Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Savcısı Osman Turan Şahin, temyiz dilekçesini, Yargıtay 16. Ceza Dairesine iletilmek üzere daireye verdi.
Dilekçede, İyidil'in olay tarihinde korgeneral rütbesiyle Kara Kuvvetleri Komutanlığı Eğitim ve Doktrin Komutanlığı Muhabere ve Muharebe Eğitim Destek Komutanı olduğu ve darbecilerin sözde atama listelerinde kendisine ilişkin ''K.K.K Emrine'' yazdığı belirtildi.
Darbe sanığı eski tuğgeneral Mehmet Partigöç'ün kasasında MİT'in Genelkurmay Başkanlığına gönderdiği "Çok Gizli Kişiye Özel" ibareli yazıda "İyidil'in Paralel Devlet Yapılanması mensubu olduğu"na dair tespitler bulunduğu kaydedilen dilekçede, yine Partigöç'ün kasasında İyidil'in imzasını taşıyan 13 Temmuz 2015 tarihli emeklilik dilekçesinin de ele geçirildiği ifade edildi.
İyidil'in, olay tarihinde üstlendiği kamu görevi ve rütbesi itibarıyla darbe girişimine yönelik önleme yükümlülüğü bulunduğu bildirilen dilekçede, İyidil'in görevli olduğu karargahta darbe girişimine yönelik aktif bir eylem ve harekat olmadığını bildiği halde bir kafeden ve sonrasında bir parktan darbe karşıtı eylem ve harekatı, bağlı birlikleri üzerinden yürüttüğünü beyan ettiği anlatıldı.
Temyiz dilekçesinde, mahkemede dinlenen tanıklardan o dönemde Isparta Valisi olan Şehmuz Günaydın'ın "16 Temmuz saat 07.09'da Metin İyidil olduğunu söyleyen birinin arayarak Ankara'da Genelkurmay ve bazı kamu kurumlarının korunması için askerler gönderilmesini talep ettiğini, kendisinin ise girişimin başladığı saatten itibaren Eğirdir'den Ankara'ya harbiyelilerin götürülmesi için otobüslerin kiralandığı, kargo uçaklarının Isparta'ya ineceği ihbarı alındığı, İyidil'in talebini inandırıcı bulmadığı ve izin vermediği"ni beyan ettiği bildirildi.
Yine tanık Selçuk Serhat Pesek'in "Murat Aygün'ün Metin İyidil ile iyi görüştüğü ve Osman Ünlü ile beraber sık sık bir ayarak geldikleri, İyidil'in teşkilatta Fethullah Gülen cemaatine yakınlığı ile tanındığı" yönünde beyan verdiği aktarılan dilekçede, Mehmet Sadık Akyar'ın da "FETÖ tarafından TSK'dan emekli olmaya zorlandığı ve kendisiyle ilgili soruşturmayı yapanlar arasında İyidil'in de bulunduğu"nu ifade ettiği anlatıldı.
Tanık Osman Nadir Saylam'ın ise olay gecesi İyidil'in arayarak, durum hakkında bilgi sorduğunu ve "Biz devletin ordusuyuz. Gelen emrin dikkate alınacak bir yönü yok. Birliği emniyet altında tutun" dediğini beyan ettiği nakledilen dilekçede, mahkemece dinlenen bazı başka tanıkların beyanları da aktarıldı.
Dilekçede İyidil'in, "darbe girişiminin saatinin öne alınması karşısında, darbe hazırlığı yapan tüm üst rütbeli FETÖ/PDY mensupları gibi şaşkınlık geçirerek, darbeye teşebbüs eylemlerinin sonuca ulaşmasını sağlayamadığı, bunun belirtilerinin ortaya çıkması üzerine kendisinin darbe karşıtı olduğunu gösterecek faaliyetler ve davranışlar sergilemeye çalıştığı" kaydedildi.
"Dairenin, duruşma açarak bir kısmı sanığın lehine, bir kısmı aleyhine tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermesi, bu yapılamıyorsa hangi beyanlara niye üstünlük tanındığını karar yerinde tartışarak, sanığın hukuki durumunu tayin etmesi gerektiği" belirtilen dilekçede, dosya üzerinden yapılan değerlendirme, eksik araştırma, hatalı kabul ve gerekçeyle sanık hakkında beraat kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ifade edildi.
Savcı, dilekçesinde İyidil ile yargılandığı davada beraatına karar verilen ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesince de beraat kararında isabetsizlik görülmeyen dönemin EDOK Okullar Komutanı eski Korgeneral Abdullah Barutcu'ya ilişkin kararı da temyize taşıdı.
Dilekçede, Barutcu'nun "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan mahkumiyeti gerektiği ifade edilerek, hatalı kabul ve gerekçeyle ilk derece mahkemesince verilen beraat kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu savunuldu.
İyidil, FETÖ'nün darbe girişiminin ardından yargılandığı davada "ağırlaştırılmış müebbet hapse" mahkum edilmiş, istinaf başvurusunu değerlendiren Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi, 14 Ocak'ta İyidil'in beraatine ve tahliyesine karar vermişti.
Tahliye kararına Ankara Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığınca yapılan itiraz, 21. Ceza Dairesince incelenmiş, isnat edilen suç ve kaçma şüphesi gözetilerek İyidil hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmıştı. Karar üzerine İyidil dün sabah gözaltına alınmış, 21. Ceza Dairesindeki sorgusunun ardından tutuklanmıştı.