Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ordu’da fındığın taban fiyatını açıkladı. Fiyatı “Ortalama 54 lira” ifadeleri ile duyuran Erdoğan, toplu açılış töreninde şunları söyledi:
Bu Ordu terörün ne menem bir şey olduğunu gayet iyi bilir. Bu Ordu, Terzi Fikri’yi de iyi bilir. Onların bedelini benim Ordu’m çok ödedi çok. Yardım ve benzeri sinsi görüntüler altında üretimimizi, sanayimizi kısır bıraktılar.
Bu zata zaman zaman Bay Kemal diyerek takılıyorum. En sonunda kendi de bunu kabul etti. Bay Kemal lafını öylesine benimsemiş ki ismi yerine bunu kullanmaya başladı. Halbuki ülke ve millet hayrına hiçbir siyaset üretmeyip ana muhalefet koltuğunu yıllardır yalan ve iftiradan ibaret söylemlerle işgal ettiği için kendisine bu unvanı vermiştim. Ama eksik yapmış. Bay Kemal lafının altına bir de CHP Genel Müdürü unvanını eklemesi lazım. Hatta seçimden sonra buna ekleyeceği emekli CHP Genel Müdürü ibaresini de şimdiden hazırlarsa iyi olur.
Fındık lafını duyunca hepinizin heyecanlandığını, yerinde duramadığını biliyorum. Beklentimiz fındıkta rekoltenin geçen yılın üzerine çıkmasıdır. Geçen yıl dünyanın 122 ülkesine 2 milyar 300 milyona yakın bedelle fındık sattık.
İktidara geldiğimizde alım fiyatı 1 doların altındaydı. Bu yüzden çoğu bahçe bakımsız kalmıştı. Şimdi 3 doların üzerine çıkardık. Bugün açıklayacağımız fiyatla hem üreticinin gelirinin artıracağına hem de ithalatımızı yükselteceğine inanıyorum.
Toprak Mahsulleri Ofisi’miz 2022 alım sezonunda kabuklu fındığa kg başına alan destekli olarak Levanten kalite için ve Giresun kalite için alan destekli olarak ben burada bir rakam açıklıyorum. İnanıyorum ki sizler de kabule edeceksiniz ve ortalamasını 54 lira olarak açıkladık.
FATSA’NIN KOMÜNİST BELEDİYE BAŞKANI FİKRİ SÖNMEZ KİMDİR?
1938’de Ordu’nun Fatsa ilçesine bağlı Kabakdağı köyünde doğdu. Yoksul bir çocukluk geçirdi. İlkokul sonrası bir terzinin yanında çırak olarak çalışmaya başladı.
1960’larla birlikte Türkiye İşçi Partisi’ne üye oldu ve aktif siyasete başladı. TİP’in Fatsa’daki örgütlenmesi için çalıştı.
Dev-Genç’le birlikte 6. Filo’ya karşı eylemlerde yer aldı. 1972’de THKP-C davasından yargılandı. Mahir Çayan ve yoldaşlarının Maltepe Askeri Cezaevi’nden kaçışı sonrası Karadeniz’e geçmelerine yardımcı olmakla suçlandı. 2 yıl kadar tutuklu yargılandıktan sonra 1974’te afla serbest kaldı.
Karadeniz bölgesindeki emekçilerin ve köylülerin içerisinde mücadele yürüttü. 1978-79’da “Fındıkta sömürüye son” mitinglerini örgütleyen isimlerden biri oldu.
1979’da Fatsa’da, CHP, AP ve MSP’nin iki katı oy alarak bağımsız belediye başkanı seçildi. Fatsa’yı halk komiteleriyle yönetmeye başladı. Komitelerle birlikte “Çamura son” kampanyası, “Fatsa Halk Kültür Şenliği” gibi etkinlikler düzenledi. İlçede yol, su, kanalizasyon gibi sorunların halkın katılımıyla çözülmesi için adımlar attı. Geniş köylü kitlesinin katıldığı fındık mitingleri hayata geçirildi.
1980 Mayıs-Temmuz ayları arasında 50’nin üzerinde kişinin katledildiği Çorum Katliamı sırasında Başbakan Süleyman Demirel tarafından “Çorum’u bırakın Fatsa’ya bakın” ifadeleriyle hedef gösterildi. Operasyon öncesi CHP, MSP, AP ilçe başkanlarının ortak basın açıklaması yaparak “Fatsa’da operasyon yapılacak bir şey yok. Huzur içindeyiz” sözleri yeterli olmadı.
1979’da Ordu'nun Fatsa ilçesinde bağımsız belediye başkanı seçilen ve ilçeyi halk komiteleriyle yöneten Devrimci Yol’cu Sönmez, dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ve sağcı medyanın hedef göstermesi sonrası 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren’in yönettiği ‘Nokta Operasyonu’ ile 11 Temmuz 1980’de gözaltına alınmıştı.
Vali Reşat Akkaya’nın Ordu’ya atanmasıyla birlikte 11 Temmuz 1980’de başlatılan “Nokta operasyonu” ile gözaltına alındı. Hürriyet, operasyondan 2 gün önce “Fatsa’ya nokta operasyonu” başlığıyla harekatı duyurdu. TSK, ilçeye hücumbotlarla denizden baskın gerçekleştirdi. Harekata bir mekanize piyade taburu, üç jandarma komando birliği, il alay komutanlığı takviye birlikler, polis katıldı.
Operasyon sırasında asker ve polislere, yüzleri maskeli kişiler tarafından tarafından yardım edildi. Birçok devrimcinin evi, ihbar edildi.
Hayatının geri kalanı cezaevi koşullarında, işkenceyle geçti. ‘Terzi Fikri’, 4 Mayıs 1985 günü, 47 yaşındayken kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi
Sönmez'in çalışmaları, bir sosyalist yerel yönetim deneyimi olarak görüldü ve yerli ve yabancı birçok araştırmaya da konu oldu.