Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin yurtdışı ziyareti nedeniyle Çarşamba gününe alınan grup toplantısında konuştu.
GRUBUNU AZARLADI!
İşte Erdoğan’ın konuşmasından önemli satırbaşları;
“Bugüne kadar hep şunu söylerdim. İki devlet bir devlet. Dünden sonra şunu ifade ettim. 5 devlet bir millet. İnşallah Türkmenistan’ı da buraya katmak suretiyle 6 devlet bir millet olmak üzere bölgede güçlenerek yürüyeceğiz. Meclis gündeminde de çok önemli hazırlıklarımız bulunuyor. bir parantez açıyorum. Milletvekili arkadaşlarımız Meclis’te iştirak konusunda zayıf olduklarını ihbar ettim. Bu bizim gibi güçlü bir partiye yakışmıyor. Üç günümüzü biz meclis çalışmalarına veremezsek bize yazıklar olsun. Bu dönemde çok hassas olmalıyız. Arkadaşların sizleri bahçelerden toplayıp guruba getirmemesi lazım. Bunu özel olarak size söylüyorum. Cumhur İttifakı olarak Meclis’i etkin olarak çalıştırmaya kararlıyız.”
ARAP LİGİ’NE YÜKLENDİ
“Eyy Arap ligi acaba siz ne kadar Suriyeliyi kabul ettiniz? Siz Suriyeyi Arap liginden çıkardınız Yaşanan kaos ortamını fırsat bilen kimi güçler DEAŞ’ı ortaya salmıştır. AB’nin verdiği söz 6 milyar avroydu. İslam’la ilgisi olmayan vahşi örgüt İslam ve Müslümanların en büyük düşmanıdır. DEAŞ’ı proje olarak geliştiren destekleyen ülkeler bugün karşımıza DEAŞ karşıtı olarak çıkıyor. El Bab’da 3 bin DEAŞ’lıyı etkisiz hale getiren biz olduk. Güya biz DEAŞ’a karşı müşfik mişiz. DEAŞ balonunu biz söndürdük. Suriye’de DEAŞ’ın elindeki kimi yerleri özgürleştirmeyi teklif ettik. Müttefikler Türkiye yerine PKK/YPG gibi bir terörist güçle birlikte olmayı tercih ettiler. DEAŞ ülkemizde pek çok kanlı eylem gerçekleştirdiğinde yanımızda kimseyi bulamadık. Bu durumda önümüzde iki yol vardı ya ABD'de ya Avrupa’da bize biçilen bu role razı olacak kasap bıçağına boynumuzu uzatacaktık ya da mücadele edecektik. Türkiye’nin ve Türk Milleti’nin mazisinde teslim olma geleneği asla olmamıştır. Ya istiklal ya ölüm diyerek devletini kurmuş bir millete başkası yakışmaz.”
“BAKTILAR Kİ TSK HIZLA İLERLEMEYE DEVAM EDİYOR”
“Suriye’de karşımızda garip bir manzara bulduk. Sınırlarımızın dibinde bir terör koridoru oluşturuluyordu. Zeytin Dalı harekatıyla Afrin’i temizlerken sürekli eleştiriye maruz kaldık. Bu günlerde hemen her gün batılı liderler bu harekatı durdurun diye bizi arıyor. Bunları iyi tanıyın, terör örgütünü korumak için bizi arayanlar bir kelime etmedi. Ummuyorlardı. Baktılar ki TSK hızla ilerlemeye devam ediyor şimdi bizi aramaya başladılar. Hepsine de gereken cevabı verdik”
“GÜN OLACAK DEVRAN DÖNECEK”
“Tamamen yalnız bırakılmıştık. ‘Size terörde nasıl yardımcı olabiliriz’ diye gelen bugüne kadar hiç olmadı. Eyy Batı, Eyy Arap Ligi bu devran elbet dönecek. Asla böyle bir duruma düşmenizi istemeyiz. Ama yarın öbür gün siz de aynı durumla karşı karşıya kalacaksınız. O gün karşınıza birileri teröristlere destek vermek için karşısına çıkacak. Bakalım teröristleri destekleyenlere siz ne diyeceksiniz, nasıl davranacaksınız? Bu dünya etme bulma dünyasıdır. Türkiye bu mücadeleyi Allah’ın izniyle başarıya ulaştırır. Kendinizi güvende sandığınız sırça köşkünüz üzerinize düştügünde bakalım teröristlere bu günkü gibi sahip çıkmaya devam edecek misiniz? Gelin bu mücadelede Türkiye’nin yanında yer alın en azından karışmayın. NATO üyesi ülkeler YPG’nin yanında yer alıyor onlara her türlü desteği veriyor. Başta Amerika. 90 km aşkın tüneller var. Bunun çimentosu Laferga, ülkesi Fransa. Bunları millete nasıl anlatacaksınız?”
“KİLİSELERDEN SNİPER’LARLA ATEŞ AÇTILAR”
“Bize bu ithamı yönetenlerin geçmişleri sivil katliamıyla doludur. Geçenlerde sayın Macron’a söyledim. Bunlar için Afrika’nın kitaplarında neler vaar neler. Bunların hepsi kara kaplı kitaplarla dolu. Suriye’de utanmadan sıkılmadan bizi sivil katliamı ile itham edenlere hemen yanı başınızda Suriye’de Türkiye’nin ayak basmadığı yerlere bakın. Arakan’a bakın. Afganistan’a bakın. Balkanlar’da Bosna’ya bakın. Türkiye’nin müdahalesinden Önce Kıbrıs’a bakın. Sivil katliamı görmek istiyorsanız bölücü terör örgütününün ülkemiz topraklarında 40 yıldır yaptıkları eylemlere bakın. Türkiye’yi sivilleri katletmek için suçlayanların vicdanları taşlaşmış demektir. Biz tüm operasyonlarımızda tek bir sivilin zarar görmemesi için çalışmış bir ülkeyiz. Barış Pınarı Harekatı’nda teröristler sivil vatandaşlarımıza kiliseden Sniper ile ateş ederken biz vurmadık. Hep onların çıkmalarını meydana çıkmalarını bekledik. Güya biz ibadethaneleri de bombalıyormuşuz. Batı medyası onlara itibar etti. Sivillerden uzaklaştıkları anda imha ettik.”
MADDE MADDE ANLATTI
“Şu altı hususu tani tane anlatmak istiyorum.
-Türkiye Suriye’de sadece sadece terör örgütlerini hedef alıyor. Suriye halkına karşı değil zalimlere karşı mücadele ediyor. Bu teröristlerle bize arabuluculuk yapmaya çalışan bazı liderler var. Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihinde bir devlet olarak teröristlerle aynı masaya oturmak yoktur.
-Türkiye operasyon sınırında kalacak DEAŞ’lıların sorumluluğunu alacağımızı sayın Trump’a ilettik. Buna karşılık PKK/YPG, DEAŞ’lıları serbest bırakmaya başladı. Kontrol altına aldığımız bölgelerde DEAŞ’lıları da etkisiz hale getirmeye devam edeceğiz.
-Barış Pınarı harekatı 30-35 derinliğe ulaşana kadar sürecektir. Yürüdüğümüz bu yolda bize destek olanları da yolumuza taş koyanları da biz not ediyoruz. Bu güvenli bölgede bütün planlarımızı yaptık yapıyoruz. Ben, dünya liderlerine ‘buyurun’ dedim anlattım. Gördüklerinde güzel diyorlar. Burada paraya ihtiyacımız var.
-Güvenli hale getirdiğimiz yerlerde Suriye halkını azaptan kurtaracak çalışmalara destek olmak hepimizin görevidir.
-Yıllardır teröristlerle pazarlık yapanlar onlarla istedekleri pazarlığı yapabilirler ama biz bu yola asla tezavür etmeyiz. Size bir teklifimiz var. Bizim kimseyi öldürmeye niyetimiz olamaz. Hemen bu gece tüm teröristler belirlediğimiz güvenli bölgeden dışarı çıksınlar. Bu dediğimiz yapıldığında Barış Pınarı Harekatı’mız zaten kendiliğinden sona ermiş olacaktır. Dert teröristlerin canını kurtarmaksa yine bu teklife olumlu yanıt vermesini bekleriz. Barış Pınarı Harekatı’yla ilgili kimseye bir söz vermedik.
ABD’YE SESLENDİ “AZDAN AZ ÇOKTAN ÇOK GİDER”
Bizi ekonomik yaptırımla tehdit edenlere de diyoruz ki; azdan az gider çoktan çok gider. Çanakkale’de bir tas çorbayı paylaşan milletin torunlarıyız. Biz de açtığınız her yaranın çok daha büyüğü sizin ekonominizde açılır. Bizim kesilen sakalımız çok daha gür şekilde yerine gelir. Suriye konusunu görüşmek üzere ülkemize gelecek veya bizi arayacak olan herkes Türkiye’nin bu yaklaşımını göz önünde buldurarak hazırlıklarını yapmalıdır. Bize ülkelerine girme yasağı koyanlar bunu iyi düşünsün. Türkiye gibi bir devlete siz ülkenize girme yasağı koyacaksınız. Gelmesek ne olur… Batar mıyız, biter miyiz. Çok mu meraklıyız. Düşünün, şahsıma aileme 3-4 tane bakan arkadaşımıza vize yasağı koyuyor. Bu siyasetten zerre kadar nasibini almış olan insanlara yakışır mı? Bir ülkeye bir devlete bu yakışır mı?”
“BİLDİĞİMİZ YOLDA YÜRÜMEYE KARARLIYIZ”
“Siyaset duygusallık sanatı değildir. Siyaset insan yönetme ülke yönetme sanıtıdır. Kökü sağlam olan ağacı rüzgar deviremez. Şehitler tepesi boş kalmayacak. Bize dayatılan değil doğru bildiğimiz yolda yürümeye kararlıyız.”