Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tokat'ta yeni Tokat Havalimanı başta olmak üzere yapımı tamamlanın tesislerin toplu açılış töreni sonrası Hıdırlık Sosyal Tesisleri’nde çiftçilerle bir araya geldi. Yaklaşık 1.5 saat süren buluşmada Erdoğan ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi arasında ilginç bir diyalog yaşandı.
“URUGUAY’DAN HAYVAN GETİRMEYE ÇALIŞIYORUZ”
Şu anda et hayvancılığında Türkiye’nin ihtiyaç konumunda olduğunu belirten Erdoğan, “Kırmızı ette ihtiyacımız var. Şu anda Uruguay’dan hayvan getirmeye çalışıyoruz. Halbuki burada var. Neden Uruguay’dan alalım? Biz kendi ülkemizdeki hayvanları almak suretiyle bu işi bitirelim” dedi.
'ŞİMDİ KARKASI MARKASI BIRAK'
Erdoğan’ın bu konuda talimat verdiği Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, karkas et fiyatlarıyla ilgili bir açıklama yapmak isteyince Erdoğan, araya girdi.
“Şimdi karkası markası bırak” diyen Erdoğan, “Önce benim kendi vatandaşımdan, çiftçimden aldığım hayvan benim için en kârlı hayvandır” dedi.
Bakan Kirişçi ise, “Bu yüzden bize vermiyorlar efendim” dedi. Erdoğan’dan bunun üzerine "Benim vatandaşım havada karada verir” ifadelerini kullandı.
'UYUMADAN ÖNCE MUTLAKA BU KARIŞIMI YERİM'
Erdoğan, uyumadan önce tükettiği özel bir karşımın tarifini verdi ve öneride bulundu. Erdoğan, “Ben her akşam manda yoğurdu içine, Medine hurması, birkaç çay kaşığı kestane balı ve içine biraz yulaf ezmesi katar yer yatarım. Sizlere de tavsiye ediyorum; bunu mutlaka tüketin, bu bir şifadır” dedi.
'ÇİFTÇİLERE 20 YILDA 470 MİLYAR DESTEK ÖDEMESİ YAPILDI'
Erdoğan, çiftçilere yönelik yaptığı açıklamada ise şu ifadeleri kullandı:
20 yıldır çiftçilere 470 milyar destek ödemesi yaptıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biliyorsunuz ülkemizde birileri her ağızlarını açtıklarında Türkiye’de tarımın öldüğünü, bittiğini, çiftçilerin perişan olduğunu söylüyor. Ülkemizde tarıma ve hayvancılığa en büyük destekler bizim dönemimizde verildi. Her alanda çok önemli üretim artışları bu dönemde sağlandı. İşte bakıyoruz. ‘Benim diyor şu kadar koyunum var' Öbürü diyor ‘benim şu kadar mandam var'. Öbürü ‘şu kadar büyükbaş hayvanım var' ve bu süreci biz başbakanlığım döneminde başlattık.
Damızlık hayvanlar vermek suretiyle o süreci takip ettik ve gerek hanım çiftçi kardeşlerim gerek erkekler bu işin kahrı kıymetini çok iyi bildiler. Çiftçilerimize geçtiğimiz 20 yılda bugünün rakamlarıyla 20 yılda yaklaşık 470 milyar lira destek ödemesi yaptık. 470 milyon demiyorum, 470 milyar lira. Bu yıl için 25,8 milyar lira olarak planlanan tarımsal destekleme bütçesini de ilavelerle 29 milyar liraya yükselttik.
Böylece bu yıl buğday, arpa, çay, yulaf ve tritikale üreticilerine mazot, gübre, sertifikalı tohum ve ek girdi desteğiyle dekar başına 116 lira ödemiş olacağız. Tarımsal 337 milyar liraya ulaşması verdiğimiz bu desteklerin karşılığını aldığımızı gösteriyor.
Geçtiğimiz yıl tarımsal ihracatımız bir yıl önceki yıla göre yaklaşık yüzde 21 artışla 25 milyar dolara dış ticaret fazlamız ise yüzde otuz bir artışla 7,2 iki milyar dolara çıktı” dedi.
'MEYVE ÜRETİMİNDE AVRUPA'DA 1. SIRADAYIZ'
Erdoğan, Türkiye'nin meyve üretiminde Avrupa'da 1. sırada olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
Sizlerin gayretli çalışmaları sayesinde sebze ve meyve üretiminde Avrupa’da ne durumdayız biliyor musunuz? Birinci sıradayız. Son 20 yılda oluşturduğumuz güçlü altyapı sayesinde gıda tedarikinde sorun yaşamayan, kendine yeterlilik oranı yüzde 140 olan bir ülke konumuna geldik.
Topraklarımızın verimini artırmak için hükümetlerimiz döneminde yaklaşık 300 milyar liralık su yatırımı yapmak suretiyle 9 bin 180 tesisi hizmete aldık. Bütün bunlar kiminle yapıyoruz bunu? Çiftçilerimizle yapıyoruz, çiftçilerimiz için yapıyoruz. Cumhuriyet tarihinde yapılan baraj sayısını ikiye katladık.
Toplam 47 milyon metreküp su depolanan 654 yeni barajı, ülkemize kazandırdık. Cumhuriyet tarihinde böyle bir şey yok. Yine bu yatırımlar neticesinde 20 milyon dekar araziyi sulamaya açarak sulanan tarım alanımızı 68,5 milyon dekara yükselttik.
Böylece çiftçilerimize yıllık 60 milyar lira ilave gelir artışı sağladık. Ormancılık alanında da var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.
'6 MİLYAR FİDAN TOPRAKLA BULUŞTU'
20 yılda 6 milyar fidanı toprakla buluşturduklarını belirten Erdoğan, “Orman varlığını en çok arttıran ülkeler sıralamasında ise ülkemiz Avrupa’da birinci sırada. Dünyada 6. sıradayız. Bunu laf olsun diye söylemiyoruz. Yani bütün belgeler, hepsi ortada. Tabii bunlar bazılarının işine gelmiyor. Yalan yanlış bilgilerle kuraklık gibi, yangın gibi, savaş gibi, bölgesel insani krizler gibi konuları bahane ederek milleti paniğe sevk etmek için uğraşıyorlar. Herhalde bunların kimler olduğunu biliyorsunuz. Türkiye’nin dünyanın en önemli gıda ihracatçısı olduğunu bunun için gereken ham maddelerin önemli bölümünü de dışarıdan aldığımızı bildikleri halde rakam oyunlarıyla kamuoyunu yanıltmaya çalışıyor” dedi.
GIDA İTHALATINDA YENİ ÜLKE ARAYIŞLARI
Erdoğan, gıda ithalatında yeni ülke arayışlarında olduklarını belirterek şunları söyledi:
Maalesef işte son zamanlarda ayçiçek yağı konusunda kayda değer herhangi bir sorun olmadığı halde böyle bir panik havası oluşturulmuştur. Aynı oyunun diğer alanlarda da oynanmak istenmesi muhtemeldir. Halbuki karşımızdaki durum şudur. Ülkemizin geçtiğimiz yıl ihracata yönelik üretim yapan gıda sektörleri için dışarıdan ithal ettiği 8,1 milyon ton buğdayın 5,6 milyon tonu Rusya ve Ukrayna menşeilidir.
Arpa, mısır, küspe, kepek ithalatında da benzer bir tablo vardır. Dolayısıyla Ukrayna -Rusya savaşının yol açabileceği tedarik problemleri elbette bizi etkilemiştir, etkileyecektir. Ama bu etki soframızdaki ekmek değil, ihracat üzerinde olacaktır.
Gıda sektörümüz Kazakistan, Amerika, Kanada olmak üzere diğer alternatif tedarik kaynakları ile ilgili arayışlarını sürdürmektedir. Ülkemizin savaşan her iki tarafla da sürdürdüğü dengeli ilişkilerin bu bölgeden gelen ürün tedarikini tamamen kesmeyeceğini de ümit ediyoruz.
'GEREKEN TEDBİRLERİ ALIYORUZ'
Erdoğan, ayçiçeği üretiminin destekleneceğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
Bunun yanında Tarım ve Orman Bakanlığımız ile Tarım Kredi Kooperatiflerimiz ayçiçeği ve mısır ekimiyle ilgili gereken tedbirleri alıyoruz.
Sadece Tokat özelinde üreticilerimizle 20 bin ton yağlık ayçiçeği ve 30 bin ton dane mısır için sözleşmeli üretim yapılması planlandı. 35 bin dekar alana yapılmak üzere 18 ton yağlık ayçiçeği tohumunun yüzde 75'i hibeli olarak dağıtılacaktır.
Böylece Tokat’taki yağlık ayçiçeği ve mısır üretimi toplamda 12 milyon liralık üretim desteği sağlanacaktır. Çiftçilerimizden ülkemizde ekilmedik tek karış yer bırakmayacak şekilde üretime yönelmelerini istiyoruz.
Hem kendi gıda sektörümüzün ihtiyacının karşılanması hem de Avrupa piyasasında ortaya çıkması muhtemel boşluğun doldurulması bakımından üretimimizi artırmamız hayati öneme sahiptir.