konuşmasını sürdürürken arada bir duraklayarak dalıp gidiyor. Dalıp giderken de yüzüne bir hüzün bir karamsarlık, bir umutsuzluk çöküp gidiyor.
Gültekin diye seslenmeme rağmen duymadı. Tekrar bir daha sesimi yükselterek hafifçe de masaya vurarak bir daha “Gültekin” diye seslendim. Ardından kendine gelerek “buyur abi” diye döndü ardından “ben çayları tazeleyim” derken buğulanan gözlerini, gözlerimden kaçırmak için gözlerini kaçırmaya çalıştı."
Gazeteci Avcu, yaşanan bu diyaloğun ardından, "21. Yüzyılda bir ülke nasıl olur da yurttaşını sağlık sorunlarıyla baş başa kendi kaderine terk eder? Devlet böyle durumda yurttaşına bakmayacakta ne zaman bakacak? Ne tuhaf değil mi?" diye sorguluyor.
Ali Avcu'nun, "Çocuklar acı içerisinde kıvranıyor" başlıklı yazısının tamamını okumak için tıklayınız