Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı sonrası Meclis koridorunda gazetecilerin sorularına ayaküstü yanıt verdi.
Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimindeki 50+1 tartışmalarına ilişkin şunları söyledi: Bunların hepsi yalan dolan bu konuyla ilgili karar merci parlamentodur. Parlamento değişikliğe giderse gider adımda ona göre atılır. Parlamento bu konuyla ilgili daha önce karar verdi. Yeni bir karar verir mi onu da görürüz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi Beştepe'de kabul etti. Erdoğan-Bahçeli göüşmesi 45 dakika sürdü.
Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yüz yüze görüşen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, şu ifadeleri kullanmıştı:
istemde revizyon düşünmüyor. Sadece “50+1'in mahsurlu olduğunu anladık. 50+1'i o zaman bu kadar sıkı bir şeye bağlamamamız gerekirmiş. Onun farkına vardık.
Bahçeli dünkü grup toplantısında, "Yüzde 50+1 oy sistemini eleştirenleri makul görmemiz mümkün değildir. 50+1 cumhurbaşkanlığı sisteminin mihveridir" ifadelerini kullanmıştı.
Bahçeli şunları söylemişti:
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi milli bekanın güvencesi, milli birlik ve dayanışmanın sırrıdır. Bu sistemin meşruiyet temeli yüzde 50+1'dir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde Cumhurbaşkanı doğrudan halk tarafından seçildiği ve hükümet TBMM’den güvenoyu almadığı için “yönetimde istikrar” ilkesi kendiliğinden gerçekleşmiştir. Bu itibarla yüzde 50+1 oyla Cumhurbaşkanı seçilmesi çoğulcu demokrasinin dünyaya emsal teşkil edecek, model olacak bir şeklidir.
BİZE GÖRE BU TARTIŞMA GEREKSİZDİR
Dikkat buyurunuz, milletvekili seçmiyoruz, belediye başkanı seçmiyoruz, muhtar seçmiyoruz, cumhurun bütününü temsil edecek Cumhurbaşkanı seçiyoruz. Yüzde 50+1 oy nisabını eleştirenleri anlayışla karşılamamız, bunu felaket olarak yorumlayan karamsarları makul bulmamız abesle iştigaldir. Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Sayın Cemil Çiçek, yüzde 50+1’in hem bugün hem de gelecekte önemli sıkıntılara sebebiyet vereceğini, Türkiye’yi bir kaosa sürükleyeceğini iddia ediyor. Bu tuhaf ve tahrip gücü yüksek sözlerin benzerini Türkiye’nin istikrarsızlığa gömülmesini, siyasi anlaşmazlıkların içine düşmesini isteyen çevreler de ileri sürüyor. Sayın Çiçek, sizin kafanızda, dilinizin altında sakladığınız bir oran var mıdır? Varsa ne zaman açıklamayı düşünüyorsunuz? Açıkla da bilelim, niyetini öğrenelim. Türkiye’nin kaostan, işgalden, imhadan kıl payı kurtulduğunu ne çabuk hafıza kayıtlarınızdan çıkardınız? Buradan nereye ulaşmaya, ne yapmaya, kimlere şirin görünmeye çalışıyorsunuz? FETÖ’cü Fehmi Koru da aynı şeyleri söylüyor, farkında mısınız? Yüzde 50+1 kaos olmasın diye belirlendi, bunu da mı inkar ediyorsunuz? Altı partinin güçlendirilmiş parlamenter sistem arayışları için seri toplantılar düzenlediği bir dönemde, tesadüfe bakınız ki, Sayın Çiçek’in beyanatı her anlamda dikkat çekicidir. Ve bize göre kuşku vericidir. Hem teorik olarak hem fiili uygulamaları açısından Cumhurbaşkanı’nın yüzde 50+1 oyla seçilmesi meşruiyet sancılarını baştan ortadan kaldıracak, demokrasi güvenliğini de temin ve teyit edecektir. Yüzde 50+1, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin mihveridir, ne var ki buradan başlayacak bir tartışma, hatta taviz yeni yönetim sisteminin işleyiş ve ilerleyişini melezleştirip sakatlayacaktır. Bize göre bu tartışma gereksiz ve şu an için yersizdir. Henüz yapmamız gereken pek çok şey vardır.