Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin, ‘”Aziz Yıldırım kö…ği yakında gününü görecek’” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Erkin bugünkü yazısında, Fenerbahçe Spor Kulübü’ne kurulan Fethullahçı kumpasa dair dikkat çeken bir ayrıntıya ulaştı.
Yazıda, polis okullarından sorumlu Fethullahçı mahrem imam Mustafa Halit Ş.’nin, “Aziz Yıldırım kö...ği yakında gününü görecek” dediğine ardından Fenerbahçe’ye operasyon başlatıldığına dair ifade aktarıldı.
Yazının ilgili kısmı şöyle:
FETÖ'nün şike kumpasıyla hedef aldığı Aziz Yıldırım ve İlhan Ekşioğlu dönemin örgüt üyesi hakim ve savcılarından şikayetçi oldu. Şikayeti değerlendiren Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 38 kişi hakkında soruşturma açılması kararını verdi. Karar metninde Yıldırım ve Ekşioğlu'na örgütün mahrem imamlarının talimatları doğrultusunda kurulan kumpas da anlatıldı.
Haklarında soruşturma açılmasına karar verilen kişiler arasında Cihan Kansız, Fikret Seçen, Zekeriya Öz gibi örgütün yargı ağındaki önemli isimler de yer aldı. Şimdi biz şunu biliyoruz: Öznesi Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım olan kumpas sonuçlandı ve beraat kararları (Fenerbahçe yöneticileri ve diğer yargılananlar) Yargıtay tarafından onandı. Ancak… Dava dosyasına giren bir ifadeyle kumpasın perde arkası bir kez daha aydınlandı. Anlatayım:
Tarih 20 Eylül 2016…
Darbe girişiminden iki ay sonra, örgütün mahrem imamlarından bir şüpheli “gizli tanık” olur. Kod adı: “Üsküdar” olan tanık, örgütün mahrem imamları hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na sayfalarca ifade verir. Polis Meslek Yüksek Okulu (PMYO) ve Polis Eğitim Merkezi'ni (POMEM) kontrol eden 61 üst düzey yöneticiyle ilgili bilgi verir, fotoğraf teşhisi yapar. Gizli tanık Üsküdar'a ifadesinde “21 numaralı fotoğraf” gösterilir. Tanık, 21 numaralı mahrem imamla ilgili şu bilgileri verir:
“… Bana göstermiş olduğunuz resimlerden açık ve net olarak teşhis ettiği Mustafa Halit Ş., ‘Ziya' kod adıyla anılırdı. Örgüt içinde mahrem hizmetlerde görev yapmaktaydı. İstanbul'daki ve İstanbul'a bağlı bölgedeki tüm PMYO ve POMEM öğrencilerinden sorumlu olan kişidir. Ziya kod adlı Mustafa Halit Ş., İstanbul'daki tüm PMYO ve POMEM'den (emniyet) sorumlu en üst düzey kişiydi. “… Öğrencilerle ilgili tüm fişlemeler bu şahsa gelirdi. Yine cemaatçi öğrencilerin cemaate olan bağlılıklarıyla ilgili yapılan derecelendirmeler de bu isme gelirdi. Bu şahıs Fetullah Gülen ile görüşmek için sık sık Amerika'ya gider, polis okulu öğrencilerinin sayısı, durumu, mezun olduktan sonra çalıştığı yerler ve kendisine iletilen diğer konularla ilgili bilgi verir. Gülen'in vermiş olduğu talimatları yerine getirirdi. “… Mustafa Halit Ş.'nin özel ve çok gizli ekibi vardı. Bu ekibinde çalışanlar ya bir polis okulundan ya da bir POMEM'den sorumlu kişilerdi. Mustafa Halit Ş., 2010 yılında Gaziantep'e Fetullah Gülen Cemaati tarafından görevlendirilerek gitti. Buradaki görevi, bu bölgelerdeki illerde görev yapan ve özellikle istihbarat, TEM, KOM gibi aktif şubelerde çalışan personellerden kendisine iletilen bilgi ve belgeleri toplamaktı.
“… Benim düşünceme göre Gülen Cemaati 2010 yılında hükümetle savaş yapmaya karar verdi. Bu savaşta hükümet aleyhine kullanabileceği tüm bilgi ve belgeleri toplamaya başladı. Mustafa Halit Ş., bir gün benim bulunduğum ortamda, ‘Aziz Yıldırım kö…ği yakında gününü görecek' dedi ve bir yıl geçmeden Fenerbahçe Kulübü hakkında şike operasyonu başladı.” Yani… Örgütün polis okullarından sorumlu mahrem imamı Mustafa Halit Ş., 3 Temmuz 2011'de düğmesine basılan Fenerbahçe operasyonuyla ilgili 2010 yılında örgütüne bilgi vermiş! Bu itirafı ben de ilk kez okudum. Aziz Yıldırım'ın mahkemede kurduğu “Ne şikesi memleket elden gidiyor” cümlesini de hatırlatmakta fayda var. Yorum sizin!
