Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) Genel Başkan’ı Nurullah Ankut, 15 Temmuz ardından bir dizi kitap kaleme almıştı. Bunun üzerine söz konusu kitaplarda HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut hakkında “Cumhurbaşkanına hakeret ettiği” gerekçesiyle, Cumhurbaşkanı Erdoğan’In avukatları tarafından suç duyurusunda bulunulmuştu.
Nurullah Ankut’un “Kanunsuzlar 2” ve “Kanunsuzlar 3” adlı kitaplardan dolayı 4 yıl 8 ay hapis cezası verilmişti. Aynı şekilde “Kaçak Saraylı Caligula Din Devletine Giderken” isimli kitabından dolayı da aynı mahkemeler Nurullah Ankut’a 1 yıl 9 ay hapis cezası vermiş, verilen cezalar toplamda 6 yıl 5 ayı bulmuştu.
Sözü edilen “Kanunsuzlar 2” ve “Kanunsuzlar 3” adlı kitaplarıyla ilgili yapılan duruşmalardan birinin ardından Çağlayan Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasından dolayı Ankut hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla bir dava daha açıldı. Açılan davanın ilk duruşması dün İstanbul Çağlayan Adliyesi 48’inci Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
"NASREDDİN HOCA'NIN KAZANININ KAZAN DOĞURMASI GİBİ..."
Ankut, duruşmanın başlangıcında Nasreddin Hoca’nın veciz fıkrasına atıf yaparak “O ünlü fıkrada Nasreddin Hoca’nın kazanının kazan doğurması gibi, bizim Tayyip’e hakaret davaları da yeni davalar doğuruyor. Ama unutmayalım ki o fıkrada sonunda kazan öldü” diye konuştu.
Ankut, AKP’nin hukuk bürolarında savunma yapmadığını ifade ederek “Hayır! Ben savunma yapmıyorum. Ben, ülkemizin, bölgemizin, İslam Dünyasının can alıcı, can yakıcı siyasi sorunlarını ortaya koyuyorum. Ve buna sebep olan hainlerin, ABD işbirlikçilerinin kanıtlarıyla birlikte yaptıklarını deşifre ediyorum” dedi.
Ankut, iki saati bulan konuşmasında AKP ile Erdoğan’ın Türkiye’ye ve haklarına ihanet ettiğini ileri sürerek, “Bu hainler işledikleri suçlardan dolayı bir gün mutlaka bu mahkemelerde, bugünkü yasalar çerçevesinde yargılanacak ve hak ettikleri cezalara çarptırılacaktır” ifadelerini kullandı.
“EYÜP LİSESİ’NDEN VE MARMARA ÜNİVERSİTESİ’NDEN ERDOĞAN’IN DİPLOMASI İSTENDİ”
Nurullah Ankut’un ardından HKP’li avutkatlar söz aldı. HKP’li avukatlar, “Cumhurbaşkanına Hakaret suçunu düzenleyen TCK 299’uncu maddenin tarafsız bir Cumhurbaşkanını koruduğunu ama ortada böyle bir Cumhurbaşkanı bulunmadığını” dile getirdi. HKP’li avukatlar, Nurullah Ankut’un dikkat çektiği Erdoğan’ın diploması konusunda Ergün Poyraz’ın, 18 Ege Adasının Yunanistan’a peşkeş çekilmesi konusunda Ümit Yalım ve Basat Öztürk’ün, Tayyip Erdoğan ve ailesinin kamu malı hırsızlıkları için de Abdüllatif Şener’in tanık olarak dinlenmesi talebinde bulundu.
HKP’li avukatlar aynı zamanda mezun olduğu belirtilen Eyüp Lisesi’nden ve Marmara Üniversitesi'nden Erdoğan’ın diplomasına ilişkin belgelerin istenmesini talep etti.
Mahkeme HKP’li avukatların tüm taleplerini redderek davayı 23 Ocak 2020 tarihine erteledi.
“ADALET BAKANLIĞI’NDAN SAVCILIĞA TALİMAT”
Adalet Bakanlığı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na HKP Genel Başkanı Nurullah Ankut hakkında dikkat çekici bir talimat gönderdi.
O talimat şöyle:
“Cumhurbaşkanına hakaret suçundan şüpheli Nurullah Ankut (Efe) hakkındaki 05/03/2019 tarihli düşünce örneği dosyasıyla birlikte gönderilmiştir. Gereğinin ifası ile yapılan işlem sonucunda karar kesinleşinceye kadar düzenli olarak bilgi verilmesini, kesinleşmiş ise kesinleşme şerhli karar örneğinin ivedi gönderilmesini rica ederim”
Duruşma sonrası Çağlayan Adliyesi önünde bir basın açıklaması yapıldı. HKP İstanbul İl Örgütü Başkanı Pınar Akbina tarafından basın mensuplarının bilgilendirilmesinin ardından Nurullah Ankut bir konuşma gerçekleştirdi.
“AKP’GİLLER VE ONUN BÜYÜK REİS’İ ASLA BİZİ KORKUTAMAZ YILDIRAMAZ”
İşte o açıklama:
“Sevgi ve Saygıdeğer Arkadaşlarım;
AKP’giller gördüğümüz gibi, üst üste davalar açıyorlar bize. Yarın da yine Tayyip’e hakaretten dolayı bu mahkemede, bu adliyede bir duruşmamız daha var. Buradaki basın açıklamalarımızdan açıyorlar, duruşma salonlarında yaptığımız savunmalardan dolayı açıyorlar. Şu anda dördünden toplamda 6 yıl 5 ay ceza aldığımız, ikisi de sürmekte olan davalarımız var.
Geçen hafta da biliyorsunuz, mahallemizdeki hayvan düşmanı zalimlerle mücadelemizden dolayı hakkımızda açtıkları bir davadan yargılandık.
Biz, biliyorsunuz, insanları, hayvanları, doğayı aynı ölçüde seven ve savunan insanlarız. Mahallemizdeki hayvan düşmanlarının açtığı davaların yedincisi görüldü geçen 26 Eylül’de. Yani Tayyip henüz hayvan düşmanı zalimlerin sayısına ulaşamadı. Ama böyle giderse ulaşacak herhalde...
Saygıdeğer arkadaşlar;
Bizi 12 Eylül’ün Faşist Diktatörleri bile korkutamadı. Onların karşısında da haykırdık:
“Ey, Amerikan Uşağı Faşist Generaller, Hain Generaller, Halk Düşmanı Generaller!” diye.
Bu tepeden tırnağa suç batmış AKP’giller ve onun Büyük Reis’i asla bizi korkutamaz, yıldıramaz. Bu iktidar da binbir suça batmıştır. Ege’de 18 Adamızı ve 1 kayalığımızı bilerek ve isteyerek Yunanistan’a peşkeş çekmiştir. Ortadoğu’da 10 milyon Müslüman halkın ABD-AB Emperyalistleri tarafından katledilmesinde onlara taşeronluk etmiş, suç ortaklığı etmiştir.
Laik Cumhuriyet’i yıkmıştır. Ülkemizi ortaçağın karanlıklarına doğru sürüklemektedir. Abdullatif Şener’in ifadesiyle, 100-120 milyar dolar civarındaki kamu malını iç etmiştir bunlar. Zimmetine geçirmişlerdir.
Bunlardan dolayı er geç bu mahkemelere gelecekler, bugünkü yasalar çerçevesinde işledikleri suçların karşılığı olan cezaları alacaklar!
Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Asla kaçışları olmayacak. Eninde sonunlar bunlar buralara gelip yargılanacaklar!
Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz!”
Hüreyra Oflaz