Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

Erdoğan: Sıkıntılarımız, bunların yanında umutlu olmak için de çok sebebimiz var

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, Muhtarlar Toplantısı'nda, "Tıpkı kur gibi, enflasyonun üzerindeki köpüğü de kısa bir sürede alacağımıza inanıyorum. Böylece çalışanlarımızın ve emeklilerimizin gelirlerinde yaptığımız artışlar çok daha anlamlı hale gelecektir. Eskilerin dediği gibi; kim ki sabreder, zafere ulaşır. Sabrederek, daha çok çalışarak, daha çok üreterek, daha çok kazanarak bu badireyi de geride bırakacağız. Sıkıntılarımız, bunların yanında umutlu olmak için de çok sebebimiz var. Ekonomide bizi hedeflerimize adım adım yaklaştıran programımızın ülkemizi nereden nereye taşıdığını yaz aylarına doğru hep birlikte çok daha iyi göreceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde muhtarlarla bir araya geldi. 51. Muhtarlar Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, muhtar maaşlarının asgari ücret seviyesine getirileceğini açıkladı. Erdoğan şunları söyledi:

'MUHTAR MAAŞLARINI ASGARİ ÜCRET SEVİYESİNE YÜKSELTME KARARI ALDIK'

Biz hükümete geldiğimizde muhtar maaşları 97 liracıktı. Bu yılbaşı itibariyle 3 bin 392 seviyesine kadar çıkarmıştık. Ayrıca bin 726 tutarındaki Sosyal Güvenlik Kurumu primlerini de karşılamaya başlamıştık. Muafiyet sağladığımız silah ruhsatı harcının da 10 bin 359 lira olduğunu hatırlatmak istiyorum. Bununla birlikte muhtar maaşlarının asgari ücretin altında kalmasına gönlümüz razı olmadı. Yaptığımız değerlendirme sonunda, muhtar maaşlarını asgari ücret seviyesine, yani 4 bin 250 liraya yükseltme kararı aldık.

'MUHTARLAR KONUKEVİ'Nİ 19 EKİM MUHTARLAR GÜNÜ'NDE HİZMETE AÇIYORUZ'

Bir başka çalışmamız da muhtarlık hizmet binalarıyla ilgilidir. Köy konağı tarzında ve mahalli mimariye uygun şekilde inşa edeceğimiz muhtarlık hizmet binalarıyla ilgili proje çalışmalarını tamamladık, yerlerini önemli ölçüde belirledik, inşasına yakında başlıyoruz. Kadın muhtarlarımızın görev yaptığı yerlere öncelik vermek suretiyle muhtarlık hizmet binalarımızı güvenlik kamerası sistemleriyle donatıyoruz. Ankara’da sizler için hazırladığımız Muhtar Konukevi’ni de inşallah 19 Ekim Muhtarlar Günü’nde hizmete açıyoruz. Adrese dayalı nüfus kayıt sistemini muhtarlarımızın istifadesine açarak gereken bilgilere buradan ulaşılmasını sağlıyoruz. Afetler sonrası AFAD’ın gönderdiği ayni yardımlarının dağıtımı ile ilgili de muhtarlarımızın kullanabileceği bir sistem kuruyoruz.

Bugün bir kez daha tüm kalbimle hissettik ki muhtarlar candır. Yalnız bu trileçeleri yemediniz, trileçeleri niye yemediniz? Arnavut kardeşlerimizi üzeceksiniz, afiyet olsun. Muhtarlarımız yoldaştır, muhtarlarımız omuzdaştır, sırtınızı güvenli dayanacağınız birer dağdır, dağ. Sizleri özlemişiz, sizlerin de bizi özlediğini görüyoruz.

'BU KARDEŞİNİZ İÇİN GAZETELER, 'MUHTAR BİLE OLAMAZ' MANŞETLERİ ATMIŞTI'

Hatırlarsanız, yaklaşık 24 yıl önce siyasi hayatımız bitirilmek istenirken bu kardeşiniz için gazeteler ne başlık atmıştı? ‘Muhtar bile olamaz’ manşetleri atmıştı. Dikkat edin, ‘Muhtar olamaz’ demediler. ‘Muhtar bile olamaz’ dediler. Bu ifade zihin dünyalarında muhtara biçtikleri değeri, muhtarı koydukları yeri gösteriyor. Bu manşetleri attıran tek parti faşizmi. O zihniyetin geçmişte bir gecede muhtarların mühürlerini toplatarak tüm muhtarlıkları kapatmaya teşebbüs ettiğini de biliyorum. Kim bu zihniyet, CHP. Bunların işi gücü mühür toplamak, mühür toplattırmaktır. Siz şimdi onların muhtar sevdalısı kesildiklerine bakmayın. Bunlar ellerine fırsat geçtiğinde milli iradenin her kurumu gibi muhtarlıkların da kapısına kilit vurmaktan vazgeçmezler. Şimdi yalan yanlış konuşuyor. Muhtarın yanına katip koyacakmış, sekreter koyacakmış. Bunlara inanıyor musunuz? Bunların işleri güçleri palavra, dürüst olun. Önce elinizdeki belediyelerde bizim muhtar kardeşlerimize destek verin de görelim. Geçen, ‘Elektrik parasını almayacağız, ücretsiz elektrik vereceğiz’ dedi. Nerede, Şanlıurfa’da bunu söyledi. Şu anda elinizdeki belediyelerde hadi buyurun, elinizi tutan mı var, ücretsiz elektrik verin. Böyle büyük bir yalan olabilir mi? Bir defa elektrik olayı belediyelerin elinde mi, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na bağlı elektrik. Böyle bir yalan söyleyen, ana muhalefetin başı var. Bunların topunu üst üste koysanız bir tane muhtarımızın tırnağı bile etmezler. Hamdolsun tüm gayretlerine rağmen ne bizim önümüzü kesebildiler ne de sizin mühürlerinizi kırabildiler.

İnsansız hava araçlarımızı yaptık mı, silahlı hava araçlarımızı yaptık mı, şimdi daha ileri gittik. Şimdi bizden, o ‘yapamaz, edemez’ diyen koskoca ülkeler vardı ya, şimdi onlar bizden bu uçakları istiyor. Bu süreçte, asırlar boyunca bize ‘Sizin çapınız da gücünüz de aklınız da yetmez’ dedikleri ne varsa aslında hepsini de herkesten çok daha iyisiyle başarabileceğimizi gösterdik.

'HASTANELERDE REHİN ALINAN ÖLÜLERİMİZ VARDI'

Biz şehir hastanelerini yaptık, ‘Nasıl yaptınız’ diyor. Eğitim araştırma hastanelerini yaptık, ‘Nasıl yaptınız’ diyor. Çünkü hatırlayın, SSK’nın başında değil miydi bu? Allah rahmet etsin, Savaş Ay bir programında bunu gayet güzel anlatmıştı. SSK’yı batıran şahıstır bu. Rezil etti kurumu ve bu hastanelerde rehin alınan ölülerimiz vardı. Ölüleri rehin aldılar, bırakmadılar. Hamdolsun şimdi böyle bir şey söz konusu değil. Sanayide verdiğimiz destekler, kurduğumuz alt yapılar, teşvik ettiğimiz ihracat sayesinde ülkemizi dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biri haline getirmeyi bunlara rağmen başardık.

'ALLAH DA AFFETMEZ, MİLLET DE AFFETMEZ'

Ülkemizi bir grup kifayetsiz muhterisin kendi kısır çıkarları uğruna Kandil’in ve Pensilvanya’nın ‘iktidara geliyoruz’ çemkirişlerine maruz bırakanları Allah da affetmez millet de affetmez. Milletçe 2023’te işte böylesine hayati bir tercihte bulunacağız. Şimdi burada sizlerden, 2023 için bir söz vermenizi istiyorum. Unutmayınız, milletimizin nezdinde muhtar, sözünün eri demektir. Nitekim bir manide şöyle diyor: ‘Evinin önü direk, direğe bayrak gerek, muhtar ağam söz vermiş, gayrı söze ne gerek.’ Sizlerden 2023’te Türkiye’nin 20 yıllık kazanımlarına sahip çıkma, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokma mücadelemize destek vermenizi bekliyorum. Muhtarlarımız bu sözü verdikten sonra artık gayrı bir söze gerek yok.

'KİM Kİ SABREDER, ZAFERE ULAŞIR'

Türkiye’nin Gezi olayları ile başlayıp terör saldırılarıyla, darbe girişimleriyle nice tuzak ve kumpasla süren, bir süredir de kur-faiz-enflasyon şer üçgeninde tekrar sahnelenmeye çalışılan serencamının elbette her vatandaşımıza bir maliyeti olmuştur. Dün sosyal kaos denemelerine, terör örgütleri üzerinden birliğimize ve sınırlarımıza yöneltilen tehditlere, 15 Temmuz ihanet kalkışmasına karşı devletin tüm imkanlarını nasıl milletimizin emrine vermişsek bugün de aynı anlayışla hareket ediyoruz. Asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar her alanda insanlarımızı fahiş fiyat artışları altında ezdirmeyecek düzenlemelere gittik. Ocak ayı itibariyle herkes bu artışların somut yansımalarını gelirinde ve hayatında görmeye başlayacaktır. Kurun istikrar kazanmasıyla artık kimseye bu bahaneyle abuk sabuk fiyatlandırma peşinde koşamayacaklar. Artık piyasalarda bir daha dengesiz döviz talebinden kaynaklanan bir dalgalanmanın yaşanmayacağını düşünüyoruz. Tıpkı kur gibi, enflasyonun üzerindeki köpüğü de kısa bir sürede alacağımıza inanıyorum. Böylece çalışanlarımızın ve emeklilerimizin gelirlerinde yaptığımız artışlar çok daha anlamlı hale gelecektir. Eskilerin dediği gibi; kim ki sabreder, zafere ulaşır. Sabrederek, daha çok çalışarak, daha çok üreterek, daha çok kazanarak bu badireyi de geride bırakacağız.

'SIKINTILARIMIZ, BUNLARIN YANINDA UMUTLU OLMAK İÇİN DE ÇOK SEBEBİMİZ VAR'

Sıkıntılarımız, bunların yanında umutlu olmak için de çok sebebimiz var. Ekonomide bizi hedeflerimize adım adım yaklaştıran programımızın ülkemizi nereden nereye taşıdığını yaz aylarına doğru hep birlikte çok daha iyi göreceğiz. Dün nasıl ülkemizi vesayetin boyunduruğundan kurtardıysak, dün nasıl ülkemizi terör örgütlerinin kuşatmasından çıkardıysak, dün nasıl ülkemizi diplomatik tuzakların arkasından ve arasından sağ salim geçirdiysek, dün nasıl ülkemizi sessiz devrimlerle ileri demokrasiye kavuşturduysak, dün nasıl ülkemizi 81 vilayeti ve 84 milyon insanıyla sağlam bir altyapı ve üst yapıyla donattıysak bugün de ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokarak, Yeşil Kalkınma Devrimi’ni başarıya ulaştırarak, herkesin iş ve aş sahibi olacağı bir istihdam iklimi oluşturarak, gençlerimize 2053 vizyonunu hayata geçirebilecekleri güçlü, müreffeh ve itibarlı bir Türkiye bırakacağız.

(ANKA)

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER