BIST 100 9.550 DOLAR 34,53 EURO 36,28 ALTIN 3.001,89
2° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Erdoğan'dan 'FETÖ'nün siyasi ayağı' itirafı

Erdoğan'dan 'FETÖ'nün siyasi ayağı' itirafı

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AKP Grup Toplantısı'nda FETÖ'nün siyasi ayağıyla ilgili yaptığı açıklamada, "Doğrusu ben de görüştüm." dedi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AKP Grup Toplantısı'nda açıklamalarda bulunuyor.

Erdoğan'ın açıklamaları:

Geçen hafta birilerinin ısrarla FETÖ'nün siyasi ayağı ve yeni darbe teşebbüsü tartışması açmasının gerisindeki sinsiliğe dikkat çekmiştik. Aynı tartışmanın hala sürdürülmeye çalışıldığını görüyoruz. Bu ülkede FETÖ meselesinin çok uzun kökleri olduğunu bilmeyen kimse yoktur.

Yapı diğer pek çok sivil toplum örgütü gibi meşru sınırlar içinde faaliyet yürütürken tehdit ilan edilmiş değildir. Ne zamanki bu yapının eğitim, hayır sınırlarını aşıp örgüt olduğu netleşmiştir işte o zaman karşısında bizi, milletimizi ve hukuku bulmuştur. Türkiye'de FETÖ'nün serpilmesinde herkesin payı olabilir ama onu terör örgütü ilan edip savaş açan şahsım ve AK Parti'dir. Şunu da söyleyeyim, bu süreçleri iyi bilen birisiyim, FETÖ'nün bu ülkede anlaşamadığı tek lider vardır, o da merhum Erbakan hocamızdır. Erbakan hocamızdan nefret ederdi ve hiçbir zaman da bir araya gelmemişlerdir. Şimdi Erbakan hocamla beraber olduğunu ilan eden malum zat ne yazık ki onun müritleri ile beraber yürüyorlar.

Her gün birileri çıkıp FETÖ konusunda ahkam kesmeye çalışıyor. İrtica ile mücadele kisvesi altında din düşmanlığı yapılmasına elbette biz de milletimiz de rıza gösteremezdik.

Demokrasi, insan hakları, hukuk, adalet söylemlerini FETÖ ile mücadeleyi sulandırmak için kullananlar bu millet için en az FETÖ zihniyeti kadar tehlikelidir. Bizim bu zırvalara cevap vermemizi tek sebebi milletimize olan saygımızdır. Meydanları yalanları ile milleti zehirlemeye çalışanlara asla bırakmayacağız.

Ülkenin ve milletin dikkatini dağıtmak isteyenlere izin vermeyeceğiz. Bu meseleyi izah edecek, iftiraları atanların yüzlerine çarpacak ve yaşananları tarihe havale edeceğiz. FETÖ'yü bir terör örgütü olarak tanımlarken karşımızdaki sorunun büyüklüğünü az çok biliyorduk.

Doğrusu ben de görüştüm ama Erbakan hocamın bunlarla ilişkisi olmadığını da az önce ifade ettim. Liderler içinde sadece ilişkisi olmayan oydu. Hepsinin bunlarla görüşmüşlüğü vardır. İrtibatları ileri derecededir. İlk zamanlar bu yapının oluşturduğu tehdidi kendi çevremize bile anlatmakta zorlandığımızı kabul ediyorum.
FETÖ ile gerçek anlamda amansız bir savaşa tutuşan tektir, o da biziz. Biz ülkenin yönetimini devraldığımızda güya bu kurumda en hassas kurumlar olan ordu, emniyet, yargı, akademinin kritik noktaları zaten örgüt tarafından işgal edilmişti. Müslüman avına çıkanların tek bir gün bile gerçek anlamda FETÖ'cüleri hedef aldıkları görülmemiştir. Dosyaları hazırlayanlar silahlı kuvvetler içindeki FETÖ'cülerdi. Devlet kurumları, emniyet içindeki FETÖ'cülerdi.

Teröristbaşının ismi ve örgütün rumuzu kasıtlı bir şekilde Müslümanlara karşı yürütülen saldırıların maskesi olarak kullanılmıştır. MGK'de alınan kararların hepsinin de gerisindeki gizli niyetin FETÖ ile mücadele değil, FETÖ'yü koruma olduğunu görüyoruz. FETÖ'cü danışmanlar bay Kemal'in yanında. Akıl hocaları onlar. İP'in de danışmanları var. Tam bir istila hareketi. Bu tezgahın yıllarca başarı ile yürütüldüğünü teslim etmemiz gerekiyor. Kasım Gülek'ten Ecevit'e kadar herkes bu oyunda üzerine düşen rolü oynamış, FETÖ'ye figüranlık yapmıştır. Bu oyunun başrolü de Kılıçdaroğlu'na verilmiştir. Bir tek kişi FETÖ'nün korumasına mazhar olmuştur o da Kemal Kılıçdaroğlu'dur. İstanbul Havalimanı'nda FETÖ'cülerin tankları ile burun buruna gelen genel başkanın önünde bir anda tüm yollar açılmıştır. Tankların arasında VIP nizamiyesinden uğurlanan kim, bay Kemal, Kılıçdaroğlu.

Sayın Kılıçdaroğlu biz tankların karşısındaydık, milletimle beraber biz havalimanındaydık ama sen Bakırköy'de başkanın evinde kahve yudumluyorduk. Şahsımı öldürmek için özel timlerle arayanlar Marmaris'ten Atatürk Havalimanı'na kadar... Benim korumalarım gazi oldu, bay Kemal senin bunlardan haberin var mı? Bana da adaya gitmemi tavsiye edenler oldu, ben de o kardeşimize dedim ki, ben bu topraklarda doğdum, bu topraklarda ölürüm.

Eğer 10-15 dakikalık bir gecikme olmuş olsaydı, bunlar bizi oralarda vuracaklardı. Ama o farkla helikopterimiz kalktı ve biz oradan İstanbul'a ulaştık. Süreç bu. Ey Kılıçdaroğlu, sen hala milleti aldatmakla meşgulsün. Kontrollü darbe. Doğru, kontrol sizdeydi ama başaramadınız. 15 Temmuz başarılı olsaydı, ertesi gün Kemal Kılıçdaroğlu milletin karşısına acaba hangi sıfatla çıkartılacaktı? Böyle bir siyasetçinin örgütle hiçbir ilişkisi olmadığına nasıl inanabiliriz. Kılıçdaroğlu'nun FETÖ ile ilişkisi 17-25 Aralık'ta hızlanmış, 15 Temmuz'un ardından da zirveye çıkmıştır.
Bu yapının gerçek organizasyon şemasını çıkarmakta zorlandık, hatta tam olarak çıkartamadığımızı düşünüyoruz. En kritik üzerinden dahi en fazla birkaç kademe geriye gidebiliyorsunuz. Bunun ucu Türkiye'de değil, dışarıda. Böylesine karmaşık bir yapının kendi kendine doğup gelişmediği açıktır. Bu örgütün CHP içinde böylesine güçlü olması şaşırttı. CHP Genel Merkezi'ne yeteri kadar bakılmadığı anlaşılıyor. En sinsi oyunlardan biri de FETÖ'nün istismar ettiği bir takım düzenlemeler bahane edilerek doğrudan milletvekillerinin, Meclis'in hedef alınmasıdır. Kılıçdaroğlu ve avanesi milli iradeye saldırarak kendi namuslarını ayaklar altına almaktadır. FETÖ'cülerin çıkarları için her kılığa, hatta CHP kılığına bile girdiğini düşündüğümüzde bu yapının tasfiyesinin zorluğu anlaşılacaktır. Biz, FETÖ ile mücadeleyi başlattıktan sonra bırakınız geri adım atmayı, her geçen gün çıtayı daha da yükselttik. 15 Temmuz darbe girişiminin sebebi bizim kararlılığımız değil midir?"

GEZİ KARARINI YORUMLADI

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AKP Grup Toplantısı'nda Gezi davasına ilişkin de açıklamalarda bulundu.

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AKP Grup Toplantısı'nda konuştu. Dün 7. duruşması görülen Gezi davasına ilişkin konuşan Erdoğan, Gezi'ye katılan gençleri suçlayarak, "Bunlar aldatılmış gençlerdir. Yaklaşık 3 ay boyunca şehirlerimizin meydanlarının işgal edildiği bu hadisenin en küçük bir masum tarafı yoktur." ifadelerini kullandı.

Görülen davada beraat kararı verilen iş insanı Osman Kavala hakkında yorum yapan Erdoğan, "Milletime sesleniyorum. Bakınız, bunlar masum bir ayaklanma hadisesi değildir. Bunlar ciddi manada perde arkasında Soros türü, bazı ülkeleri ayaklandırmak suretiyle oraları karıştıran tipler vardır. Onun da Türkiye ayağı malum içerideydi (Osman Kavala), bir manevrayla ona beraat ettirmeye kalktılar. Onlarla beraber başkaları da bunun içerisinde." diyerek, "Hukukun her kararına saygımız vardır ama Gezi'nin ve bu kalkışmanın önünde yer alanların hükmü bizim ve milletimizin nezdinde asla değişmeyecektir. Bu meseleyi de sonuna kadar takip edecek, adaletin tecellisi için mücadeleyi sürdüreceğiz." dedi.