Türkiye'nin 10 kentinde büyük yıkıma yol açan depremin üzerinden 5 gün geçti. Ölü sayısı yükselirken, arama-kurtarma çalışmaları sürüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yaptığı açıklamaya göre ölü sayısı 19 bin 388, yaralı kurtulanların sayısı 77 bin 711'e yükseldi.
Depremin vurduğu kentlerde arama-kurtarma çalışmaları beşinci gününde devam ederken yıkılan binalarda enkaz altında kalan çok sayıda insan kurtarılmayı bekliyor.
Sağ kalan depremzedeler zorlu hava koşulları ve olanaksızlıklarla mücadele ediyor.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, depremin ikinci gününde, yıkımın en fazla hissedildiği 10 kenti (Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Diyarbakır, Şanlıurfa, Malatya, Kilis, Gaziantep, Osmaniye ve Adana) kapsayacak ve 3 ay devam edecek şekilde olağanüstü hal (OHAL) ilan etme kararı alındığını açıkladı.
Gölcük depreminde resmi raporlara göre 17.480 kişi hayatını kaybederken, 23.781 kişi yaralı kurtulmuştu.
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremin 5. gününde Adıyaman'da son durumu açıkladı. Son tespitlere göre can kaybı sayısı, 19 bin 388'e yükseldi. Yaralı sayısı ise 77 bin 711 oldu.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
Depremlerle çok büyük kayıplarımız oldu. Öncelikle 10 ilimizde ciddi yıkımlar oldu. Önceki gün depremin merkezi olan Kahramanmaraş ile Hatay ve Adana illerimizi ziyaret ederek oradaki durum tespitlerini yaptık. Dün de Gaziantep, Osmaniye ve Kilis'teydim. Adıyamanlı kardeşlerime baş sağlığı diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum. Acıyı tarif etmekte kelimeler kifayetsiz. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 18 bin 991'e yükseldi. 75 bin 523 kişi kurtarıldı. Bölgeden 76 binin üzerinde vatandaşımız talepleri üzerine diğer illere tahliye edilmiştir.
Depremin yıkım etkisi 10 ilimize ve 500 kilometrelik alana yayıldığı için işimiz maalesef çok zor oldu. Buna bir de bölgede ilk müdahaleyi yapacak kamu görevlilerinin çoğunun ya kendisinin ya ailesinin yıkımlar altında kalması da eklenmiştir. Bölgenin rastlamadığımız şiddette kış yaşıyor olması da engel olarak karşımıza çıkmıştır. Devletimizin tüm imkanlarını AFAD'ın koordinesinde deprem bölgesine yönlendirdik. Afet Bölgesi ve OHAL ilanı kararı aldık. Bazı kendini bilmezler soygun yapıyorlar, marketleri soyuyorlar, iş yerlerine saldırıyorlar. Bazıları da suistimaller peşinde. OHAL ile devlet bu yetkileri eline almış ve bundan sonra bu suistimalleri yapanlar yakalandığı anda bunlara gerekli müeyyideler uygulanacak.
Her zaman önceliğimiz insan, can olmuştur. İstismara fırsat vermeyeceğiz, bu konudaki samimiyetimiz kimse tarafından sorgulanamaz. Ülkemizdeki resmi sivil tüm arama kurtarma ekipleri ile dünyanın dört bir yandan gelen arama kurtarma ekipleri ile çalışmalar sürüyor. Bakanlıkları, belediyeleri, diğer tüm kuruluşları ile, görüşleri ne olursa olsun tüm STK'larımız ile depremzedelerimizin yanında olmak için var gücüyle gayret göstermiştir.
DEPREMZEDELERE 1 YIL KİRA DESTEĞİ
İllerimizdeki arama kurtarma çalışmalarını altında insan olan hiçbir bina bırakmayacak durumda sürdüreceğiz. 1 yıl içinde yıkılan binaları, elimizdeki tip projelerle yeniden inşa edecek ve sahiplerine teslim edeceğiz. Bu arada 10'ar bin lira vatandaşlarımıza vereceğiz. Çadırlarda kalmayan, kalmak istemeyen vatandaşlarımıza da kira bedelini ödemek suretiyle konutlara geçişlerini sağlayacağız. İster Adıyaman'da gidilebilecek konutlar varsa oralarda kira olarak, farklı illerde de kiralama suretiyle bir yıl itibarıyla buralarda benim vatandaşlarım kalabilecek. Bu arada da biz bu konutları inşa etmiş olacağız. Artçı sarsıntılar sebebiyle evine girememesine rağmen milletimizin de metanetine şahidiz. Allah milletimden razı olsun. Bu millet bu belaları çok yaşadı ama hepsinde de kendileri ile 20 yıllık iktidarımız döneminde hep başbaşa kaldık ve bunları Van'da yaşadık, Bingöl'de yaşadık, Elazığ'da, Malatya'da yaşadık. Giresun'da, Kastamonu'da yaşadık. İzmir depreminde yaşadık. Tüm deprem felaketiyle sarsılan illerimizde kendileri ile bir arada olduk.
"15 BİNER LİRA VERECEĞİZ"
Ben tüm vatandaşlarımdan gerek deprem bölgesinde gerek bölge dışında bu işin istismarını yapan hangi kurum ya da kuruluş, hangi siyasi olursa olsun, lütfen bunlara inanmayın. Bu tür soysuzlara da gereken cevabını gereken cevabı verecektir. Şu anda ülkemizin dört bir yanında ve yurtdışından deprem bölgesine yardım malzemeleri yağıyor. Allah bu yardımları gönderen herkesten razı olsun. AFAD'la veya bölgede Kızılay başta olmak üzere diğer kurumlarla irtibata geçmeyen lütfen rastgele yardım toplayıp yola çıkarmayın. Bölgede en büyük problem dışarıdan gelen araçların yol açtığı trafik. Nakdi yardımların AFAD üzerinden yapılması tereddütleri önleyecektir. İnsanlarımızın AFAD'a yardımlarının her kuruşu deprem bölgesindeki faaliyetler için harcanmaktadır. Hane başına taşınma yardımıyla birlikte 15 biner lira vermenin hazırlığını yapıyoruz. Kira yardımını özellikle yapacağız. Yağmacılık yapanlara da, bu acıyı siyasi yağmaya dönüştürmek isteyenlere de müsaade etmeyeceğiz."