Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

CHP'li Salıcı: Devletten daha iyi kredi notlarına sahip belediyelerimiz var

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı gündeme dair açıklamalarda bulundu.

CHP Parti Örgütü ve Örgüt Yönetiminden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı Yeniçağ Gazetesine açıklamalarda bulundu.

Salıcı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na “otur işine bak” demesini sert sözlerle eleştirdi. Salıcı “İstanbul örneğinde gördüğümüz gibi bir belediye başkanı için ağza alınmayacak şeyler söylüyor. Ama günün sonunda o cumhurun başkanı, hepimizin başkanı gibi şeyler söylememizi bekliyorlar, böyle bir şey yok.” dedi.

“İSTENİLEN ŞEKİLDE CEZALANDIRILMADIĞININ ÖRNEKLERİNİ GÖRÜYORUZ”

“Çoğunlukla devlet katında, karakollarda, yargıda istenilen şekilde cezalandırılmadığının örnekleriyle karşılaşıyoruz. Bu son dönemde iyice arttı Cumhuriyet Halk Partisi bu konunun üstüne en çok düşen siyasi partilerin başında geliyor. Sadece CHP’nin değil bütün siyasi partilerin öne çıkması ve tavrını net bir şekilde ortaya koyması gereken bir konu.

“TÜRKİYE’DE KREDİLER SİYASİ SAİKLERLE VERİLİYOR”

Ziraat Bankası’nın 500 milyon dolar borcu olan Simit Saray’ının çoğunluk hisselerini alma girişimi de değerlendiren Salıcı, “Ziraat Bankası, bir risk sermayesi şirketi kurmuş ve bu şirket üstünden bir satın alma işlemi yapıyor. Banka eğer devlet bankasıysa yaptığı işlerin şeffaf ve siyasetten uzak olduğunun ortaya çıkması lazım.

Eğer Türkiye’de bir kredi veriliyorsa biz bunu biliyoruz ki bu kredi siyasi saiklerle veriliyor. Ekonominin tamamen siyaset eliyle yürütüldüğü bir ortamda Türkiye ağır krizlerle karşılaştı. Böyle devam ederse bu süreç bu Türkiye’nin ekonomisi için hayırlı bir şey üretmeyeceği aşikar. Sektör kendi kuralları içinde karar vermeyip siyasi saiklerle karar veriyorsa, bu kararlar bataklara dönüşüyor. Bir devlet bankası görev zararı yazdığı zaman bunun faturası kime çıkıyor? Batık bir şirketi bir devlet bankasının kurtarıyor olması hiç birimizin onaylayabileceği bir şey değil” değerlendirmesinde bulundu. Cumhuriyet Halk Partisi’nden “kamu bankaları bize kapalı” açıklaması yapılmıştı. Konu hakkında konuşan Salıcı “belediye başkanları halkın oyuyla seçildi, cezalandırılan belediye başkanı değil vatandaş" dedi.

“DEVLETTEN DAHA İYİ KREDİ NOTLARINA SAHİP BELEDİYELERİMİZ VAR”

“Devlet, vatandaşa hizmet götürmek için bir belediye başkanının önüne engel çıkartıyorsa burada kim cezalandırılmış oluyor? Vatandaşı. Diyor ki sen niye oraya oy verdin? Bu ne demek; sen muhalefete oy verdin ben senin hizmet almanı zorlaştıracağım. İktidar şu gerçeği görmezden geliyor, devletten daha iyi kredi notlarına sahip belediyelerimiz var bizim. Mesela İzmir Belediyesi. İzmir Belediyesi, hükümetten daha uygun fiyatlarla borçlanabiliyorlar. Ama neden yurtdışına gitsinler, devlet bankalarımız Simit Sarayı’nı kurtaracağına, belediyelerimizin vatandaşa vereceği hizmetleri kolaylaştıracak hizmetleri verseler de bu konular hiç tartışma konusu olmasa daha iyi değil mi?”

“HEPİMİZİN BAŞKANI DEMEMİZİ İSTİYORLAR BÖYLE BİR ŞEY YOK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İmamoğlu arasında başlayan Kanal İstanbul tartışmaları devam ederken Erdoğan, İmamoğlu’na “sen otur işine bak” demişti, Salıcı “gün sonunda bizim hepimizin başkanı dememizi istiyorlar böyle bir şey yok” diyerek tepki gösterdi. “Cumhurbaşkanın bütün siyasi partilere eşit mesafede duran bir kişi olması lazım. Bizden beklentileri şu; bir yandan herkesin ona saygı duyması gerektiğini bekliyorlar, ama öbür taraftan bir siyasi partinin lideri. O siyasi partinin lideri dönüp başka siyasi parti liderleriyle ilgili ağza alınmayacak şeyler söyleyebiliyor. İstanbul örneğinde gördüğümüz gibi bir belediye başkanı için ağza alınmayacak şeyler söylüyor. Ama günün sonunda o cumhurun başkanı, hepimizin başkanı gibi şeyler söylememizi bekliyorlar, böyle bir şey yok.”

“KUTUPLAŞTIRMA SİYASETİ MİLLET İTTİFAKI’NIN KURULMASIYLA SUYA DÜŞTÜ”

CHP ve İYİ Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’na dair değerlendirmelerde bulunun Salıcı Bir kutuplaşma siyaseti izliyorlar, ama bu kutuplaşma siyaseti Millet İttifakı’nın 24 Haziran’da bir birliktelik oluşturması, bu birlikteliğin 31 Mart ve 23 Haziran’da da devam etmesiyle birlikte suya düştü.” Açıklamasını yaptı. “Biz İYİ Parti Genel Merkeziyle muhatap olduk, İYİ Parti’de benim görevimi yapan arkadaşlarla muhatap oldum.

Biz İYİ Parti’den bir kolaylaştırıcılık, bir işbirliği gördük. Cumhuriyet tarihinde 51 ilde ve birçok ilçede işbirliğinin yapıldığı bir seçim daha önce yaşamadık. Bir işbirliği oluşturduk ve bu işbirliğinin yürümesi için gerekli katkıyı gösterdik. Gördüğüm o ki; iki partinin de genel başkanları, İYİ Parti’de görevli arkadaşlar büyük bir samimi çaba içerisinde oldular. Bu gelişmelerden sonra vatandaş bizim adaylarımıza büyük bir teveccüh gösterdi. Bu işbirliğinin devam etmesi de Türk milletinin çıkarına olacaktır.”

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER