Kamuoyunda Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, “Tehlike büyük. İstanbul’da belediye seçimleri var. İstanbul’un ne hale geldiği ortada, ne zararlar ne zevaller… İstanbul da maalesef karşı tarafta, Ankara da öyle. Biz şeriatçıyız, demokrasiye inanmıyoruz, reddediyoruz” dedi.
“Partizanlık yapmıyorum” diyerek yerel seçimlerle ilgili konuşan Ünlü, şu ifadeleri kullandı:
Tehlike büyük. İstanbul’da işte önümüzde belediye işi var, görüyorsunuz ortalığı, olayları yani önceki belediyede İstanbul’un ne hale geldiği, bu belediyede neler yapıldığı ne zararlar ne zevaller ne kazanımların geri gittiği ortadadır. Onun için yani rehavete de çok kapılmamak lazım ama İstanbul’da maalesef karşı taraf, Ankara’da da öyle İzmir zaten öyle de. Ama İstanbul’da hâlâ durum bu şekilde. Üsküdar’da bile düşün, Üsküdar bizim sohbet yerlerimiz Ünalan… O zamanlar öyle değildi.
Şimdi tabii bu sohbetsizlikten, ilimsizlikten, şuursuzluktan insanlar değişik değişik tavırlar takılıyorlar, farklı saiklerle işler yapıyorlar. Hâlâ adam Saadetçi adam beni tenkit ediyor. İşte benim yanıma gelmiş de, beni FETÖ’cü yapmış da, ya ne alakası var FETÖ’cü?
"MÜSLÜMAN UYANIK OLACAK"
2000 senesinden bahsediyor. Ben onların aleyhine konuşuyormuşum. Ya sizin aleyhinize konuşmayan sizden beter olsun ya. Sizin yaptığınız işler, rezillikler ortadadır. Yani Allah muhafaza etsin, Müslümanlara çok zarar verdiler. Onun için Müslüman uyanık olacak, şuurlu olacak.
Burada önümüzde yine yani durumumuz da çok iç açıcı değil, bu kadar yakına gelmesi tehlikenin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Allah muhafaza yani. Bir omuzluk işleri kalmıştı. Yani biz burada uğraşıyoruz. Kendimize göre işte hem de arif yapıyoruz. Biz siyaset yapmıyoruz, partizanlık yapmıyoruz, particilik yapmıyoruz, Allah için konuşuyoruz, bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Ama yani bu mesele de mühimdir.
Bu mesele de mühimdir. 7 ay mı var, ne var hemen seçim var. Yine birkaç ay sonra mitingler başlayacak. Yani işte bile birkaç ay da evvel başlanıyor Onun için yani İstanbul’un mutlaka tabii… Yani biz hiçbir zaman bu mahza hayırdır, şu parti tam hayırdır, şu parti tam hak üzeredir demiyoruz, diyemiyoruz. Bu düzende diyemeyiz.