CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü sebebiyle Türkiye Gazeteciler Sendikası’nı ziyaret etti. Görüşmeye TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, İstanbul Şube Başkanı Banu Tuna ve Genel Eğitim Sekreteri İpek Yezdani ile CHP il başkan yardımcıları Yusuf Erciyas, Mazlume Oruç ve Fatih İlçe Başkanı Gökhan Gençel katıldı. Kaftancıoğlu, “10 Ocak yalnızca çalışan değil, çalışamayan, çalıştırılmayan gazeteciler gününde sizi ziyaret etmek istedik. Çalışan, çalışacak, haklarını alacak tüm gazetecilerin gününü kutluyorum. Bu vesileyle Metin’i de bir kez daha anıyorum. Metin Göktepe gazeteciliğinin tüm Türkiye’ye hakim olmasını diliyorum” dedi.
"İŞSİZLİĞİN EN FAZLA OLDUĞU MESLEK GRUPLARINDAN BİRİSİNİZ"
CHP’li Kaftancıoğlu, çalışan gazetecilerin düşük ücret, tutuklanma, haklarında açılan davalar ve işsizlik gibi sorunları olduğunu vurgulayarak “İşsizlik rakamlarına bakıldığında işsizliğin en fazla, en yoğun olduğu meslek gruplarından birisiniz. Daha da acısı en fazla tutuklu gazetecinin olduğu ülkede mesleğinizi yapıyorsunuz. Yıllar içerisinde bu durumu mücadelelerle düzeltmeye çalışırken, bugünün iktidarında bütüncül bir şekilde bütün meslek grupları gibi çok ciddi baskı tehdit altında, işini yapması engellenen, gazeteci olmayan ancak yandaş kişilerin gazeteci diye tarif edildiği bir iklimde mücadele veriyorsunuz. Burada da sihirli sözcük bana sorarsanız dayanışma ve doğru mesleki örgütlenme. Bu mesleki örgütlenme büyütüldüğünde mutlaka sonuç alınabileceğine inanıyorum” dedi.
"İLETİŞİM FAKÜLTESİ MEZUNLARI MESLEKLERİNE BİR SÖMÜRÜ DÜZENİNİN İÇİNDE BAŞLIYORLAR"
CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, iletişim fakültelerinden yeni mezun olanların meslek hayatlarında karşılaştıkları sorunlara da değinerek “Binlerce iletişim fakültesi öğrencisi mezun olduktan sonra önce stajyer gazeteci denip, sonra sigortası yapılıp ücreti düşük veya ücretsiz; uzun vadede güvencesiz bir şekilde çalıştırılıyor. İletişim fakültesi mezunları hayata ve mesleklerine olumsuz bir noktadan hatta daha da olumsuza giden bir sömürü düzeninin içinde başlıyorlar” dedi. Çalışan gazetecilerin sorunları kadar gazetecilik öğrencilerinin ve mezunlarının da geleceğe dair çok ciddi kaygıları olduğunu kaydeden Kaftancıoğlu, genç iletişimcilerin güvencesizliğe ve belirsizliğe mahkum edildiğini söyledi. Kaftancıoğlu, “Bugün iletişim fakültesi mezunu gençler stajyer adı altında bedava işçi olarak kullanılıyor. Üstelik stajyer olarak bir yerde çalışmak bile liyakate değil torpile bağlı hale getirildi. Stajyerlik, gençlerin hem umudu hem kabusu. Bugün artık iletişim fakültesi öğrencileri için mezuniyet demek işsizliğe ve güvencesizliğe açılan kapı demek haline geldi” diye konuştu.
KURTARICILAR DEĞİL ÖRGÜTLÜ MÜCADELE SONUÇ GETİRİR
21. yüzyılın sihirli iki kelimesinin dayanışma ve örgütlenme olduğunu belirten Kaftancıoğlu, “Artık kurtarıcıların değil, örgütlü mücadelenin sonuç alabildiğini insanlar bıçak kemiğe dayandığı için gördü. TGS’de de bu mücadeleyi yürütenlerin hem genç kişilerden oluşması hem de karşılaşılan zorlu süreçlere rağmen mücadelenin ısrarla sürdürülmesi sebebiyle ayrıca mutlu oldum. Er ya da geç bu mücadele sonuca ulaşacak” dedi.
"SENDİKA VE ÖRGÜTLENME KONUSUNDA BİRKAÇ YILDIR YUKARIYA DOĞRU BİR EĞİLİMİMİZ VAR"
TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş da yaptığı konuşmada Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın çalışma ve örgütlenme yapısı hakkında bilgi verdi.
İşten çıkartmalar ve kapanmaların sendikalaşmayı olumsuz yönde etkilediğini belirten Durmuş, “Yöneticilerimiz bütün şubeler dahil olmak üzere genç bir ekipten oluşuyor. Biz, 700 üyesi olan bir sendikaydık. Sendika ve örgütlenme konusunda birkaç yıldır yukarıya doğru bir eğilimimiz var. Darbeden sonra yapılan kapatmalara, son dönemdeki yapılan işten atmalara rağmen şu anda 1400 üyemiz var. En azından biz bu 7 yıllık süreçte 4 - 5 bin yeni üye yaptık. İşsiz kalınca sendika üyeliği devam etmiyor, düşüyor. Yani bir havuz var biz sürekli dolduruyoruz ama alttan devamlı akıyor. Böyle bir döngü içerisindeyiz” dedi.
"MEZUN OLANLARIN YALNIZCA YÜZDE 2'Sİ SEKTÖRE GİREBİLİYOR"
Gazetecilik mesleğinin karşı karşıya kaldığı sorunlardan bahseden Durmuş, “Mezun olan iletişim fakültesi öğrencilerini işsizler kategorisine koymuyoruz çünkü mezun olanların yalnızca yüzde 2’si sektöre girebiliyor; kalan yüzde 98’i ise yalnızca üniversite okuyor. Sonrasında ise başka işlerle uğraşmak zorunda kalıyorlar. Şu anda yaklaşık 15 bin işsiz gazeteci var. Sektör iyice küçüldü, 40 binlerdeydik ancak şu an aktif çalışan 22 bin kadar gazeteci var” şeklinde konuştu.
HÜRRİYET'TE SENDİKALAŞMA SÜRECİ ENGELLENMEYE DEVAM EDİYOR
Durmuş, TGS üyesi oldukları gerekçesiyle işten çıkartılan Hürriyet Gazetesi çalışanlarıyla ilgili de konuştu. Durmuş, “Biz çoğunluğu sağlamıştık Hürriyet’te. Bakanlıkta kadro şişirdiler ve bizlere yetki vermediler. Bir işten çıkarma beklentim vardı. İstifa baskısı beklentim vardı. Biz yetki başvurusunda bulunduk çıkartılanlar için. 1 haftalık geriye dönük sigorta başvurusunda bulunabiliyorsun ama bizim bulunduğumuz tarihten 2 gün öncesinde işçi girişi yapıldı. Bu kadar bariz yapılacağını beklemiyordum açıkçası. Yine de bırakmış değiliz tabi. Şimdi sayıyı daha da arttırdılar. Toplam çalışan sayısını 800’den 1050 ye çıkardılar. Ama hala ciddi bir çözülme yok işten atılmalara rağmen” dedi. TGS Genel Eğitim Sekreteri İpek Yezdani de konuyla ilgili ‘’Bakanlığa yetki başvurusunda bulunulması bile bence Hürriyet ve basın tarihinde bir mihenk taşıdır. Sendikanın Hürriyet’te yeterli sayıya ulaşmış olması çok önemli bir şeydi. Ama kanun dışı yöntemler ile bunu engellediler” diye konuştu.