CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, seçim kampanyası sürecinde Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun en fazla çalışan, emek veren kişi olduğunu belirterek, "Biz bile bu yaşımızda 60-70 günlük kampanyayı çoğu zaman serumlarla ayakta durduk ama genel başkanımız o yaşına rağmen müthiş bir performans gösterdi. Biz genel başkanımızın genel başkanlığını asla tartışmaya açmayacağız. Genel başkanımızın yanında yer alacağız, destek olacağız. Parti içerisinde bir kargaşanın bir endişenin yaratılmasına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Erol, CHP Elazığ İl Başkanlığı’nda seçim sonuçlarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Erol, şunları söyledi:
"Bir ay içerisinde iki önemli seçim yaşadık. İlki 14 Mayıs'ta 28. Dönem milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimi, 28 Mayıs'ta da yine cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimleri gerçekleşti. Tabii ki her seçimin sonuçları farklı değerlendirilebilir farklı algılanabilir, ama Elazığ'daki gerçekten ülkemizin, örgütümüzün birliği, beraberliği ve oluşturduğu güçten kaynaklı Türkiye genelinde rekor kırarak hem milletvekilliğinde hem de 28 Mayıs'ta sayın genel başkanımızın oyunu cumhurbaşkanlığı seçiminde artırması ile ilgili bir hikaye yazdık. Bundan sonra da bu sürecin takipçisi olarak çalışmalarımızın takipçisi olacağız. Önümüzdeki seçimlere hazırlanacağız.
Cumhuriyet tarihimizin seçimleri, bir demokratik kültür, bir demokratik gelenektir. Her seçimin kendine göre kazananı, kaybedeni mutlaka vardır, ama sonuç itibarıyla mutlaka milletin iradesi ne ise o iradeye sahip çıkmak, tanımak, saygı duymak hepimizin vatandaş olarak sorumluluklarından birisidir. Şunu söyleyeyim ki; örgütümüz de buradayken bu seçimde döneminde en fazla çalışan emek veren yorulan koşturan kişi sayın genel başkanımızdır. İnanılmaz bir performansa çalıştı. Türkiye'deki yaşanan sorunların çözümü ile ilgili, ürettiği politikalar söylemler, mitingler, geziler, programlar inanılmaz bir kampanya yürüttü. Biz bile bu yaşımızda 60-70 günlük bir kampanyada çoğu zaman serumlarla ayaklarda ayakta durduk ama genel başkanımız yaşına rağmen müthiş bir performans gösterdi.
Alınan oya baktığınız zaman, tabii ki seçimin sonucu kazanmak ve kaybetmek üzerine yorumlanmalı ama alınan sonuca baktığımız zaman gelecekle ilgili çok da umutsuzluğa gerek yok. Bu bir seçimdir. Seçim kazanılır da kaybedilir de. Gerekçeleri, şartları, koşulları çok farklı da olabilir ama ben şunu ifade ediyorum; önce genel başkanımı kutluyorum. Sonuç itibarıyla elinden gelen bütün gayreti, iyi niyetle ve inanılmaz bir performansla, iyi bir çalışmayla götürdü. O çalışmanın neticesinde de seçimi kazansaydık Türkiye için başka bir gelişme olacaktı, daha özgürlükçü bir Türkiye olacaktı, hakkın hukukun adaletin daha kurumsal olduğu bir Türkiye yaşanacaktı ama sonuç itibariyle seçimleri kaybetmeyi de bir seçimin sonucu olarak değerlendirmek lazım.
Biz genel başkanımızın genel başkanlığını asla tartışmaya açmayacağız. Genel başkanımızın yanında yer alacağız, ona destek olacağız. Parti içerisinde bir kargaşanın, bir endişenin yaratılmasına asla müsaade etmeyeceğiz çünkü biz genel başkanımızın bu işteki samimiyetine de iyi niyetine de çalışkanlığına da güveniyoruz. Elazığ örgütü olarak bu anlamda güvenimiz tamdır. Ayrıca Sayın Cumhurbaşkanı’nı da kutluyorum. Sonuç itibarıyla ülkemizin 13. Cumhurbaşkanı seçildi. İnşallah yeni dönemde Türkiye'de kurumların, kanunların geçerli olduğu, 85 milyon yurttaşımızın yurttaşlık haklarının eşit olduğu, insanların ötekileştirilmediği, ayrıştırılmadığı, devletin liyakatli yönetildiği bir dönem olarak yaşarız diye düşünüyorum ve bu konuda da temennilerimi iletiyorum.
Bize de çok büyük bir yük bindi sonuç itibarıyla. Elazığ seçmeni şuna karar verdi; ben Cumhur İttifakı’na yeniden ülkenin yönetimi ile ilgili olarak yetkiyi veriyorum ama bunların çalışmalarını denetlemek, takip etmek, bunları çalıştırmak, Elazığ yerelinde siyasetçilerin bu Elazığ'da yaşanan sorunlarını takibi ile ilgili de yetkiyi Cumhuriyet Halk Partisi’nde milletvekili olarak tekrar bize verdi. Biz milletvekili olarak Elazığ’da, geçmişte olduğu gibi Elazığ'ın sesi ve vicdanı olmaya devam edeceğiz. Elazığ'ın sorularını Meclis’te, ulusal basında, Elazığ kamuoyunda dile getirmeye devam edeceğiz. Sahiplenmeye devam edeceğiz. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Yeni seçilen arkadaşlarımızı sürecin içine dahil etmek için daha çok çalışacağız. Daha çok gelip gideceğiz. Daha çok emek vereceğiz. Önümüzdeki dönem hem ilimiz için hem ülkemiz için hayırlı olsun diyorum. Örgütüme de diyorum ki; hiç canınızı sıkmayın, moralinizi bozmayın. Önemli olan bir işte verdiğiniz emeğin karşılığını doğru şekilde görebilmenizdir. Elazığ örgütü için konuşuyorum. Biz üzerimize düşeni yaptık hem 14 Mayıs'ta yaptık, bunu başardık. Hem de 28 Mayıs'ta yaptık.
14 Mayıs'ta tarihi bir rekor kırdık. Hem milletvekilliğinde hem cumhurbaşkanlığında oylarımızı ikiye katladık. Bu Türkiye'de birçok köşe yazarının paylaştığı gündeme getirdiği bir konu oldu. Elazığ'daki siyasi sonuçlar 28 Mayıs'ta da bütün baskılara rağmen, devletin bütün gücünün kullanılmasına rağmen yine oylarımızı artırdık. Yani Sayın Cumhurbaşkanı adayımız, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu; 14 Mayıs ile 28 Mayıs arasında oylarını artırarak devam etmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız yüzde 70'i almışken, oylarını 2 bin civarında artırdı ama biz yüzde 28'den, 29,70'e çıkardık. Yani aslında baktığınız zaman, Türkiye ortalamasında en fazla oyun arttığı illerden birisi yine Elazığ oldu. Bunda emeği geçen bütün parti örgütüme teşekkür ederim. Bu, demokrasinin gereğidir. Seçim sonuçları hepimiz için kabul edilebilir bir sonuçtur. Bir dahaki dönem oylarımızı nasıl yükseltiriz? Önümüzde bir yerel seçim var hem Elazığ bazında, hem Türkiye bazında, hem almış olduğumuz belediyeleri tekrar nasıl seçtiririz, alacağımız belediyelerle ilgili nasıl bir strateji izlememiz gerektiği konusunda da yeni bir planlamaya ve yapılanmaya ihtiyaç var. Sonuç itibarıyla, yine bu şehirden seçilmiş bir milletvekili olarak ben, her zaman hem şehrimin hem örgütümün yanındayım. Ülkemiz için hayırlı olsun diyorum. Vatanımız için hayırlı olsun diyorum ama şunu da son defa iletmek isterim. Her şartta ve koşulda, sayın genel başkanımızın yanında ve arkasındayız çünkü genel başkanımızın bu kampanya süresince samimiyetine de çalışkanlığına da bilgisine de becerisine de olan güvenimiz tamdır. Bu konuda hiç kimsenin tereddüttü olmasın. Genel başkanımızın genel başkanlığını parti içerisinde asla tartışmaya açmayız."
