Trump yönetimi, ABD’de doğum yoluyla vatandaşlık sahibi olunmasını sağlayan “doğum turizmini” engellemeye hazırlanıyor. Dışişleri Bakanlığı’nın öncülüğünde hazırlanan planın önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.
Trump yönetiminin konuyla ilgili mevcut uygulamada değişikliğe gidilmesi için hazırlık yaptığı haberini ilk olarak Pazar günü Axios adlı internet sitesi duyurmuştu. ABD basınına konuyla ilgili bilgi veren üst düzey yetkililer de haberi doğruladı.
Trump yönetiminden üst düzey bir yetkili, anne-babası Amerikan vatandaşı olmayan, yalnızca ABD’yi ziyaret için ülkede bulunan kişilerin Amerika’da dünyaya gelen bebeklerine otomatik olarak vatandaşlık verilmesi uygulamasını kısıtlayacak bir plan açıklayacaklarını belirtti.
ABD anayasasının 14'üncü maddesi, anne ve babasının statüsünden bağımsız olarak, Amerikan topraklarında doğan her çocuğun ABD vatandaşı olmasını öngörüyor.
Amerika’nın Sesi’nde yer alan habere göre; Trump yönetiminin bu hamleyle, başka ülkelerin vatandaşı olan kadınların Amerika’da doğum yaparak çocuklarına vatandaşlık almalarını sağlayan “doğum turizmini” hedef aldığı belirtiliyor.
“ABD’DE DOĞUM YAPACAĞINDAN ŞÜPHE DUYULANLARA VİZE KISITLAMASI GÜNDEMDE”
ABD basınında konuyla ilgili yer alan haberlere göre, Trump yönetiminin doğum turizmini engelleme girişiminde Dışişleri Bakanlığı’nın öncülük etmesi bekleniyor. Trump yönetimi ABD topraklarında doğan çocuklara vatandaşlık verilmesini nasıl engelleyeceği konusunda henüz bir karara varmış değil.
Ancak bu kapsamda Dışişleri Bakanlığı’na kısa süreli iş veya turistik amaçlı olarak ABD’ye gelen ve Amerika’da doğum yapacağından şüphe edilen kişilere vize yasağı getirme yetkisinin verilmesi seçeneği değerlendiriliyor.
ABD vizesi başvurusu yapılırken ya da ABD’ye seyahat edilirken başvuru sahibinin hamile olup-olmadığının tespitinin gerekip gerekmeyeceği ise net değil.
ABD’li yetkili, konuyla ilgili yazılı açıklamasında “Bu değişiklik doğum turizmi sektörüyle bağlantılı suç faaliyetleri dahil olmak üzere, doğum turizmine ilişkin ulusal güvenlik risklerinin giderilmesi amacını taşıyor” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı’nın geçici turist ve iş amaçlı ziyaret için verilen vizelerde yapılacak değişikliklerin kısa zaman içinde açıklaması bekleniyor.
Başkan Donald Trump geçen Ağustos ve Ekim aylarında, çocuğun annesinin ABD’de yasal statüye sahip olmadığı ya da vatandaş olmadığı durumlarda, ABD’de doğan çocuklara vatandaşlık hakkı verilmemesi amacıyla başkanlık kararnamesi çıkarmak istediğini söylemişti.
Doğum turizmi bir süredir Trump yönetiminin göçmen politikası bağlamında önde gelen konulardan. Trump annesi-babası ABD vatandaşı olmayan ancak ABD’de doğarak vatandaş olan çocuklar için “Çıpa çocuklar” ifadesini kullanmıştı.
Washington Examiner’a konuşan İç Güvenlik Bakan Yardımcı Vekili Ken Cuccinelli, daha önce yaptığı açıklamada, konuyla ilgili yasanın değiştirilmesinin anayasanın değiştirilmesini gerektirmediğini söylemişti.
“DOĞUM TURİZMİ ŞEBEKESİ” HAKKINDA İDDİANAME HAZIRLANMIŞTI
Geçen Şubat ayında ABD Adalet Bakanlığı, Çin’den California’ya binlerce hamile kadını ABD’de doğum yapması için getiren “doğum turizmi” şebekesine katıldıkları gerekçesiyle 19 kişi hakkında iddinamenin hazırlandığını açıklamıştı.
Söz konusu dava, “doğum turizmi” alanında federal mahkemede açılan ilk dava olarak kayıtlara geçti. İddianameler, şebeke üyelerinin hamile kadınlara “en cazip vatandaşlık”, “ABD hükümetinde iş imkanlarında öncelik”, “ücretsiz lise eğitimi” gibi vaatlerde bulunduklarını ortaya çıkardı.
İddianameye göre, kadınlar kişi başı 15 bin ile 50 bin dolar arasında bir ücret ödeyerek, vize mülakatı aşamasını nasıl geçecekleri, ABD’de vizeleri dolduktan sonra nasıl kalmaya devam edecekleri konusunda bilgilendirildikleri belirtilmişti.
“BOL KIYAFET GİYİN”
Hatta hamile kadınlara ABD’ye seyahat ederken, hamile olduklarının anlaşılmaması ve havaalanlarında Gümrük ve Sınır Koruma yetkililerinin dikkatini çekmemeleri için bol kıyafet giymeleri tavsiye edilmişti.
İddianamede, kadınlara önce gümrük yetkililerinin atlatılması daha kolay olduğu için, önce Hawaii’ye daha sonra da Los Angeles’a gitmelerinin söylendiği belirtilmişti.
