Suriye İdlib'de hava saldırısında 34 Türk askerinin şehit edildiği saldırı ile ilgili "demokratik kitle örgütleri'nden ortak basın açıklaması yapıldı. Yapılan açıklamada, "Milletimiz, 27 Şubat gecesi 33 şehit haberiyle can evinden vurulmuştur. Bir karış vatan toprağı için gözünü kırpmadan can veren kahraman Mehmetciğimizin Suriye topraklarında, adeta savunmasız kalarak şehit edilmesi yüreklerimizi dağlamıştır" denildi.
'BAKANLARDAN UZUN SÜRE BİR AÇIKLAMA GELMEDİ'
Hükümetin şehit haberlerinden sonra sessizliğe büründüğü belirtilerek, "Bu derin acı karşısında açıklama bekleyen Türk Milleti, yüzünü ilk kez gördüğü bir Vali ile başbaşa bırakılmış, her konuda konuşan iktidar durumu açıklamak bir yana, acısını paylaşmayı bile Milletten esirgemiştir. 34 Kahraman Vatan evladına, depremde hayatını kaybeden vatandaşa gösterilen ilgi dahi gösterilmemiş, Bakanlardan uzun süre bir açıklama gelmemiştir" ifadeleri kullanıldı.
'TV'LERDE DOĞRU BİLGİLERE ULAŞILAMIYOR'
Açıklamada şöyle denildi:
Millet, Cumhurbaşkanı’ndan bir açıklama gelir umuduyla, doğru bilgilere ulaşabilmek için televizyon önünde beklemiş, ancak onun sesini üç gün sonra, Millete değil, kendi partisinin milletvekillerine hitap ederken duyabilmiştir.
Ülkede yas ilan edilmemiş, TV kanalları günlük yayın akışlarını, eğlence, dizi, kadın programları ile sürdürmüştür.
Yurttaşlar TV’lerde bilgilendirme adına yapılan programlardan doğru bilgiye ulaşamamaktadır.
KRİTİK SORULAR
"Türk Milleti sormaktadır!!" denilen açıklamada hükümete şu sorular soruldu:
- Türk Ordusu hangi hukuka göre Suriye'dedir?
- Türkiye'nin siyasi hedefi nedir?
- Suriye'nin toprak bütünlüğünü sağlamak adı altında, Suriye Devleti tarafından yasa dışı kabul edilen İhvancı, Cihadcı ÖSO ile TSK'yı işbirliğine zorlamak hangi amaca hizmet etmektedir?
- Yıllarca PKK terör örgütü ile mücadele ederek kendi toprak bütünlüğünü koruyan Türkiye, Şam rejiminin terörist ilan ettiği ÖSO ile nasıl yanyana gelmektedir?
"TV’lerde bilgilendirme adına yapılan farklı açıklamalardan birçok sorunun yanıtını, gerçekleri öğrenebilmek de mümkün olmamaktadır" denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
'SAVAŞ İLANI KARARI VERMEK SADECE MECLİSİN GÖREVİ'
Sorulması gereken en önemli sorunun ise, eğer bu yaşananlara “savaş denilebilirse” Türkiye, Suriye topraklarında kimden aldığı yetki ile bir savaşa girmiştir? diye düşünüyoruz.
Biliyoruz ki, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 87. maddesine göre "savaş ilanına karar vermek" sadece TBMM'nin görevi ve yetkisidir.
'DİPLOMATİK VE SİYASİ YÖNTEMLERLE ÇÖZÜM'
TBMM'de "TSK'nin Irak ve Suriye'deki terörist unsurlarla mücadelesi kapsamında sınır dışında görevlendirilmesi hakkında alınmış olan tezkere kararı" DEAŞ ve PYD ile mücadeleyi kapsamakta olup, İdlib'te savaşmak için Anayasal dayanak teşkil etmekte midir?
Türkiye, Büyük Önderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK'ün tüm dünyaya örnek olan "YURTTA BARIŞ,DÜNYADA BARIŞ" politikası ile yıllarca komşuları ile kurduğu dengeli barış sürecinden hızla uzaklaşmaktadır.
Türk Milletinin beklentisi, bölgede derhal ateşkes ilan edilerek ordumuzun bu çıkmazdan çekilmesi ve sorunlara uluslararası hukukun desteklediği biçimde diplomatik ve siyasi yöntemlerle çözüm aranmasıdır.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman evlatlarına yapılan hain saldırıyı nefretle kınıyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve Türk Ulusuna başsağlığı diliyoruz.
