CHP Genel Başkan Yardımcısı, Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, 41 işçinin yaşamını yitirdiği maden faciası sonrası Amasra’da bugün madenci yakınlarına taziye ziyaretinde bulundu. Karaca, madende hayatını kaybeden Şaban Yıldırım’ın eşi Sena Sıla Yıldırım, kayınvalidesi Nesrin Akkuş ve Yıldırım’ın annesini Ahatlar köyünde ziyaret etti.
Şaban Yıldırım’ın kayınvalidesi Nesrin Akkuş, şu sözlerle duygularını anlattı:
Olamıyor bu, buna acıya katlanılır mı? Böyle bir acının tarifi yok. Ben dün akşam, arkadaşları buraya geldi, diyorum ki oradaki yaşamı biz bilmiyoruz siz biliyorsunuz. Siz çalışıyorsunuz, o gazı çektikten sonra ne kadar sonra beni yavrum orada kaldı. Oraya gittim bugün, ben yavrumun nasıl yıkandığını, nasıl dolabı olduğunu, eşyalarını nereye koyduğuna baktım. O insanların orada yaşam tarzı bambaşkaymış. Çok zor bir yer, anlatılacak, tarif edilebilecek bir yer değil.
'İKİZ BEBEKLERİ OLACAKTI'
Madende yaşamını yitiren Şaban Yıldırım’ın annesi de şöyle konuştu:
Ben yavruma kıyamıyordum, içerlerde gitti yavrum. Gaz var mı diye nasıl bakmıyorsunuz dedim. Eşine demiş, ‘İçerde tamirat olacak’ demiş. Analardan ayırdılar, çoluk çocuktan ayırdılar. Gençliğine doyamadı yavrum. Sorumlular, bizim uşaklarımız nasıl kömür çıkardılarsa siz de görevlerinizi yapın. Yıkıldık biz. Yavrum çocuklarını göremeden gitti, ikiz bebekleri olacaktı.
Karaca ve CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, faciada yaşamını yitiren Mehmet Bulut’un Amasra Ahatlar köyündeki evini de ziyaret etti.
Karaca, taziye çadırında Bulut’un yakınlarına, “Merak etmeyin üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz. Bizden ne talep ederseniz edin hazırız” dedi.
Bulut’un eşi Elif Bulut, Karaca’ya şu sözlerle dert yandı:
Gelen bütün gazetecilere söyledim. Bakın dedim, ihmal var. Kocam söyledi, ihmal var, cinayet. Hiçbiri bir tanesi bir cesaret edip diyemedi ki ihmal var. Hepsi hikayeleri yarım kaldı, vah vah, bir dakikalık acılı videolar, müzikler…Bir tanesi de çıkıp diyemedi ki ihmal var, cinayet bu. 24 yaşında ben dul kaldım geçer mi bu? Benim kocam deli gibi haber izleyen adamdı, eleştirirdi, yorum yapardı, benim kocam haber oldu. Bir tanesi de çıkıp korktular, televizyonlar da diyemedi burada ihmal var, cinayet var diye. Yanmış kocamı öpemedim ben, suratı yanmış, bacağı yanmış, kolu yanmış. Ben hayat arkadaşımdan korktum öpemedim, canı yanar diye.
Daha 30 yaşında bu kadar kolay mı? İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Ölmeye gittiği gün diyordu; ‘İşler çok kötü bugün.’ Gitme bugün o zaman dedim, ‘Aşkım, maaşım tam alayım paramız kesilmesin’ dedi. Bak iki gün sonra maaş geliyor, para. Yiyemeyecek parasını. Arkadaşı demiş, ‘Patlayacağız artık’ demiş. Kocam diyordu bana, ‘Bacalarda sıkıntı var. Temizlenmesi gerek' diyordu.
Ben öğretmenim, çocuğuma da bakarım, ceza alsınlar. Bel fıtığı oldu madende. ‘3 aydır bacalar temizlenecek’ diyordu, 3 sene önce rapor çıkmış neredesiniz? 11 aylık bebeğim var benim, kafe tuttuk önümüzdeki ay doğum günü yapacaktık, bak çorap kokluyorum ben.