İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB), karbon nötr ve iklim dayanıklı bir dünya kenti olma hedefini, uluslararası kamuoyu ile paylaştığı İstanbul İklim Vizyonu'nda konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul'un iklim kriziyle mücadelesini katılımcılara anlattı.
Toplantı sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İmamoğlu, Kanal İstanbul ile ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
''İSTANBUL BÖYLE BİR İHANETİ YAŞAMAYACAK''
Kanal İstanbul için "Bu kanalın yapılamayacağını, yapılmayacağını, halkın bunu istemediğini söylüyoruz. Gençlerin yüzde doksanı böyle bir kanal projesini reddediyor zaten. Dolayısıyla bunun olma şansı, ihtimali yok. İstanbul böyle bir ihaneti yaşamayacak. Biz de bunun için mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz." ifadelerini kullanan İmamoğlu sonrasında beyin göçü ve Z kuşağının yurtdışı talepleri ile ilgili konuştu.
Gençlerin beyin göçü yapma taleplerine yönelik, sağlıklı bir zemin hazırlanması gerektiğini belirten İmamoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:
''Bu sağlıklı zemin, önce özel ve değerli bir eğitim sistemiyle başlıyor. Doğru meslek yetiştirmeyle devam ediyor. Sonra da onların özellikle çağa uygun, istihdam ortamlarıyla buluşturmayla da devam ediyor. Tabii bu aynı zamanda, paralelinde sağlıklı, kaliteli bir yaşam ortamı da sunmakla oluyor. Bütün bunları sağladığınızda gençler zaten gitmezler. Çünkü Türkiye dünyanın en cennet ülkesi, İstanbul da en güzel şehri. Bizim gibi yöneticilere o zemini hazırlamak düşüyor. Ama zaten gençlerin de bu çabaya katkı sunacağını, tahminimizden daha fazla gencin yurtdışına gitmek yerine, bu ülkede çok daha güzel hizmetler yapacağını şimdiden görüyorum.''
ALTAY'DAN TERÖRLE MÜCADELE ÇIKIŞI
Toplantı sırasında Cumhuriyet TV'ye konuşan CHP İstanbul Milletvekili Engin Altay ise terörle mücadele ve ekonomi ile ilgili sorularımızı yanıtlandırdı.
Altay'ın sorularımıza yanıtları şöyle:
- Terörle mücadelede nasıl bir durumdayız?
Terörle mücadele konusunda şüphesiz birtakım eksiklikler var. Ki her gün bir şehit cenazesi haberi ile uyanıyoruz. Hükümetin bu konuda bütünlüğü yok. Bir tutarlılık göremiyoruz. Mücadeleden ziyade günü kurtarma çabası var. Bir gün terör örgütleriyle masaya oturursanız ertesi gün onlarla mücadele edemezsiniz. Bu konuda kendini bir muhasebeye alıp terörle mücadele edip etmeyeceğine karar vermesi lazım. Keyfi bir mücadele olmaz. Bir gün pazarlık yapıp bir gün kurşun sıkarsanız bu iş olmaz.
- Son zamanlarda ekonomi ile ilgili 'doğalgazı sıkın, daha az yiyin' gibi ifadeler kullanılıyor. Bu konuda hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yakında 84 milyon olmasa Türkiye'yi ne güzel yönetiriz diyecekler.