Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

CHP'li Başarır: Devlet sermayeye düşman değildir ama iç içe de yaşamaz

CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Beşli Çete” kitabında kamu kaynaklarının Cengiz, Limak, Kalyon, Kolin ve Makyol Holdinglerinin kasalarını kamu kaynakları ile nasıl zenginleştirdiğini belgeleriyle inceliyor. Kitabına ve bu konuyla ilgili çalışmalarına ilişkin konuşan Başarır, "Devlet sermayeye düşman değildir ama devlet sermaye ile ortak, iç içe yaşamaz. Devlet sermayeyi destekler ama bu yapılırken hukuki bir yaptırım ve denetim mekanizmasını çalıştırır. O yüzden kimse merak etmesin, bizim bunlarla görüşmek, uzlaşmak gibi durumumuz olmaz. Uzlaşacağımız nokta hukuktur, adalettir" dedi.

Uzun yıllara yayılan iktidar dönemi sonunda AKP, hükümetleri çeşitli suçlamalarla karşılaştı. AKP’li yıllar içinde bürokrasideki kadroların hemen hepsi değiştirildi, çeşitli yolsuzluk iddiaları gündeme geldi.

AKP’nin sık sık değiştirdiği Kamu İhale Kanunu’yla birlikte, büyük kamu ihalelerinin çoğunun aynı şirketlere verilmesi tepkilere neden olurken, ana muhalefet partisi CHP, dev ihaleleri alan şirketlere “Beşli Çete” adını verdi.

Aynı zamanda hukukçu olan CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, “Beşli Çete” kitabında kamu kaynaklarının Cengiz, Limak, Kalyon, Kolin ve Makyol Holdinglerinin kasalarını kamu kaynakları ile nasıl zenginleştirdiğini belgeleriyle inceliyor.

Adı geçen holdingler herhangi yargılama sürecine tabi tutulabilecekler mi? Türkiye’de geçen uyuşturucu ticaretinin ne kadarı biliniyor? Bürokrasi ve devletteki suç ilişkileri bu derece gün yüzüne çıkmışken neden araştırma komisyonları kurulamıyor? Ali Mahir Başarır, Gerçek Gündem'den Filiz Gazi'nin sorularını yanıtladı.

“DEVLET BU PROJELERDE KENDİNİ BORÇLANDIRMIŞ”

-“Beşli Çete” adlı kitabınızda Cengiz, Limak, Kalyon, Kolin, Makyol Holdinglerine kamu kaynaklarının pervasızca nasıl dağıtıldığını anlatıyorsunuz. Bu şirketlerin sahibi kimler? Sıfırdan mı başladılar?

İhalelerinin birçoğu 21/b maddesine göre veriliyor. Bu madde “doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya yapım tekniği açısından özellik arz eden veya can ve mal güvenliğinin sağlanması açısından ivedilikle yapılması gerekliliği idarece belirlenen hallerde veyahut idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması” olarak düzenlenmiştir. Devlet bu projelerde kendini borçlandırmış. Devlet bu projelerde vergi ve sigorta istisnaları getirmiş. Bir baba oğluna bunu yapmaz. Yani Beşli Çete+ AKP’den bahsediyoruz.

-Cengiz Holding’in ANAP döneminde palazlandığını biliyorum.

Ben bunlar AKP döneminde geldi, ilk kez işe başladı demiyorum ama AK Parti döneminde usulsüz bir şekilde ihale kanununa aykırı ihaleler aldılar. Bunlardan başka kimse almadı. Sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Geçmişlerini bilmem. Ben bu insanları tanımam bile.

Enerjiden, madene, inşaata kadar her yerdeler. Elektrik santralleri, elektrik dağıtım işleri, HES, köprü, hastane, yol, havaalanı yapımları… Düşünebileceğiniz tüm müteahhit işleri ve artı maden arama gibi enerji harcamaları bunlarda.

“TÜRKİYE’DEKİ BİNLERCE FİRMAYA BU KAYNAKLAR DAĞITILSAYDI BU PARA BURADA KALIRDI VE BELKİ BU KRİZİ YAŞAMAZDIK”

-İşlerini iyi yapıyorlar mı? Bu saydıklarınız uzmanlık alanı gerektiren alanlar değil mi?

Hayır. Torpil olanı gerektiren alanlar.

-Bütün bunlara işler verilirken diğer küçük şirketlere ne oldu?

Binlerce inşaat şirketi battı. Saray’ı yapan Rönesans Şirket’in Pandora Belgelerinde parasının bir kısmının yurt dışında olduğu görüldü. Limak’ın İngiltere’deki şirketlerde paralarının olduğu gözüktü. Türkiye’deki binlerce firmaya bu kaynaklar dağıtılsaydı bu para burada kalırdı ve belki bu krizi yaşamazdık.

“HERKES RAHAT OLSUN, BUNLARIN HESABI SORULACAK”

-Dava açılabiliyor mu şirketlere?

En son Danıştay 13. Hukuk Dairesi Kapıkule Halkalı Tren Yolu ihalesinin yapılış şeklini iptal etti ama ona rağmen devam ediyorlar. Tüm ihaleler mercek altına alınacak, yargılamalar yapılacak. Herkes rahat olsun, bunların hesabı sorulacak.

-Bu şirketlerin mal varlıkların ilerde el konulabilir mi?

Suç varsa, evet ki buna yargı karar verecek.

-Kimi holdinglerin off- shore şirketleri olduğunu biliyoruz. Yurt dışına kaçırılan mallar ne olacak?

Paralarının bir kısmını kaçırabilirler ama Osman Gazi Köprüsü’nü, Çanakkale Köprüsü’nü, Zafer Havaalanını, Yeni İstanbul Havaalanını kaçırabilecekler mi? Onlar bizim olacak. Üç yıla her şeyi düzeltiriz.

-Zafer Havaalanı işlevsiz olduğunu biliyoruz.

Garanti ödemeyeceğimize göre sıkıntı yok.

DEVLET SERMAYE İLE İÇ İÇE YAŞAMAZ

-Diğer taraftan tanımı gereği devletin bir tarafının sermaye gücüne yaslanması gerekiyor. Yeni bir iktidar geldiğinde “Beşli Çete” ile yola devam edebilir mi?

Devlet sermayeye düşman değildir ama devlet sermaye ile ortak, iç içe yaşamaz. Devlet sermayeyi destekler ama bu yapılırken hukuki bir yaptırım ve denetim mekanizmasını çalıştırır. O yüzden kimse merak etmesin, bizim bunlarla görüşmek, uzlaşmak gibi durumumuz olmaz. Uzlaşacağımız nokta hukuktur, adalettir.

-İktidar bu “Beşli Çete’ye” niye bu kadar omuz verdi?

Beşli Çete lafından bu şirketler rahatsız olmadı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti grubu rahatsız oldu. Hatta bunu yasaklamaya kalktılar sonra vazgeçtiler. Bunların hepsi hesap ilişkileri, organik bağlarla ilgili. Ülkeyi yönetenlerin akrabalık ilişkileri, akrabalarıyla mal varlığı durumları hepsi incelenecek zamanı geldiğinde. Gerçekler ortaya çıkacak. Vergi sıralamasında da yoklar. En fazla ihaleyi alırlar ama en az vergiyi öderler. En fazla ihaleyi alırlar, en az sigortayı öderler.

Sadece Beşli Çete değil. 125 bin kamu aracımız var. Dünyaya araba satan Japonya, Almanya, Fransa’da bu ortalama 9 bin 500. Sarayın örtülü ödenek dahil milyarlarca gideri var. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir örnek yok. Garanti verilen otoyollar için 84 milyon insan çalışıyor. Bunlar olmasaydı bugün Türkiye’de sofralar daha doluydu, insanlar erzağa muhtaç değildi, insanlar ekmek sırasında değildi.

“SOYLU KELEPÇE GİYECEK”

-İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Mersin Limanı’nda bir hafta önce kadar 258 kilo kokain bulunduğunu duyurdu. Fakat diğer taraftan Soylu’nun suçla ilişkili kişilerle sayısız fotoğraflarını görüyoruz.

Eğer bu ülke hukuk devleti ise Sezgin Baran Korkmaz’la, Ali Osman Akat’la o koltukta oturmazdı. Bir kez daha söylüyorum: Soylu’yu görevden al, yargıya teslim et. Bu Cumhurbaşkanımıza çağrımızdır. Soylu, artık bir güvenlik sorunudur! Mersin Limanı’nda bir denetimsizlik vardır. Alıcılar tespit edilememiştir. Maalesef ki siyaset kurumu soruşturmaya, idareye, Emniyet’e baskı yapmıştır. İlk hesap soracağımız kişilerden biri de Soylu. Kolay kolay insanlara iftira atmasın, böbürlenmesin. Yargılanacak ve hesap verecek. Attığı iftiralar, kirli ilişkilerle ilgili ne olacağını bilmem ama Soylu’nun kelepçe giyeceğini size söylüyorum buradan. Eminim…

-Soylu’ya neden dokunulamıyor?

Soylu’yu koruyan MHP, ittifak ortağının İçişleri Bakanı. MHP ve AK Parti, Alaattin Çakıcı ve Soylu’yu tutuyor. Herkes rahat olsun. Birçok karanlık ilişkiyi biliyoruz ama kesinlikle ama kesinlikle Soylu’nun ilişkilerinden ben eminim. Soylu en ağır şekilde yargılanacak.

"GELEN BİLGİLERİ 12 KİŞİLİK EKİBİMLE İNCELİYORUZ"

-Mersin Limanı’nda bugüne kadar kaç kez kokain bulundu?

Benim bildiğim 5’e yakın. Daha bilmediklerimiz de var. Bir türlü alıcılar tespit edilemedi.

-Bilmediklerimiz derken…

Almanya, Ali Osman Akat’ı söylemese haberimiz olacak mıydı? Almanya suç duyurusunda bulunmuş, suçluyu tespit etmiş. Kamuoyunun haberi dört ay sonra oldu. Devlette hiçbir şey gizli kalmaz. Yeri geldiği zaman tüm liman görüntüleri ile birlikte her şeyi inceleyeceğiz. Tüm bu olanların komisyon tarafından araştırılması lazım. Mecliste bunu kurmak istedik, reddettiler. İlk geldiğimiz zaman yapacağımız şey bu olacak.

-Ya iktidara gelinemezse…

Bir araştırma komisyonu kurulacak ve savcılık, Meclis beraberce bunu araştıracak. Bu konuda çok uzman arkadaşlarımız var. Bunların hepsi çözülecektir.

-Yolsuzluk, suç ilişkileri üzerine bilgiler geliyor mu?

Geliyor. Düşünemediğiniz kadar geliyor.

-Bunların hepsini kenarda mı tutuyorsunuz?

Hayır, bunların hepsi inceleniyor. Benim 12 kişilik bir ekibim var. Gece gündüz çalışıyoruz. Hepsini süzgeçten geçiriyoruz. Notlarımızı alıyoruz, raporlandırıyoruz.

-Kaynak sorulmaz ama şunu sormak istiyorum. Eskiden AKP’li olan kişilerden bilgi geliyor mu?

Bunu konuşmayalım. Her yerden geliyor. Tahmin edemeyeceğiniz kadar…

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER