CHP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, vahim bir boyutta olan ve her geçen gün artan erkek şiddetini önlemek amacıyla ivedi çözümler üretmenin gerekliliğini vurguladı.
Kadıgil, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a eklenecek bir madde ile evlenecek çiftlerin birbirlerinin şiddet siciline erişebilmesinin sağlanmasını talep etti.
Kadıgil teklifinde; aile içi şiddetin önlenmesine yönelik veri tabanı oluşturulmasını istedi ve şu düzenlemeyi önerdi:
“Bakanlık bünyesinde, aile içi şiddetin önlenmesi amacıyla, evlilik için resmî başvuruda bulunan kişilerin erişimine açık olarak, bir veri tabanı oluşturulur. Bu veri tabanında; çocuğa veya kadına karşı ya da ev içi şiddete ilişkin olan adli sicil kayıtlarında yer alan bilgiler, şiddet uygulayanlar hakkında hâkim, kolluk görevlileri veya mülkî amirler tarafından, istem üzerine veya resen verilmiş tedbir kararları, devam eden soruşturmalar ile Bakanlık, yargı, kolluk ve/veya şiddet destek hatlarına yapılan şikayetler yer alır. Bu maddede belirtilen hâl dışında bu bilgilerin açıklanması veya paylaşılması yasaktır. Bu maddenin yürütülmesine ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığı’nın görüşü alınarak hazırlanan ve Bakanlık tarafından çıkarılan yönetmelik ile düzenlenir.”
2019'DA 134 KADINI, EVLİ OLDUĞU ERKEK ÖLDÜRDÜ
Söz konusu düzenlemenin pandemi döneminde artan ev içi şiddeti önlemek için Çin’de pilot olarak uygulanmaya başlandığını belirten Kadıgil, 2019 yılına ilişkin şu verileri paylaştı.
Failler, işledikleri cinayetin yüzde 72,8’inin ev içinde gerçekleştirdi. Faillerin yüzde 95’i eş, partner ya da akraba. 134’ü evli olduğu erkek, 25’ini eskiden evli olduğu erkek, 51’i birlikte olduğu erkek, 8’i eskiden birlikte olduğu erkek, 29’u akrabalık ilişkileriyle bağlı olduğu erkek, 19’u tanıdık, 15’i baba, 13’ü kardeş, 25’i oğul tarafından 474 kadın öldürüldü.
'TİMSAH GÖZYAŞI DÖKMEK YERİNE TEDBİR ALIN'
Sağlıklı aile yapılarının oluşturulmasının yolunun kadını korumaya yönelik oluşturulan İstanbul Sözleşmesi’ne itiraz etmek yerine sözleşmenin devlete yüklediği sorumluluk ve ödevleri yerine getirmek olduğunun altını çizen Kadıgil, “Ailelerin yıkılmasını daha fazla kadının öldürülmesini gerçekten dert ediyorsanız timsah gözyaşı dökerek şiddettin üzerini örtmek yerine önleyici tedbirler almak zorundasınız” dedi.
Kadıgil, İstanbul Sözleşmesi'nin 11. Maddesi’nde düzenlenen “Bu Sözleşme kapsamında kalan her türlü şiddet olayıyla ilgili birleştirilmemiş istatiksel veriyi düzenli aralıklarla toplayacaklardır” hükmünü anımsatarak, şiddet siciline ait verilerin aile kuracak bireylerin erişimine açılması gerektiğini belirtti.