İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açıklamasından satır başları:
BİR KAOS YAŞATTILAR
Sürecin ilk gününü hep beraber yaşadık. Bir kaos yaşattılar bize. Özellik Anadolu Ajansı üzerinden bir algı yönetilmeye çalışıldı. Bizim alt yapımızın en üst seviyede bu sürece hazırlıklı olması ve zamanında vatandaşı bilgilendirmemiz, süreci şeffaf yönetmemiz algının dağılmasına sebep oldu. Ardından Yüksek Seçim Kurulu'na olan güvenimizi beyan ettik. Gerçekten bu sürecin tek yetkili kurumunun YSK olduğunu ifade ettik. Güvendiğimi de söyledim.
SONUCA TESİR ETMEYECEK
Son aşama da arada kararlar alındı. Tabii önce maddi hatalar üzerinden, itiraz olunan sandıklar üzerinden işlemler yapıldı, bunların hepsi doğal. Bugüne kadar olan uygulamalarda olan şeyler. Olamayan şey soyut kavramlar üzerinden bütün yanlış oy kullanılan, geçersiz oy kullanılan oyların sayılması süreci. Geçersiz oylar sayılamaz mı? Sayılır. O zaman her yerde sayın. Şu andaki çifte standar bizi üzüyor. Bunun İstanbul'a dönük olması. Bu seçimin küçüğü büyüğü olmaz. Ortaya çıkna manzara bunun sonuca tesir etmeyeceği yönünde net artık. 120 bin oyun geçersiz oyun sayıldığı yerde aradaki oy fark birinde 800 küsür öbüründe yaklaşık 2 bin oy çıkıyorsa aradaki bin 200- bin 300 arasındaysa demek ki bu sonuca yansımayacak, sonuca tesir etmeyecek.
ARTIK BU DEFTERİN KAPATILMASI LAZIM
Şu anda kamuoyunda başka şeyler konuşuluyor. "Acaba bir baskı mı var Yüksek Seçim Kurulu'na, Yüksek Seçim Kurulu'nda başka bir süreç mi var?" diye endişe etmiyor değilim. Süreci takip ediyoruz ama gelinen noktada şu anda bir sayım yapılıyor. Bu sayım neticesinde sonuç pek değişmeyecek. İnşallah bu şekli ile kalır bu haftasonu bunun bitebileceğini görüyorum. Şu an alınan geçersiz oyların sayılmasından sonra artık bu defterin kapatılması lazım.
BUNUN ALTINDAN KALKAMAZLAR
Yoksa tümüyle masumiyetini yitiren bir ortama dönüşür. Bunun altından kalkamazlar. Türkiye Cumhuriyeti demokrasi tarihi bunu hep yazar, yanlış karar alanlar hep yargılanır. İnşallah demokrasimizi sıkıntıya sokmayacak, doğru kararların alındığı süreci şu iki-üç günde hep birlikte yaşarız.
CUMHURBAŞKANI'NIN DİĞER YANLIŞLARA DA BİR GÖZ ATMASINI ÖNERİYORUM
(Anıtkabir ziyaretine Erdoğan'ın tepkisi için) Gene gideriz, burada neye kızılıyor? Altına Büyükşehir Belediye Başkanı yazdınız. Ne gün yazdık? Çarşamba günü yazdık. Neredeyse bir hafta olacak bütün İstanbul'da on binlerce diyebileceğimiz afişlemeler yapıldı. Bu ne yani, bu ne o zaman? Ben sayın Cumhurbaşkanı'nın diğer yanlışlara da bir göz atmasnı öneriyorum.
BİZ HER MECLİS ÜYESİ İLE ÇALIŞIRIZ
Biz her meclis üyesi ile çalışırız. Belki Ak Parti'nin anlayışında kendine ait olmayan hiçbir kavramla duramayabilir, çalışamayabilir ama biz her meclis üyesi ile çalışırız. Bu ilk defa değil, tarihte ilk de olmadı. Gayet keyifli de yönetilir. Türkiye'de örnek işler yaparız, dünyada da örnek işle yaparız. İlacı şeffaflıktır. O şeffaflığı sağladığınız zaman halk bakar, 'kim bana hizmet ediyor, kim bana hizmet etmek istemiyor. Kimin hizmetinin önüne partizanlığı geçiyor, kim beni düşünüyor...' Biz o şeffaflığı sağladıktan sonra herkesten faydalanmayı biliriz.
CHP ÖRGÜTÜNE MİNNETTARIM
Tüm CHP örgütüne minnettarım. Avukatına, kadınına, gencine, orada duran herkese sandık sandık, çuval çuval takip eden herkese teşekkür ediyorum. Yüzün üzerinde milletvekilimiz var şu an burada, Grup Başkanvekillerimiz, MYK üyelerimiz burada kısacası herkes seferber olmuş durumda. Bunun tek sebebi var 16 milyon insanın hakkının yedirmemek. Ben ilk başta söyledim ben kimsenin hakkını yemem, kendi hakkımı da yedirtmem.
HALKLA BULUŞMAYA DEVAM
Hakla, vatandaşla bululmaya devam edeceğim. Beni Ak Partiye oy vermiş vatandaş da görüyor 'sana oy vermedim ama hayırlı olsun' diyor. Buluşuyoruz. Bu diyaloğa devam edeceğiz.
Pazartesi'ye kadar bu sürecin olgunlaşmasını bekliyoruz.