İsmailağa Cemaatine bağlı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.'nin ailenin bilgisi dahilinde evlilik adı altında yıllarca istismar edilmesinin Türkiye'de yarattığı infial sürerken Mersin Anamur’da Mersin’in Anamur ilçesinde 6 yaşındaki bir kız çocuğunun köyün imamı, iki eniştesi ve bir komşuları tarafından cinsel istismara maruz bırakıldığı iddia edildi. Türkiye'de infial yaratan olayların art arda ortaya çıkması çocukların güvenliği hakkında endişeleri artırırken CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi, AKP hükümetleri döneminde doğum yapan kız çocuklarıyla ilgili rapor hazırladı.
"10-19 YAŞ GRUBUNDA DOĞUM YAPAN KIZ SAYISI 19 SENEDE 1 MİLYON 755 BİNE ULAŞTI"
İlgezdi raporunda, 10-19 yaş grubunda doğum yapan kız sayısının Türkiye’de son 19 senede 1 milyon 755 bin 375’e ulaştığını, bu doğumların yüzde 27’sinin 17 yaşından küçük çocukların yaptığını belirtti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, TÜİK’in kız çocuklarının doğum sayılarını veri perdeleme yöntemiyle gizlediğini belirterek, “10-19 yaş grubunda doğum yapan kızımız, Türkiye’de son 19 yılda 1 milyon 755 bin 375’e ulaştı. 17 yaş altındaki kız çocukları doğum oranı son 19 yılda sözde yüzde 82 azalırken, yaş grubu belirsiz doğumlar ise yüzde 389 arttı. AKP iktidarı boyunca haftada 1777, günde 253 kız çocuğu doğum yaptı. 2012-2021 yılları arasında reşit olmadığı halde 129 bin 547 çocuk mahkemelerce evlenebilir kararı ile evlendirildi” dedi.
Rapora göre,19 yılda 15 yaşından küçük 15 bin 601 çocuk doğum yaptı.
"TÜİK VERİ PERDELEME YAPTI"
İlgezdi, çocuk yaşta doğum yapan sayısının TÜİK tarafından “veri perdeleme yöntemi” ile gizlendiğine de dikkat çekerek, TÜİK’in verilerine 17 yaş altında doğum yapan kız çocuğu sayısını yüzde 82 azaldığını ancak yaş grubu belirsiz doğumlar ise yüzde 389 arttığını kaydetti. Raporda, şu ifadeler yer aldı:
“TÜİK verilerine göre, 2001-2002 yılları arasında gerçekleşen doğumlar incelendiğinde 15 yaş altında yüzde 6, 15-17 yaş grubunda yüzde 12 ve yaş grubu belirsiz doğumlarda ise yüzde 15 azalma olduğu görüldü. TÜİK’in hesap uzmanlarının devreye girmesiyle doğum yapan 17 yaş altı kız çocuğu sayısı 2003-2021 yılları arasında 40 bin 196’dan 7 bin 190’a gerilerken aynı dönemde yaş grubu belirlenemeyen doğumların sayısı ise bir anda 1929’dan 9 bin 432’e yükseldi. Başka bir ifadeyle AKP döneminde 15 yaşından küçük kız çocuklarının gerçekleştirdiği doğumlar yüzde 95, 15-17 yaş grubundaki çocukların gerçekleştirdiği doğumlar ise yüzde 81 oranında azalırken aynı dönemde yaş grubu belirsiz doğum sayısı ise yüzde 389’a ulaştı.
AKP iktidarı boyunca henüz ergenlik çağında olan bireyler haftada 1777, günde 253 doğum gerçekleştirdi. 2003-2021 yılları arasında adolesan dönemde (10-19 yaş) gerçekleşen doğumların yüzde 27’sinde, annenin yaşı 17’den küçüktü. 17 yaşından küçük olduğu halde doğum yapan 468 bin 284 kız çocuğunun 15 bin 601’i de 15 yaşından küçüktü. 2013 yılında 8 bin 686 olan yaş grubu belirlenemeyen doğum sayısı 2014 yılında yüzde 21 artışla 10 bin 486’ya, tek adam rejimine geçildiği 2018 yılında da yüzde 40 artışla 12 bin 140’a yükseldi.
“15 YAŞINDAN KÜÇÜK 2 ÇOCUK 4 KEZ DOĞUM YAPTI”
Türkiye’de veriler, 2012-2021 yılları arasında 15 yaşından küçük 147 çocuğun birden fazla doğum yaptığını gösteriyor. Buna göre söz konusu yıllar arasında 15 yaşından küçük olduğu halde 2’nci kez doğum yapan 129 çocuk, 3’üncü kez doğum yapan 16 çocuk ve 4’üncü kez doğum yapan 2 çocuk bulunuyor. 15-17 yaş grubunda ise tablo daha vahim. 2012-2021 yılları arasında doğum yapan 14 bin 806 çocuktan 13 bin 791’i 2’nci kez, 910’u 3’üncü kez ve 105’i de 4’üncü kez bebek sahibi olmuş. Öte taraftan 2012 öncesi veriler TÜİK sayfasından kaldırıldığı için geriye dönük bilgiye ulaşamıyoruz. Kısacası iktidar çocuklara yönelik sistematik cinsel istismar vakalarını görmezden geldiği gibi sağlıklı bir karşılaştırma yapmaya olanak sağlayacak tüm veriyi de kısıtlıyor.
EĞİTİM SEVİYESİ DÜŞTÜKÇE, ÇOCUK GEBELİKLER ARTIYOR
2015-2021 yılları arasında doğum yapan 15 yaşında küçük 1501 çocuğun yüzde 51’i yani 769’u yalnızca ilkokul mezunuydu. 433’ünün ise herhangi bir okul bitirmediği görülüyor. 5 çocuk ise okuma yazma dahi bilmiyordu. 2015-2021 yılları arasında doğum yapan 15-19 yaş grubuna mensup 426 bin 157 çocuktan 2 bin 957’sinin okuma yazması bulunmuyor. 58.907’si herhangi bir okul bitiremedi. Yüzde 74’ü yani 316 bin 724’ü sadece ilköğretimi tamamlayabildi.
“MAHKEMELERCE 'EVLENEBİLİR' KARARIYLA ÇOCUK İSTİSMARINA İZİN VERİLDİ"
2012-2021 yılları arasında reşit olmadığı halde 129 bin 547 çocuğun mahkemelerce ‘evlenebilir’ kararıyla kanun eliyle çocuk istismarına izin verildi.”
“AKP İKTİDARI KIZ ÇOCUKLARIMIZ İÇİN EN BÜYÜK TEHLİKE”
CHP’li İlgezdi, Meclis’te çocuk istismarının araştırılması için komisyon kurulduğunu anımsatarak, şunları söyledi:
“Çocuk gebelik rakamlarını gün yüzüne çıkaran bir rapor hazırladık. Tam da bu rakamları gün yüzüne çıkarırken, acı bir gerçeği daha ortaya çıkardık, ne yazık ki. AKP döneminde gerçekleşen kız çocukları doğum oranlarının TÜİK eliyle yaş grubu belirsiz doğumlar kategorisine kaydırılarak, düşürüldüğünü gördük. 3 yıldır ölüm istatistiklerini yayınlamayarak ölümlerin önüne geçebileceğini düşünün AKP, sağlıksız verilerle koronavirüs vakalarını düşük gösteren AKP, temel gıda ürünleri dışındaki ürünleri baz alarak yaptığı hesaplamalar ile enflasyonu düşük gösteren AKP, şimdi de çocuk yaştaki kızlarımızın gebeliklerini gizleyen bir perdeleme yöntemini kurdu. 10-19 yaş grubunda doğum yapan kızımız, Türkiye’de son 19 yılda 1 milyon 755 bin 375’e ulaştı. 17 yaş altındaki kız çocukları doğum oranı son 19 yılda sözde yüzde 82 azalırken, yaş grubu belirsiz doğumlar ise yüzde 389 arttı. AKP iktidarı boyunca haftada 1777, günde 253 kız çocuğu doğum yaptı. 2012-2021 yılları arasında reşit olmadığı halde 129 bin 547 çocuk mahkemelerce evlenebilir kararı ile evlendirildi. AKP iktidarı ve zihniyeti kız çocuklarımız için en büyük tehlikedir. 18 yaşından küçük çocukların gebelik durumu, cinsel istismar boyutuyla değerlendirilmedikçe, rakamlar hokus pokus dediğimiz veri perdeleme yöntemiyle gizlendikçe, iktidar eliyle ülkenin eğitim sistemi bilinçli şekilde çökertildikçe, kız çocuklarımız okuma oranı istatistiklerinde değil çocuk istismar istatistiklerinde yer almaya devam edecektir. Ancak veriler ortada, biz buna müsaade etmeyeceğiz. Unutulmasın ki çocuk güvendeyse ülke güvendedir.”
