Fenerbahçe Kulübü Yüksek Divan Kurulunun Kalamış'taki Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde düzenlenen ekim ayı olağan toplantısına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan damgasını vurdu.
Erdoğan'ı kulüp binası girişinde Başkan Ali Koç Divan Başkanı Vefa Küçük, Spor Bakanı Muharrem Kasapoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı ve davetliler karşıladı.
Anı defteri imzalandıktan sonra Erdoğan salona alkışlarla girdi.
İLK SÖZ KÜÇÜK'ÜN
Divan'da ilk sözü Vefa Küçük aldı.
"Sayın Cumhurbaşkanımız ve değerli konuklar; Yüksek Divan Kurulumuza hoş geldiniz, şeref verdiniz. Sayın Cumhurbaşkanımızın kulüp üyeliğinde 25 yılını tamamlayıp Yüksek Divan Üyeliğini kazanması bizim için çok değerlidir. Cumhurbaşkanımız, 82 milyon için çok değerli ama biz kulübümüz için çok daha değerli. Fenerbahçe ve Türk spor tarihinde ilk defa bir Cumhurbaşkanı kulüp üyeliğinde 25 yılı tamamladı ve yüksek divan kurulu üyeliği kazandı.
12 Cumhurbaşkanımız içerisinde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, şimdi de Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte 6'sı Fenerbahçeli. Bu bizim için iftihardır."
"Fenerbahçe ve Türk spor tarihinde ilk kez bir Cumhurbaşkanı kulüp üyeliğinde 25 yılını doldurdu ve yüksek divan kurulu üyesi oldu. Artık Divan üyemizsiniz ve sizin de aidatınızı yatırmanız gerekiyor. Cumhurbaşkanı olsanız da. Eğer aidatınızı ödemezsiniz, divanlara katılamazsınız."
Bu söz salonda büyük alkış aldı.
ALİ KOÇ KONUŞTU
Fenerbahçe Başkanı şöyle konuştu:
"Bir aile buluşması olarak gördüğümüz toplantımıza hoş geldiniz. Cumhurbaşkanımızın da bizimle olmasının onurunu ve gururunu yaşıyoruz. 12 Cumhurbaşkanımızın 6'sının Fenerbahçeli olmasından gurur duyuyoruz.
Tabi ki elinizle paketle gelmediniz ama gönlünüz ve niyetiniz dolu geldiniz. Biz her gittiğiniz yerde olduğu gibi size ayrı bir koltuk ve yer ayırmak istemiştik ama siz herkesin oturduğu yerde oturmak istiyorum demişsiniz. Bunun için de ayrıca teşekkür ederim size.
Sayın Cumhurbaşkanımız, kongre üyeliğinin 25. yılını doldurdu ve yüksek divan kurulu üyesi oldu. Bugün tarihi bir gün. Bizi kırmayan Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum.
Fenerbahçeli savaş zamanı ülkesini savunmak için koşar. Tarih bunun örnekleriyle doludur. 1. Dünya Savaşı ve Çanakkale'de olduğu gibi forma çıkarıp üniforma giyendir. Kurtuluş Savaşı'nda Anadolu'ya silah ve mühimmat kaçıran da bu şanlı camiaydı.
Kurtuluş Savaşı'nda Anadolu'ya silah ve mühimmat kaçıran da bu şanlı camiaydı. İşgal kuvvetlerine karşı çıktığımız 50 maçın 41'ini kazanarak milli mücadelemize moral veren, General Harrington Kupası'nı alarak cephede yendiğimiz işgal kuvvetlerini sahada da mağlup etti.
Sayın Cumhurbaşkanımız, biz bu alçak örgüte boyun eğmedik. FETÖ'ye direnme noktamızda da ülkemizde öncü olduğumuzu düşünüyoruz. Mağduriyetimizden sportif olarak avantaj sağlayanlar oldu. Biz adalete güveniyoruz.
Geciken adalet adalet değildir ancak er ya da geç çıkacağına inanıyoruz. Hakkımızın teslim edilmesi için sabırla çabalarımızı göstereceğiz.
Sayın Cumhurbaşkanım, bazı sorunlar olunca sizin kapınıza geldik. Çoğunda bizi yalnız bırakmadınız. Sağolun, varolun.
Sayın Cumhurbaşkanım ilk kez buraya geliyorsunuz. Sizi bu akşamki maça davet etmek istiyoruz. Sizi ağırlamaktan onur duyarız. Gelemezseniz de sizi her zaman ağırlamaktan onur duyacağımızı biliyorsunuz. Herkes sizin Fenerbahçeli olduğunuzu biliyor ama Fenerbahçe'nin sizin için tam ne anlama geldiğini, ne kadar değerli olduğunu tahayyül edemiyor. Kariyer planlamanız daha farklı olsaydı, bugün eski bir Fenerbahçe sporcusu ya da yöneticisi olarak aramızda olabilirdiniz. Aziz Yıldırım'ın başlattığı ve 17 yıldır devam eden bir sürecin sonuna geldik. Kenan Evren Lisesi'nin kulübümüze devri gerçekleşmiştir. Bundan sonra bize düşen görev bu değeri değerlendirebilmektir.
Sayın Cumhurbaşkanım, bu süreçte bize yardımcı olduğunuz için size teşekkür ederim. Sağolun, varolun. İyi ki geldiniz.
ERDOĞAN KONUŞTU
"Fenerbahçe kurulduğundan dolayı ülkemizin lokomotifi olmuş bir kulüptür. Tüm branşlarda faaliyet gösteren kulüp Fenerbahçe'dir.
Takım tutmak bir gönül işidir. İnsanın asla yapamayacağı bir şey takım değiştirmektir. Fenerbahçe sevdası bizim gönlümüze çocukluk ve gençlik yıllarımızda düştü.
Amatöreden profesyonelliğe doğru giden futbol hayatımıza, siyasi çalışmalarımızın yoğunluğu sebebiyle ara vermek durumunda kaldık. Ekranda da izledik. Rahmetli babam, bu yola devam etmeme müsaade etmedi. Okumamı istedi.
Takım tutmak tam anlamıyla bir gönül işidir. İnsan, çıkarı için birçok şey yapabilir. Siyasi ve sosyal tercihlerini değiştirebilir. Ama asla yapamayacağı şeylerden biri takım değiştirmektir.
Fenerbahçe'nin gönül dünyamızdaki yeri asla değişmedi. Atalarımızın da dediği gibi gönül ferman dinlemiyor. Hizmet verme bakımından bütün kulüplerimize eşit davranmaya çalıştım.
Bugün biz de kongre üyeliğimizle 25 yılı devirerek yüksek divan kurulu üyeliğine geçmiş bulunuyoruz. Fenerbahçe yüksek divan kurulu üyeliği, herkesin hayali olan bir ünvandır. Bizim için ayrı bir bahtiyarlıktır.
Çeyrek asırdan fazladır, kongresi olan kıdemli Fenerbahçelilerden oluşan bu güzide çatıyı da tebrik ediyorum. İnşallah yüksek divan kurulumuzun bundan sonraki çalışmalarına her türlü desteği verip, her türlü katkıyı sunacağız.
Zaman zaman bir araya geldiğimizde başkanlarımıza söylüyorum. Yatıp kalkıp futbol diyoruz ama Fenerbahçe'nin basketboldaki başarısını unutamayız. Bu yadsınamaz. Bu başarıları geliştirmemiz lazım.