MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yle birlikte Hatay’ın Samandağ ilçesinde incelemelerde bulunan AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhtarlar ve STK temsilcileriyle bir araya gelerek taleplerini dinledi.
"EN ÇOK YIKIM VE CAN KAYBI HATAY'DA"
Erdoğan, depremin hemen ardından yapılanlara değinerek, “Geniş bir alanda etkisi hissedilen bu afetin en çok yıkıma ve can kaybına yol açtığı şehrimiz Hatay’dır. Antakya’da Samandağ kadar pek çok ilçemizi derinden sarsan afetin boyutlarını anlatmaya kelimeler kafi gelmiyor. Asrın felaketi olarak tanımlanan bu depremin aynı zamanda zorlu kış şartlarının hüküm sürdüğü günlerde olması sıkıntılarımızı daha da arttırdı. Pisti zarar gören Hatay Havalimanı'nın uçuşa kapanması, yolların hasar görmesi, ilk günlerde haberleşmenin güçlükle yapılabilmesi ilave sorunlar olarak karşımıza çıktı. Buna rağmen devlet ve millet olarak afetin ilk anından itibaren Hatay’a ve tüm deprem bölgesine ulaşmak için canla başla gayret ettik.
Şehirdeki kamu görevlilerimizden çalışabilecek durumda olanlar zaten hemen işlerinin başına koştular. Diğer yerlerden buraya ulaşmak için yola çıkan ekiplerimizde epeyce bir mücadelenin ardından birer ikişer Hatay’a geldiler. Yıkılan bina sayısının fazla arama kurtarma personeli sayısının sınırlı olması sebebiyle ekiplerimiz adeta vakitle yarışarak müdahaleleri yürüttü. AFAD'tan madencilerimize belediyelerimizden sivil toplum kuruluşlarına kadar kendi personelimiz ve uluslararası ekiplerle dünyada eşi benzeri görülmemiş bir arama kurtarma sayısı olan 35 bin kişiye ulaştık. Bu ekiplerin yarısı Hatay’da görev yaptı. Diğer destek personelleriyle 271 bin görevli deprem bölgesinde çalıştı. Gönüllüler ve sivil toplum kuruluşu mensuplarıyla yaklaşık yarım milyon insanımız depremzedelerimizin yardımına koştu. Depremde yıkılan her yerleşim yerini üçer beşer belediyemize âdeta zimmetleyerek onların alt yapılarını ve güçlerini burada değerlendirdik” ifadelerini kullandı.
"KİMSE ŞÜPHE ETMESİN"
Erdoğan, tüm imkanların seferber edildiğinden kimsenin şüphe etmemesini isteyerek, “Ülkemizin dört bir yanından ihtiyaç duyulan tüm aracı gereci cihazı da bölgeye getirdik. Ancak tüm çabalara rağmen ilk günlerde vaktinde yetişemediğimiz yerler oldu. Afet bölgesinin genişliğine ve yıkımın büyüklüğüne rağmen devletin ve milletin tüm imkanlarını deprem bölgesi için seferber edildiğinden kimse şüphe etmesin” dedi.
"SAMANDAĞI'NA 17 BİN 331 KONUT"
Erdoğan, Samandağı ilçesine 17 bin 331 kalıcı konut inşa edileceğini belirterek, “Biz kalıcı konutların yapılması için hemen kolları sıvadık. Yer tespiti yapılan, zemin ve etüt çalışmaları biten yerlerde süratle temelleri atıp işe başladık. Orta hasırlıların da dahil edilmesiyle yaklaşık 650 bin konut ihtiyacımızın olduğunu gördük. Acil ihtiyaç olan 244 bin konutun ve 75 bin köy evinin inşasını 1 yıl içerisinde bitirecek bir planlamayla yolumuza devam ediyoruz. Samandağı’nda inşa edeceğimiz konut sayısı 17 bin 331’dir. İnsanlarımızın tamamını sağlam, güvenli, huzurlu konutlara kavuşturana kadar inşa ve ihya faaliyetlerini sürdüreceğiz. Geçmişte bu konuda yaşadığımız zorlukların bir daha tekerrür etmemesi için gereken adımları da ilk fırsatta atacağız. Tüm bu faaliyetlerde, depremde en çok yıkıma uğrayan Hatay ve ilçeleri önceliklerimizin en başında yer alacaktır” dedi.
"6 ŞUBAT SINANMASINDAN ALNIMIZIN AKIYLA ÇIKTIK"
Erdoğan, Türkiye’nin 6 Şubat sınamasından anlının akıyla çıktığının altını çizerek, “Afetler aynı zamanda milletlerin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini, dayanışmasını, kabiliyetini, dirayetini test ettiği sınamalardır. Hamdolsun Türkiye 6 Şubat depremlerinin sınamasından anlının akıyla çıkmıştır. Her dönemde görülebilecek birkaç kötü hadise, kötü ses, provokasyon girişimi dışında kalplerimizi de, ellerimizi de birleştirerek yaşadığımız felaketin yaralarını sardık. Yönümüzü tekrar ortak geleceğimize döndük. Güçlü bir devletin kıvançta ve tasada ortaklaşabilen bir milletin önemi böyle dönemlerde daha iyi anlaşılıyor” dedi.
"ASIRLARDIR OYNANAN OYUNLARI ÇÖPE ATMANIN VAKTİ GELDİ"
Erdoğan, asırlardır coğrafyamızda oynanan oyunları çöpe atmanın vaktinin geldiğini belirterek, “İlk asrını geride bıraktığımız Türkiye Cumhuriyeti devletimizin bize sunduğu güven, huzur ve refah çatısına daha sıkı sahip çıkmalıyız. Yaşadığımız onca felaket ve saldırıya rağmen geleceğimize umutla bakmamız için sayısız sebebimiz var. Buna karşılık bizi farklılıklarımız üzerinden birbirimize düşürmek isteyenlerde her zamankinden daha büyük bir hırsla üzerimize geliyor. Milletçe bin yıllık kardeşliğimizden aldığımız güçle bu tuzakların hepsini de bozacak dirayete hamdolsun sahibiz. Coğrafyamızda asırlardır oynanan oyunları artık çöpe atma kendi oyunumuzu yazma, yönetme ve sergileme vakti gelmiştir” diye konuştu.
