TİP Genel Başkanı Baş, TİP İstanbul İl Başkanlığı'nda bugün düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Baş, şunları söyledi:
'Aşırı sıcaklar nedeniyle Çalışma Bakanlığı’na bir soru önergesi vermiştik. Yanıtını alamadık. Demiştik ki, ‘Artan sıcaklar nedeniyle, işçilerin hayati risk altında çalışmaya zorlanması, kaza dediğimiz cinayetler bir tehlike olarak önümüzde duruyor. Bakanlığın bir önlemi var mı?’ Yanıt Çalışma Bakanlığı’ndan gelmedi. Ama maalesef, hayat bunun yanıtlarını veriyor. 42 yaşında PTT’de taşeron işçi olarak çalışan Beran Kırmızıgül, dağıtımdayken güneş çarpması sonucu hayatını yitirdi. Göz göre göre gelen bir cinayettir. Mersin’de Şişecam tesislerinin içinde 60 derece sıcaklıkta işçi arkadaşlarımız yeterli iklimlendirme sistemi olmadan çalışmak durumunda kalıyorlar. Başka fabrikalardan benzer duyumlar alıyoruz. Ama Çalışma Bakanlığı’nın, hükümetin; işçilerin bu aşırı sıcaklarda çalışmaya devam edebilmeleri için gerekli hiçbir önlemi almadığı, işçi hayatını yine yok saydığını görüyoruz.
Bu hükümetin işçilere yönelik vurdumduymaz tavrın bir benzerini maalesef muhalefetin yönettiği belediyelerde de görüyoruz. İSPEN işçileri de sayaç okuma işlerinde, artan iş yükünü, çalışma sorunlarını şirket yöneticilerine bildirmek, duyurmak, ifade etmek için seslerini yükselttiler. ‘Taşkınlık yaptıkları’ gerekçesiyle savunmaları istendi.'
Yaz ayları hasat dönemi. 10 binlerce mevsimlik işçi, olabilecek en kötü çalışma koşullarında aşırı sıcağın altında çalışırken; bir yandan ırkçı saldırılara maruz kalıyorlar. Çoğu zaman çocuklarının okuma haklarının ellerinden alınması karşılığında, sadece gıda tekellerinin daha zengin olması için çalıştırılıyorlar. Her yıl bu dönemlerde işçi ölümlerinde artış oluyor. Bunların en acılarından bir tanesini dün öğrendik. 4 yaşındaki bir çocuk, Esmanur Solmaz, ailesi mevsimlik işçilik yaparken, tarlada uyumaya bırakılıyor. Uyurken kamyonetin üzerinden geçmesi sonucu kaybediyoruz. Türkiye’de işçilerin, işçi çocuklarının yaşam haklarının bu kadar ayaklar altına alındığı başka bir dönem yaşanmış mıydı? Bunu bilmiyoruz.''