BIST 100 9.368 DOLAR 34,52 EURO 36,17 ALTIN 2.979,07
6° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Emniyet'te 'koltuk' savaşları..

Emniyet'te 'koltuk' savaşları..

Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş'ın kendisi hakkında savcılıkça istenmeyen veri bulunan raporu hazırlayan Ankara Emniyeti hakkında hiçbir soruşturma başlatamadığı iddia edildi. Emniyet teşkilatında gerçekleşmesi beklenen tayin fırtınası öncesinde eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kadrosunda yer alanların bugünlerde fazlasıyla tedirgin olduğu belirtildi.

T24 yazarı Tolga Şardan, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu döneminde başlatılan ve bir süre sonra Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca devralınan mülki idare ve mahrem imam soruşturmalarıyla ilgili olarak dikkati çeken bir yazı kaleme aldı.

Bu soruşturmalar kapsamında on binlerce telefon görüşmesinin analizinin yapıldığını dile getiren gazeteci, başsavcılığın tüm dosyaları didik didik ederek FETÖ'yle 'mahrem imamlar' üzerinden bağlantıları tespit edilen mülki idare amirlerini belirlediğini anlattı.

Başsavcılığın çalışmaların büyük bölümünü Ankara Emniyet Müdürlüğü üzerinden yürüttüğünü söyleyen, akabinde "Zira, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesindeki istihbarat, terörle mücadele ile kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele birimlerinin oluşturduğu veri havuzu kullanılarak söz konusu tespitler gün ışığına çıkarıldı" ifadesini kullanan Şardan, daha sonra raporlarda 'garipliklikler' tespit edildiğini söyledi:

"Savcılığın incelemelerinde bazı mülki idare amirlerine yönelik 'fiili durumla uyuşmayan' durum ortaya çıkarıldı. Neydi bu fiili durumla uyuşmayan durum?

Savcılık soruşturmasında 'istenilen' bilgilerin yerine 'istenmeyen' bilgilere raporlarda yer verilmesiydi.

2021’de yaşanan bu durum ortalığı karıştırdı, doğal olarak. Nedeni ise; İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun mülki idare üzerinde bakan sıfatıyla hakimiyetini kurmaya çalışması, Ankara Emniyeti’nin bir numaralı ismi Emniyet Müdürü Servet Yılmaz’ın, Soylu’nun en yakınındaki isim olarak Soylu’nun bu yaklaşımına destek vermek amacıyla veri raporlarının savcılık talimatları dışında bilgiler içerecek biçimde düzenlenmesinin önünü açmasıydı.

'EVDEKİ HESAP ÇARŞIYA UYMADI'

Böylelikle adli soruşturmada kullanılmayacak bilgilerin kullanılır hale getirilmesi sağlanarak Soylu’nun hedefinde olan mülki idare amirlerinin üzerinde 'bürokratik baskı' kurulmasının temeli atılmış oldu.

Mesela, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın durumu da böyleydi. Yerlikaya, fiili duruma uymayan bir uygulama sonucunda iltisak soruşturması kapsamına alınmıştı. Soylu, bu durumu ortaya koyarak İstanbul özelinde siyasi ve bakanlık sorumluluğunda olan çalışmalarını yürütmeyi amaçladı. Ancak evdeki hesap çarşıya uymadı.

Hesabı bozan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı oldu. Veri analiz raporları üzerindeki hataları tespit eden savcılık, aynı zamanda MİT’i devreye verileri 'doğrulatma işlemi' gerçekleştirdi.

'EMNİYET GENEL MÜDÜRÜ AKTAŞ'IN DA ADI RAPORDA'

Savcılığın ortaya çıkardığı durum sonrasında Ankara Emniyet Müdürlüğü raporlarını geri çekmek zorunda kaldı.

Hazırlanan hatalı veri raporlarına bakıldığında Emniyet teşkilatında pek örneği görülmeyen- en azından 35 yılda bu satırlarının yazarının tanık olmadığı- yeni bir tablo ortaya çıktı.

Ankara Emniyeti’nin hazırladığı ankesör veri analiz raporlarında, mevcut Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş’la ilgili bilgi de vardı. Tıpkı Yerlikaya’da olduğu gibi.

Aktaş’ın daha önceki görev yeri Şırnak Valiliği sırasında 2014’te FETÖ’nün mahrem imamıyla irtibatı hatalı veri raporunda yer aldı.

Raporda; Aktaş’ın, FETÖ’nün Bilal Tosun adlı mahrem imamıyla yaklaşık iki aylık süre içinde toplam 206 saniye süren üç görüşme yaptığı ifade edildi.

Aktaş’ın, Temmuz 2019’da atandığı Emniyet Genel Müdürü görevi devam ederken, 2021’de Ankara Emniyeti’nce hazırlanan ankesör veri analiz raporunda yer alması kriz yarattı.

Aktaş’la ilgili 'fiili duruma uymayan' veriye raporda yer verilmesinin altında yine Soylu’nun Aktaş üzerinde Yerlikaya benzeri bir bürokratik baskı kurmasın sağlamak olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Tabii burada ilginç bir durum daha var.

'HİÇBİR SORUŞTURMA BAŞLATAMADI'

Şöyle ki; Aktaş, kendisi hakkında savcılıkça istenmeyen veri bulunan raporu hazırlayan Ankara Emniyeti hakkında hiçbir soruşturma başlatamadı!

Raporun hazırlanması çerçevesinde başta Ankara Emniyet Müdürü Servet Yılmaz olmak üzere sıralı amirler hakkında adli ve idari soruşturma başlatıp Yılmaz’a görevden el çektiremedi! Görevden nasıl el çektirebilirdi ki? Yılmaz, Bakan’ın en yakınındaki iki kişiden birisiydi!

Aktaş, eli kolu bağlı vaziyette susup kenarda beklemek zorunda kaldı! Suç failleri ise halen görev başındalar, doğal olarak.

Raporda, halen görev başında olan üç vali daha var. Erzurum Valisi Okay Memiş, Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız ve Çankırı Valisi Abdullah Ayaz bu isimler.

Onlar hakkında da Yerlikaya ve Aktaş’ta olduğu gibi sıkıntılı veri analizi yapılmış görülüyor. Gelinen bu tabloda yaşananları, 'yanlışlık' olarak mı, yoksa kullanmayı pek de sevmediğim 'kumpas' olarak mı değerlendirmek lazım?"

TAYİNLER ÖNCESİ TEDİRGİNLİK...

Şardan, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın göreve gelmesiyle birlikte Emniyet teşkilatında tayin fırtınası bekleyişinin başladığını söyledi. Süleyman Soylu'nun yedi yıla yakın süredir 'ilmek ilmek dokuduğu' kadrosu için artık uzatmaların oynandığını kaydeden gazeteci, "Eski bakanın kadrosunda yer alanlar fazlasıyla tedirginler bugünlerde" ifadesini kullandı.

"Erdoğan’ın bakan yardımcıları üzerinde yaptığı çalışmanın uzaması, Emniyet Genel Müdürü olarak görevlendirilecek kişinin de atanmasını geciktiriyor. Çünkü, mevcut Genel Müdür Aktaş’ın Bakan Yardımcısı olması gündemde. Aktaş, makamı boşaltamayınca yeniş genel müdürün atanması da uzuyor" diyen Şardan, şöyle devam etti:

"Gelen kulis bilgilerine göre, Yerlikaya’nın merkezde görev yapan üst yöneticilerinin neredeyse tamamını değiştireceği bilgisi var. Bazı önemli birimlerin yaptığı ihaleler ve alımların mercek altına alındığı bakanlık kaynaklarınca ifade ediliyor. Bunlar arasında özellikle suçla mücadele çerçevesinde görev yapan birimler için satın alınan ancak şimdilerde kullanılmayan bazı özel yazılımların yer aldığını belirtiliyor.

Geçen hafta Büyüteç’te belirttiğim üzere mevcut Emniyet Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çalışkan’ın Genel Müdür koltuğuna oturmasındaki yüksek olasılık halen devam ediyor.

Soylu döneminde Çalışkan’ın makam kapısının önünden geç(e)meyenler, bugünlerde Çalışkan’ın genel müdür olma olasılığına karşı ziyaretlerini sıklaştırdı.

'BAZI ÜST DÜZEY EMNİYET MÜDÜRLERİ SON GÜNLERDE 'SOYLU'NUN EKİBİNDEN DEĞİLİZ' DİYE KULİSLERE BİLGİ SALIYORLAR'

Bu arada halen görevde olan özellikle merkez teşkilatında makam sahibi bazı üst düzey emniyet müdürleri, son günlerde 'kendilerinin Soylu’nun ekibinden olmadıkları' yönünde kulislere bilgi salıyorlar. O kadar farklı ekiplerin görev aldığı teşkilatta yıllardır böylesi bir durum yaşanmamıştı. Hatta öyle ki, yine görevdeki bazı polis müdürlerinin Bakan Yerlikaya’ya aracı gönderdikleri ve mevcut ekiple ilgili bilgi aktarmak istedikleri teşkilat içinde konuşulan diğer bir konu. (...)"