CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Özgür Özel’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
MECLİS PARASIYLA GEZİLERİNE DEVAM EDİYOR: İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, iktidarın borazanı haline gelmiş TRT’de programa çıktı. Kendisi üzerindeki eleştirileri, tartışmaları dağıtmak için bir ifade kullandı. Bir mafya örgütü liderinin bir siyasetçiyi kandırdığını, 10 bin dolar maaş aldığını söyledi. Kendisini bildiğini, kanıtının elinde olduğunu ima etti. ‘Milletvekili değil’ demedi, ‘bilemem’ dedi. Ertesi gün soru önergesi verdik. Anayasal süre yarın doluyor. Hala yollamadı. Mustafa Şentop’a başvurduk. ‘Sayın Şentop, Meclis itham altında, açıklığa kavuşturmak senin sorumluluğun altında.’ Bu yazımıza herhangi bir tepki yok. Sustukça susuyor. Hiçbir şey olmamış gibi Meclis’in parasıyla, devletin parasıyla yurtdışı gezilerine devam ediyor. Sayın Genel Başkanı’mız ona sorumluluğunu hatırlatıyor.
HADDİNİ BİL ŞENTOP: Tarafsız olman gereken bir yerdesin. Polemik yapmak neyine, hakaret neyine, iftira atmak neyine. Haddini bil Şentop. Meclis Başkanı gibi davranırsan Meclis Başkanı gibi saygı görürsün. Ne diyordu ‘pişman ederim.’ Tarafsızlığı terk edip de Genel Başkanı’mıza hakaret ve iftira edeni pişman ederiz perişan ederiz. Aklını başına topla ya o tarafsız olacağın makamı bırak gel çık karşımıza, oradan hakaret ve iftirayı bırak. Söylediğin o iftira kelimelerinin hepsi senin seviyeni gösteriyor. Senin seviyen o kullandığın dilin seviyesi. Hala daha Meclis’in üzerine siyaseten taban tabana zıt olduğun, ayrı kutuplarda olduğun Süleyman Soylu, partiyi parmağında oynatıyor. Hani sen Süleyman Soylu’ya karşı çok güçlü akımın temsilcisisin ya partide. Gelsene, Meclis’i yönet. Çağır bakanı ‘gel bakalım bilgi ver’ de. ‘Ey hadsiz Süleyman’ de ‘hangi siyasetçiymiş bunu açıkla’ de. ‘Açıklamazsan namertsin’ de. Kedi fare gibi oynuyor Süleyman Soylu partinizle, gıkın çıkmıyor. Ona söylemeyi içinden geçirdiğin sözleri Genel Başkanı’mıza söylüyorsun. Meclis Başkanı dediğin tarafsızdır. Cesaretin varsa gel yönet oturumu, çağır Süleyman Soylu’yu. Eğer onu yapmazsan bir gün Süleyman Soylu seni ayağına çağıracak.
BU AŞI NEYİN NESİ: AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, televizyon programına katıldı. 3. doz aşıyı vurulduğunu öğrendik. İnsanlarımız aşıya kavuşursa bu salgından kurtulacağız. 47 bin 500 kişiyi kaybettik. İki günde bir Soma faciası yaşıyoruz. Recep Tayyip Erdoğan’ın 3. doz aşıyı vurulduğunu öğrendik. Hani diyordunuz, ilk önce sağlık çalışanları? Antikoru yükseltme dozu, koruyucu yapma dozu vurulmamışken bu aşı neyin nesi? Korona ile mücadele eden sağlık ordusu niye vurulmuyor? Son derece yanlıştır.
10 YIL ÖNCEKİ DEPREMDE HARCANDIĞINI SÖYLEYEMEZSİN: Recep Tayyip Erdoğan ya tamamen bilincini kaybetmiş bir şekilde ya da vatandaşların aklıyla alay ediyor. 128 milyar dolar tartışması iki yıllık tartışma. Van depremi 10 yıl önce yaşandı. O para damat hazinenin başına geçtiğinde duruyor. ‘Faiz sonuç değil sebeptir’ dedin. Senin damadın her dolar almak isteyene hazinenin dolarlarını sattı. Arka kapıdan da isminin açıklanmasını istediğimiz fırsat yaratan kurdan dolarlarını sattı. Sen 10 yıl önceki depremde harcandığını söyleyemezsin. 128 milyar altyapı yatırımlarına, depremlere gittiyse hani altın ihracatında harcanmıştı, hani dış güçlerle mücadelede harcanmıştı, hani döviz ödemelerinde harcanmıştı? ‘Paranın gittiği yok’ diyen AK Partililere sormazlar mı? 128 milyarın nerede olduğunu sormaya devam edeceğiz
76 MİLYAR LİRA MALİYET ÇIKARDI: Recep Tayyip Erdoğan, dün şu ifadeleri kullandı. ‘Merkez Bankası Başkanı’mı aradım, faizlerin düşmesi lazım’ dedim. O dakikadan itibaren ‘eski tas eski hamam’ denildi. Herkes dolara sarılmaya başladı. Konuşmaya başladığında 8.50 dolar kuru, ifadelerinden sonra 8.62’ye tırmandı. Tam tamına 76 milyar TL, Türkiye Cumhuriyeti zarara uğramış oluyor. Dövizin 8.62 olduğu noktada 76 milyar lira Türkiye’ye maliyet çıkarmış durumdadır.
ACELEMİZ VAR: Erken seçim istemek sipariş ise Türkiye’yi seçime götüren Devlet Bahçeli’ye ‘o talimatı nereden almıştın’ diye sormazlar mı? Erken seçim yaptınız ABD’nin acelesi vardı. Haa ‘Kılıçdaroğlu’nun acelesi var.’ Mazluma mağdura çare olmak için acelemiz var. Mutfakta yangını söylemek vatan hainliğini değildir, yoksulun acısını örtmeye çalışmak esas vatandaşa duyarsız kalmak ihanettir.
MİLLETİN KURTULUŞU SANDIKTIR: Dün şu ifadeyi kullandı. ‘Türkiye çok partili sistemden huzur bulmuyor.’ Dili sürçtüyse paldır küldür açıklama yapan Fahrettin Altun neden konuşmuyor. Bakıyoruz ajans düzeltme yapmış. Çok partili sistem başka bir söz, koalisyon başka bir söz… Biz uyarmıştık. ‘Bu rejimi getirirseniz her gün koalisyon konuşulur’ demiştik. Her gün koalisyon konuşuluyor. Her gün ittifak konuşuluyor. Türkiye mutlu mu? AKP’nin MHP mutandı, daha yoksullaştırıcı, ötekileştirici çok daha öldürücü çok daha bezdirici. Salgından kurtuluş aşıdır, milletin kurtuluşu sandıktır.
ACELEMİZ VAR: Erken seçim istemek sipariş ise Türkiye’yi seçime götüren Devlet Bahçeli’ye ‘o talimatı nereden almıştın’ diye sormazlar mı? Erken seçim yaptınız ABD’nin acelesi vardı. Haa ‘Kılıçdaroğlu’nun acelesi var.’ Mazluma mağdura çare olmak için acelemiz var. Mutfakta yangını söylemek vatan hainliğini değildir, yoksulun acısını örtmeye çalışmak esas vatandaşa duyarsız kalmak ihanettir.