Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani'nin, Taliban örgütünün başkent Kabil'de kontrolü eline almasının akabinde geçtiğimiz pazar günü Afganistan'dan ayrılmıştı.
Gani'nin ülkeden ayrıldığı anlara ilişkin görüntüler de ortaya çıktı. Eşref Gani'nin ülkeyi 4 otomobil ve içi nakit para dolu bir helikopterle terk ettiği öne sürüldü. Gani’nin Taliban ilerleyişi sırasında ülkeden kaçması şaşkınlıkla karşılandı.
T24 yazarı Mehmet Tezkan da bugünkü köşesinde Gani’nin kaçışıyla ilgili “Cumhurbaşkanı kaçar mı?” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Yazısında, “Ülkesini terk eden Suriyeliler için Suriye vatan değil, Afganistan’dan kaçan Afganlılar için de vatan değil.” sözlerini kullanan Tezkan, “Ülkesini terk eden Suriyeliler için Suriye vatan değil, Afganistan’dan kaçan Afganlılar için de vatan değil. Ülkenin halini düşünün. İlk kaçan Cumhurbaşkanı! Kaçtı valla.. Afganistan Cumhurbaşkanı atladı uçağa Tacikistan’a kaçtı. Bir insan bu kadar onursuzluk olabilir mi?” dedi.
Gani’nin Afganistan’ın büyük bir bölümünü yönettiğini dikkat çeken Tezkan, “Neredeyse yedi yıldır en azından büyük bölümünü yönetiyor, en azından kentleri yönetiyor. Taliban Kabil’e girince; pırrr.. Devletin başı ülkesini terk eder mi?” ifadelerini kullandı.
İşte Tezkan’ın yazısının tamamı:
Ülkesini terk eden Suriyeliler için Suriye vatan değil, Afganistan’dan kaçan Afganlılar için de vatan değil. Ülkenin halini düşünün. İlk kaçan Cumhurbaşkanı!
Kaçtı valla.. Afganistan Cumhurbaşkanı atladı uçağa Tacikistan’a kaçtı.
Bir insan bu kadar onursuzluk olabilir mi?
Neredeyse yedi yıldır en azından büyük bölümünü yönetiyor, en azından kentleri yönetiyor.
Taliban Kabil’e girince; pırrr..
Devletin başı ülkesini terk eder mi?
Bu nasıl ülke sevgisidir, bu nasıl vatan sevgisidir. Hatırlayın Arap Baharı Tunus’ta başlamıştı. Ülkesini ilk terk eden Tunus Cumhurbaşkanı Zeynel Abidin bin Ali olmuştu. Doğru Suudi Arabistan’a.
Pırrr…
300 bin kişilik Afgan Ordusu’na ne diyelim. Kurşun atmadan teslim oldular. İnanılır gibi değil. Gencecik insanlar, dinç, güçlü kuvvetli erkekler Türkiye’ye kaçtı.
Demek ki yıllarca para için o üniformayı giyiyorlarmış.
Tıpkı Ankara’nın kurdurduğu ÖSO (Özgür Suriye Ordusu) gibi.
Görüntüleri izlemişinizdir. Yüzlerce Afgan Kabil Havaalanı'ndan havalanmaya hazırlanan uçağın peşinde koşuyor.
Çoğu genç, uçağa atlasalar paçayı kurtaracaklar!
Arkalarında anneleri mi kaldı, kardeşleri mi kaldı, eşleri mi kaldı, çocukları mı kaldı umurları mı değil.
Bunlardan ulus mu olur.
Vatanını korumayan, vatanını sevmeyenden insan bile olmaz.
Afganlılar böyle de Suriyeliler farklı mı?
Beş milyon bize geldi, iki milyon Ürdün ile Lübnan’a kaçtı. 1 buçuk milyon sınırımızın dibine yerleşti, biz bakıyoruz, biz besliyoruz.
Nereden bakarsan 7-8 milyon Avrupa’ya giderlerle belki de 10 milyon Suriyeli ülkesini terk etti.
Ankara’nın da kabahati oldu. Göçü teşvik etti. Zannetti ki yüz binlerce insan ülkesini terk ederse Esad devrilir!
Topraklarını terk ettiler de ne oldu?
IŞİD denen örgüt terör devleti kurdu. Yıllardır o toprakların sahibi oldu. Petrol sattı.
IŞİD temizlendi sonuç değişti mi?
Milyonlarca Suriyeli ülkesine dönemiyor. Çünkü Şam hükûmeti onları ‘hain’ ilan etti!
Doğru/ yanlış, haklı/ haksız hain ilan etti mi?
Etti.
Geri dönebiliyorlar mı?
Hayır!
Ülkeni, vatanını, toprağını terk edersen bir daha geri dönemezsin.
Çünkü artık o ülke, o vatan, o toprak senin değildir.
Suriyeliler gibi Afganlar da tabanlarını yağlamış kaçıyor. Bunları bildikleri tek şey kaçmak!
Türkiye’ye gelecekler, kendilerini acındıracaklar ense yapacaklar.
Şimdi diyeceksiniz ki ama öyle deme.
Ayıp!
İç savaş ne demek sen biliyor musun, insanların üzerine bomba yağdırıldı. Şam yönetimi katliam yapıyordu, Taliban da katliam yapa yapa Kabil’e girdi. Kendisine itaat etmeyeni öldürecek. İnsanlar kaçmasın da ne yapsın!
Benim Ata’larımdan öğrendiğim şu: Kaçmayacaksın, direneceksin, varını yoğunu ortaya koyup mücadele edeceksin, gerekirse savaşacaksın.
Dışarıdan söylemesi kolay diyeceksiniz, yaşamadın ki!
Ben yaşamadım ama Ata’larım yaşadı. Yunan geldi, İngiliz geldi, İtalyan geldi, Fransız geldi Ne Türk ne Kürt toprağını terk etmedi.
Ne Türk ne Kürt kaçmayı düşünmedi.
Ele ele verdiler, omuz omuza durdular süpürüp attılar.
Bu yüzden burası vatan.
Ülkesini terk eden Suriyeliler için Suriye vatan değil, Afganistan’dan kaçan Afganlılar için de vatan değil.
Ülkenin halini düşünün. İlk kaçan Cumhurbaşkanı!
Eskilerin değimiyle çek kuyruğunu gitsin.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, asgari unsurlarımızın Afganistan’ı terk etmemesini istemiş.
Neden?
Afganistan’ın istikrara kavuşması için gerekliymiş!
Ne istikrarı, askerlerimizi neden riske atalım ki!
Devlet Bey Taliban’la da görüşülmesi gerektiğini dile getirmiş. Cumhurbaşkanı da benzer sözler dile getirmişti.
Taliban lideriyle görüşebilirim demişti. Hatta bir adım ötesine geçmiş; ‘Türkiye’nin Taliban inancıyla alakalı ters bir yanı yok’ bile demişti.
Taliban inancıyla, Afgan emirliğiyle Türkiye’yi eşitlemişti. Bahçeli’de aynı düşüncede olmalı ki; 'Taliban’la görüşelim' diyor.
O zaman sormadan edemeyeceğim.
Libya’da darbeci dediğiniz Hafter ile neden görüşmüyorsunuz?
Suriye’de PYD ile neden masaya oturmuyorsunuz?
Gerçi 2013 yılında oturmuşlardı. PYD Lideri Salih Müslim Ankara’ya gelmişti. PYD Ankara’nın kurduğu ÖSO’ya katılmayı reddedince istenmeyen adam kötü adam ilan edilmişti.
Bütün mesele şu. Türkiye’nin ne Orta Doğu politikası var, ne göçmen politikası, ne dış politikası.
Türkiye günlük yaşıyor.
o günkü ruh haline göre pozisyon alıyor.