10 büyükelçi krizinde büyükelçiliklerin Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi'nin 41. Maddesi'ne riayet edeceklerini açıklamaları hakkında Cumhurbaşkanlığı'ndan ilk açıklama yapıldı.
Aralarında ABD Büyükelçisi'nin de bulunduğu 10 büyükelçinin Osman Kavala'nın serbest bırakılmasını talep etmesinin ardından AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın büyükelçilerin istenmeyen adam ilan edileceği açıklamasına kabine toplantısının başladığı sıralarda büyükelçiliklerin yaptığı açıklamaya Cumhurbaşkanlığı'ndan yanıt geldi.
Yapılan açıklamada açıklamanın olumlu karşılandığı duyuruldu. Erdoğan geçtiğimiz cumartesi günü Eskişehir'de 10 büyükelçi için talimat verdiğini, istenmeyen adam ilan edileceklerini söylemişti.
BLOOMBERG AÇIKLAMALAR GELMEDEN DUYURMUŞTU
ABD merkezli haber kuruluşu Bloomberg’e konuşan Türk yetkililer, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kavala’ya destek veren 10 büyükelçinin “istenmeyen kişi” ilan edilmesiyle ilgili ‘kaçınılması gereken seçenekleri tarttığını’ açıkladı.
Konuyla ilgili Bloomberg’e konuşan ve ismi açıklanmayan Türk yetkililer, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üst düzey danışmanlarının kendisine büyükelçi krizinin ekonomi üzerindeki olası etkileri üzerine bilgi verdiğini ve büyükelçilerin görevden alınmasıyla sonuçlanacak bir adım atmamasını tavsiye ettiklerini açıkladı.
‘RESMİ AÇIKLAMA YAPILMAMASININ NEDENİ BU’
Bloomberg, bazı yabancı hükümetler nezdinde Türkiye’nin yargı bağımsızlığının ve hukukun üstünlüğünün imtihanı haline gelen Kavala davasıyla ilgili olarak Erdoğan’ın tutumunun tartışmaları alevlendirdiğini aktardı. Haber kanalına konuşan yetkililer, resmi bir atamayı ertelemenin, Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olan ABD ve Almanya ile ilişkilerini ‘daha fazla bozulmasını’ önleyebileceğini söyledi. Yetkililer, Dışişleri Bakanlığı’nın resmi bir açıklama yapmamasının nedeni olarak da bu durumu gösterdi.
Ancak Erdoğan’ın büyükelçi krizini görüşmek üzere kabine toplantısına başkanlık etmesine saatler kala, büyükelçilere bir başka sert uyarıda bulunup bulunmayacağı ve tartışmanın sessizce sona ermesine izin verip vermeyeceği belirsizliğini koruyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısı öncesinde, MHP Genel Başkanı ve küçük koalisyon ortağı Devlet Bahçeli ile bir araya geldi.
‘UYARIYA BENZER BİR AÇIKLAMA GELEBİLİR’
Türk yetkililerin tansiyonu düşürmenin bir yolunu aradığına dair işaretler arandığına dair yaptığı araştırma ise Türk lirası üzerindeki baskıyı artırdı. Pazartesi günü dolar karşısında en düşük seviyede seyreden Türk Lirası, 9,80 ile rekor kırdı.
İngiltere’nin köklü dergilerinden InTouch Capital’de kıdemli bir para birimi analisti olan Piotr Matys, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 büyükelçiyi sınır dışı etmenin ciddi olumsuz sonuçları olacağının farkında olmalı. Bu nedenle, bu seçenek potansiyel tehdit olarak kullanılmadan önce, Türk Dışişleri Bakanlığı, iç meselelere yönelik müdahaleye Türkiye’nin müsamaha göstermeyeceğine dair uyarıya benzer bir açıklama yapabilir.” ifadelerinde bulundu.
EKONOMİ ÜZERİNDEKİ BASKI SÜRÜYOR
Cumartesi günü Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyükelçilerin tutuklu işadamı Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını talep eden ortak açıklamasının ulusal meselelere ve yargıya doğrudan müdahale olduğunu söylemişti. Erdoğan, “Gerekli emirleri verdim ve Dışişleri Bakanlığımıza bu 10 büyükelçiyi istenmeyen kişi olarak ilan etme konusunda hızlı bir şekilde ilgilenmesini söyledim” ifadelerinde bulunmuştu. Bloomberg, Erdoğan’ın bu tehdidinin ardından Türk Lirası’nın rekor değer kaybı yaşadığını aktardı.
Resmi bir kararın olmaması, ABD, Almanya, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İsveç, Kanada, Norveç ve Yeni Zelanda’yı Türkiye’nin başkenti Ankara’daki büyükelçilerinin akıbetini belirsiz kılarken, ekonomi üzerinde baskı yapmayı sürdürüyor.
ABD’li bir yetkili, Washington’daki hükümetin Erdoğan’ın konuşmasından haberdar olduğunu ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan resmi bir açıklama beklendiğini söyledi.
REUTERS NE YAZDI?
İngiltere merkezli haber ajansı Reuters kapsamlı bir analiz yazdı. Sözcü'nün aktardığı analizde, “Pazar akşamı itibariyle Dışişleri Bakanlığı’ndan Erdoğan’ın 19 yıllık görevi süresince Batı ile yaşayacağı en derin gerilime sebep olacak çağrısına göre bir hareket geldiğinin işareti yok” denildi.
Reuters, “Erdoğan daha önce de tehditlerine uygun olarak harekete geçmiyordu. 2018’de Türkiye, Washington ile anlaşmazlığa girince Erdoğan ABD’nin elektronik cihazları ve ürünlerini boykot edeceklerini açıklamıştı, fakat satışlar bu çağrıdan etkilenmemişti. Geçen yıl Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un İslam karşıtı olduğunu söyleyerek Türklerin Fransız mallarını boykot etmesini istemişti fakat bu konuda da bir gelişme yaşanmamıştı” yorumunu yaptı.
"BU AKŞAM NETLEŞECEK"
Öte yandan Reuters’a konuşan bir diplomatik kaynak, bu akşam gerçekleşecek kabine toplantısında bir karar alınabileceğini söyledi. Diplomatik kaynak, “Tansiyonun hafiflemesi halen gündemde” dedi.
İSTENMEYEN ADAM NEDİR?
Diplomaside sıklıkla kullanılan istenmeyen adam (persona non grata), yabancı diplomatları ağırlayan ülkenin başvurduğu bir yöntemdir. İstenmeyen adam ilan edilen diplomatların dokunulmazlığı kaldırılabilirken, bu kişiler bulundukları ülkede diplomatik temsilcilik çalışanı olarak görülme statüsünü yitirirler.
Viyana Konvansiyonu'nun maddelerine göre diplomatın bulunduğu ülke, önceden haber vermeksizin bir diplomatı istenmeyen adam ilan edebilir. İstenmeyen adam ilan edilen diplomatlar genelde ülkeleri tarafından geri çağrılırlar. Casusluk şüphesiyle diplomatları sınır dışı etmek için de kullanılan bu yöntemde anlaşmazlığın olduğu ülkeden de aynı şekilde bir yanıt gelmesini doğurabilir.
NE OLMUŞTU?
18 Ekim'de Osman Kavala'nın tutukluluğunun dördüncü yılı nedeniyle ABD, Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, Norveç, Finlandiya, Danimarka, Kanada ve Yeni Zelanda'nın imzaladığı ortak bir açıklama yayımlandı. Açıklama, ABD, Almanya ve Kanada başta olmak üzere bazı ülkelerin Ankara'daki büyükelçiliklerinin sosyal medya hesaplarında da paylaşıldı.
Açıklamada, “Bugün, Osman Kavala'nın tutukluluğunun başlamasının 4. yıl dönümü. Daha önce verilen beraat kararının ardından farklı davaların birleştirilmesi ve yeni davaların açılması yoluyla davasında süregelen gecikmeler, demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve Türk yargı sisteminin şeffaflığına gölge düşürüyor. Kanada, Fransa, Finlandiya, Danimarka, Almanya, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, İsveç ve Amerika Birleşik Devletleri büyükelçilikleri olarak birlikte, Türkiye'nin uluslararası yükümlülükleri ve iç hukukuyla uyumlu şekilde, bu davanın adil ve hızlı biçimde sonuçlandırılması gerektiği kanısındayız. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bu husustaki kararları doğrultusunda Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılmasının sağlanması için Türkiye'ye çağrıda bulunuyoruz” şu ifadeler yer almıştı.
Açıklamanın ardından, 10 ülkenin Ankara büyükelçileri Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı. Salı günü büyükelçiler dışişleri bakanlığına gittikten sonra Bakanlık'tan yapılan açıklamada, “büyükelçilerin uyarıldığı” belirtilmişti.
21 Ekim'de 10 ülkenin Ankara Büyükelçilerinin Osman Kavala'nın serbest bırakılması yönündeki açıklamaları sorulduğunda Erdoğan, “Bizim bunları ülkemizde ağırlamak gibi bir lüksümüz olamaz” demişti.