CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, İzmir'in kırsal ilçelerinden Kiraz'ın Çarşamba pazarında esnaf ziyareti yaptı. Esnafın ve yurttaşların sorunlarını dinleyen CHP'li Polat, dramatik manzaralarla karşılaştı.
'MEMLEKETİ Mİ DEĞİŞTİRELİM, BİZ DE Mİ GİDELİM, ÇARESİZİZ'
Polat'ın işlerinin nasıl olduğunu sorduğu kıyafet satan esnaf ile arasında şu diyalog yaşandı:
ESNAF: Esnafın durumu belli. Bize 'kemeri sık sık'.. Ama sonuç! Ben mi sıkacağım hep.
POLAT: Biraz da yandaşlar sıksın.
ESNAF: Lütfen. Buna çok üzülüyoruz. Ben gencim, kafamda hiçbir gelecek planı yok. Önümü görmüyorum. Borç borç, sürekli borç. 1500 TL Bağkur'umu ödeyeceğim diye çırpınıyorum. Sürekli ona çırpınıyorum ya. Sürekli onun mücadelesi. Yaşayayım, onu ödeyim. Yaşayayım, ona vereyim. Onu kurtarayım. Günü kurtarayım, başka dert yok yani. Eşyaları tutan (müşterileri kast ediyor) pahalı diyor. Onlar da haklı. Ne deyim
POLAT: Var kaynağı bu memleketin. Yandaşa peşkeş çekmek yerine, üretici için, esnaf için, köylü için harcasak kalkınacağız hep beraber. Destek verin, birlikte değiştirelim bu düzeni.
ESNAF: Bu hayat pahalılığı benim her şeyimi aldı şu an. Bütün her şeyi yedi. Çünkü üstüne koyamıyorum. Gelecek için sıfır durumdayım. Hamle yapamam. Korkuyorum. Ne yapalım şimdi? Biz de mi memleketi değiştirelim. Biz de mi gidelim. Ama çaresiziz.
'YEMİN EDİYORUM AĞLADIM'
Kiraz ziyaretini ANKA Haber Ajansı'na değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, şunları söyledi:
Ben yıllardır giderim Kiraz'a. Ama ilk kez böyle bir manzarayla karşılaşıyorum. Kiraz'ın aslında biraz milliyetçi-muhafazakar yanı vardır. Ona göre, daha temkinli siyaset yapılırdı. Ama şimdi hiç öyle bir yan kalmamış. Herkes çok sıkıntılı ve dertli. Öyle içler acısı, iç burkucu onlarca diyaloğa maruz kaldık ki çok şaşırdık. Mesela, 82 yaşında emekli bir amca vardı. Görüntü almamızı istemedi. Eksi bilmem kaç derece soğuk havada limon satarak yaşamını idame ettirmeye çalışıyor. Ama 82 yaşında ve ayakta duramıyor. 800 lira yaşlılık maaşı varmış, 142 lira da elektrik faturası gelmiş. Hani nerede bunun ısıtması, yemesi, içmesi, ilacı... 'Ben ne yapayım' diyor. Bir başkası, 'iktidar partisine oy vermedim diye muhtar bana yakacak odun kömür vermedi' diyor. Çok içler acısı durumlar bunlar. Yani ilk kez, bir muhalefet milletvekili olarak vatandaşın şikayet etmesinden mutlu olamadım. Yemin ediyorum ağladım. Çok iç burkucu manzaralar var. Acilen bu seçim sandığının gelmesi ve bu iktidarın değişmesi gerekiyor.
(ANKA)