Müslüm Evci'nin haberine göre, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, AKP’nin zam rekorları kırmaya doymadığını söyledi.
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, TBMM Genel Kurulu'nda CHP grubu adına konuştu. Halkın enflasyon karşısında ezildiğini kaydeden KÖKSAL, şunları söyledi:
"Çarşıdan, pazardan, manavdan, bakkaldan, marketten, mağazadan bihaber, emeklinin, işçinin, memurun, çiftçinin, esnafın, öğrencinin neler çektiğini bilmeyen, A Haber’de kendi yarattığı dünya bizi kıskanıyor algısına kendisi inanan Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleri ve yöneticilerine milletin hâlini, enflasyon karşısında nasıl ezildiğini anlatmak için söz almış bulunmaktayım.
Enflasyon nedir? Paranın satın alma gücünün kaybıyla oluşan sonuç. Enflasyon, özellikle alt gelir gruplarında hissedilen hayat pahalılığıdır. Peki, sebep ne? Yanlış yönetim, dışa bağımlılık, ithalata yönelme. Üretim kalemlerine baktığımızda; tohumda, ilaçta, gübrede, araç gereçte, makinelerde dövize bağımlılık maliyeti artırıyor.
Eskiden kendi kendine yetebilen bir ülkeyken tarımda âdeta ithalat yuvasına döndük. Hani, hep diyorsunuz ya ‘Ce-Ha-Pe” dönemi şu oldu, yok, “Ce-Ha-Pe” dönemi bu oldu’ diye. İktidarınız boyunca o Cumhuriyet Halk Partisinin yapmış olduğu fabrikaları sata sata bitiremediniz ama yerli üretimi bitirdiniz."
“FABRİKA DUMANI TÜTMEYEN ÜLKEDE ENFLASYON DA OLUR, PAHALILIK DA BİTMEZ”
Milletvekili Köksal konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
"E, tabii, düşmez enflasyon. Fabrika dumanı tütmeyen ülkede enflasyon da olur, pahalılık da bitmez. Yüz milyon nüfusa koşar adım giden ülkemizde vatandaşın maaşı eriyor, işsizlik zirve yapmış durumda, millet temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Artık “Uçuyoruz, kaçıyoruz; yok, dünya bizi kıskanıyor.” palavralarınızı da bu millet yemiyor.
Onun için, şimdi de “Yok, dünyada gıda krizi var; yok, Amerika’da enflasyon yüksek; yok, Avrupa’da benzin kuyrukları bitmiyor.” gibi argümanları söylemeye başladınız. Bakın, orta gelir grubundaki vatandaşlarımız bile artık ev, araba alamıyor; halk yoksullaşıyor."
“ENFLASYON DEĞİL, VATANDAŞIN ALIM GÜCÜ HER GEÇEN GÜN İNİYOR”
Enflasyonun bir türlü inmediğini ama vatandaşın alım gücünün hızlı bir şekilde düştüğünü kaydeden Köksal sözlerini şöyle sürdürdü:
"Enflasyon için, aylardır, yıllardır ‘Yok, bu ay inecek, yok gelecek ay inecek’ dediniz durdunuz ama inen tek şey vatandaşın alım gücü oldu. Enflasyonu yüzde 85 açıkladınız fakat her şey yüzde 300 zamlandı. Sahi, bu enflasyonu, fiyat artışına göre değil de neye göre hesaplıyorsunuz; TÜİK’e, ısmarlama rakamlara göre mi servis ettiriyorsunuz? Merak ediyorum çünkü enflasyonun yüzde 85 olduğuna siz bile inanmıyorsunuz.
Mesela, geçen yıl bir koli yumurtanın fiyatı 30 liraydı, bu yıl 60 liranın üstüne çıkmış. Bakın, burada bir salça var; bu salça haziran ayında 9 liraymış, bugün, kasımda 45 liraya yükselmiş yani beş ayda 5 katı artmış; salça. Artık insanlar yemeklerine de kullanamıyor sizin yüzünüzden. Ve kömür yüzde 595 artmış, eskiden sobasına tonla kömür alan gariban bugün torbayla kömür alamaz hâle gelmiş.
Şeker yüzde 500 artmış; e, tabii, şeker fabrikalarını peşkeş çekmenin kazığıdır bu. Doğal gaz yüzde 310 zamlanmış; vatandaş artık kombiye dokunamaz hâle geldi. Elektrik yüzde 280 artmış; milletin bir ışığı vardı, onu da söndürdünüz. Elektrik demişken bugün gelen bir fatura, Afyonkarahisar Dinar ilçesinden bir pastane işletmecisi diyor ki: “33 bin liralık fatura gönderdiler; ben poğaça, simit, pasta satarak bu elektrik faturasını nasıl ödeyeceğim? Bunu neye göre hesaplıyorlar, hiç mi vicdanları yok?”
Mazot yüzde 240 zamlandı, mazota gelen zam bütün maliyetleri etkiliyor çünkü her şey ulaşımla, taşımayla geliyor. Fakirin ekmeğine katık ettiği peynir yüzde 229 zamlandı; bakın, ilk defa Türkiye tarihinde kaşarlı pide kuşbaşılı pideyi fiyat olarak geçti, artık bu bile vatandaşa lüks oldu."
TENCERENİN GÖTÜREMEYECEĞİ İKTİDAR YOKTUR, HESAP ORTADA
Mutfağı yangın yerine dönmüş milletin AKP'yi sandıkta yıkacağını dile getiren Köksal şöyle konuştu:
"Dedim ya, aslında hesap ortada. Enflasyonun yüzde 85'in çok üzerinde olduğunu pekâlâ siz de biliyorsunuz. Biliyorsunuz ki harçtan trafik cezasına kadar yüzlerce işlem için yüzde 122 oranında artış yaptınız. Trafik sigortası, kasko fiyatları yüzde 300-400 arttı. Şimdi de bu kadar artışa hayat pahalılığına sebep olarak esnafı gösterdiniz.
Küçük esnafı, manavı bitirdiniz, kendi ellerinizle büyüttüğünüz zincir marketleri suçluyorsunuz. Bu işin tek bir sorumlusu var, o da sizsiniz, Adalet ve Kalkınma Partisidir; ülkenin bu hâlde olmasının tek sebebidir. Kırdığınız rekorlara da doymuyorsunuz bu arada. Rekorlar mı? Sefalet Endeksi'nde rekor kırdınız; dolar da euro da altın da artışta rekor kırdınız; yoksullukta, işsizlikte rekor; benzin, mazot zammında rekor; elektrik, doğalgaz zammında rekor; köprü, otoyol zamlarında rekor; vergi artışında rekor; göçmenlerde rekor.
Velhasıl, yoksullaşan güzel ülkemi Avrupalıya yazlık, mülteciye Avrupa'nın giriş bileti hâline getirdiniz. İnsanlar artık harcamak için değil borç ödemek için çalışıyorlar. Ben bugünlere bakınca rahmetli Demirel'in şu sözünü daha çok anıyorum: “Tencerenin götüremeyeceği iktidar yoktur.” demişti. Çok doğru, mutfağın götüremeyeceği hükûmet yok. Mutfağı yangın yerine dönmüş bu millet sizi sandıkta yakacak."