BIST 100 9.451 DOLAR 34,55 EURO 35,99 ALTIN 2.999,58
17° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

Depremzedelere gülen eski vali şiir yazdı: Payımıza düştü haysiyet avı

Depremzedelere gülen eski vali şiir yazdı: Payımıza düştü haysiyet avı

Sağlık sorunlarını gerekçe göstererek görevinden istifa deden Adıyaman Valisi Çuhadar, 'Adıyaman Depremi' isimli bir 'şiir' yazdı.

Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Adıyaman'da dertlerini anlatmaya çalışan depremzedelere gülerek karşılık veren ve sağlık sorunlarını gerekçe gösteren görevinden istifa eden Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar, 'Adıyaman Depremi' isimli 'şiir' yazdı.

Sekiz dörtlükten oluşan 'şiir' içinde yer alan "Kul Mahmudum bu bir sabır sınavı, Payımıza düştü haysiyet avı, Dört bucağı gezdi iftira devi, Arkasını dönüp gitti şahitler" dörtlüğü dikkat çekti.

Çuhadar'ın 'Adıyaman Depremi' isimli 'şiiri' şöyle:

"Kara gece saat dört onyediydi

Bu vuran suskun arzın hiddetiydi

Ölüm yakın belli hüküm katiydi

Karanlıkta solup gitti ağıtlar

Bu uğultu dünyaya ait değil

Sanki Sur’a üflemişti İsrafil

Göçüklerden can derledi Azrail

Nur gölünde yüzüp gitti şehitler

Babalar ev halkına etten duvardı

Analar kundakta yavrusun sardı

Sıcak evler o an birer mezardı

Kam almadan göçüp gitti yiğitler

Viran oldu Adıyaman depremde

Taze güller soldu arka bahçemde

Yanardağlar lav püskürttü çevremde

Enkazlarla göçüp gitti ahitler

Zelzelede saat durdu meydanda

Zaman dondu o an Adıyaman’da

Feryat figan arşa çıktı her yanda

Yürekleri delip gitti beyitler

Yıkanmadan uğurlandı mevtalar

Olanlara kifayetsiz güfteler

Çaresizce aktı günler haftalar

Yazılmadan uçup gitti kağıtlar

Zaman doldu fayları kırdı toprak

Bu devranı döndüren Cenab-ı Hak

İdrak eyle dünya kısa bir durak

Bu hiçliğe bakıp gitti meyyitler

Kul Mahmudum bu bir sabır sınavı

Payımıza düştü haysiyet avı

Dört bucağı gezdi iftira devi

Arkasını dönüp gitti şahitler."