Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

CHP'li Gürsel Tekin'den Diyanet'e 'rezerv alan' tepkisi: Diyanet Vakfı’na rant için her şeyi yaptırıyorlar

CHP eski Genel Sekreteri Gürsel Tekin, “Hiç aklınıza gelir miydi, Diyanet İşleri Vakfı’nın bir gün ‘Emlak İşleri Vakfı’na dönüşeceği? İman işleri yerine, imar işleri ile uğraşacağı? Diyanet Vakfı’na rant için her şeyi yaptırıyorlar” dedi.

Türkiye Diyanet Vakfı’nın mülkiyet sahipleri arasında olduğu Çengelköy’deki 10 blokluk sitenin bulunduğu arazinin rezerv yapı alanı ilan edilmesinin ardından eylem yapan site sakinleri ile dayanışma için buluşan CHP’li Tekin, “Yetkililerden açıklama bekliyoruz. Kışın ortasında bu insanları nereye göndereceksiniz? Hepimizi temsil eden Diyanet İşleri Vakfı! Ne zamandan beri emlakçılık yapmaya başladı? Yazıklar olsun. Vatandaşlarımız sonuna kadar yanında olacağız” diye konuştu.

CHP’li Gürsel Tekin açıklamasında, “Çengelköy’de bulunan 29 Mayıs Sitesi, yeşillikler içinde bir yerleşim yeri. 10 blokluk bir yapı. Dairelerin bir kısmı Türkiye Diyanet Vakfı Eğitim Yatırımları AŞ’ye ait. Kiracılar oturuyor. Kalanı da şahısların. Vakıf, böylesine merkezi ve rant değeri yüksek bir yeri yıkıp lüks konutlar yapmak istiyor. Diyanet Vakfı, yeni yürürlüğe giren 6306 Sayılı Kentsel Dönüşüm Yasası’na göre sitedeki binaların riskli yapı olarak tespit edilmesi için harekete geçiyor. 10 Ekim 2022 günü Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı tarafından burası ‘rezerv yapı alanı’ olarak ilan ediliyor. Böylece hak aramanın da itirazların da yolu kapatılıp, derhal tahliye işlemlerine başlanmasının önü açılıyor.” dedi

Tekin, ‘Rezerv alan’ ilan edilmesinin nelere yol açacağını merak edenler, Üsküdar örneğine baksınlar diyerek, buna benzer rantı yüksek binlerce alan bulunuyor. Bunu bilen AKP iktidarı, Rezerv alan kararına itirazların da yükseleceği düşündüğü için yaptığı yasal değişikliği jet hızıyla Meclis’ten geçirip, uygulamaya soktu. Şimdi beton lobisinin önü tamamen açılmış durumda. Tahliye için kamu gücünü hemen devreye sokabilecek yasal düzenlemeleri de var.” Diye konuştu.

1999 Marmara depremi hemen sonrası 2001 ve 2007 arasında buradaki yurttaşların tamamının devlete karşı olan sorumluluklarını yerine getirdiğini belirten Tekin, “Vatandaş önce deprem vergisi ödedi. Sonra yapı stoklarının kontrolü adına yerel yönetimlere dair sorumluluklarını yerine getirdi. 2007 yılında gerek bakanlıklar gerekse de o dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye yönetimi, vatandaştan para alarak çeşitli firmalara yapı stoklarının güvenli olup olmadığına yönelik milyarlarca lira harcadı. O zaman bu binalardan toplanan karotlar ne oldu? Şimdi neden yeniden karot topluyorsunuz? Dönemin raporlar nerede? Mademki bu binalar güvenli değil! bugüne kadar neden beklediniz? Devletin görevi vatandaşın sorununu çözmek değil midir? Hele hele Diyanet Vakfı ve şirketleri, rahmani işlerimize bakmaları gerekirken, emlak işlerine bakıyor olmaları, iman işleri yerine ‘imar işleri’ ile ilgilenmeleri normal bir durum mudur? sözleriyle tamamladı.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER