CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yunus Emre, "19 Mayıs 1919’un 100. Yılında Türkiye’deki Gençlerin durumu" raporunun sonuçlarını paylaştı.
Raporda gençlerin sorunları; işsizlik, eğitime erişim, sosyal dışlanmışlık ile sosyal ve siyasal hayata katılım ve temsiliyet başlıkları altında toplandı. Raporda her 4 gençten 1’i başka bir ülkeye yerleşmeyi düşündüğü ifade edilirken; bunun nedenleri arasında sırasıyla daha iyi iş olanakları, daha fazla kişisel özgürlük, daha iyi eğitim olanakları, Türkiye’de kendine iyi bir gelecek öngörememe, ülkenin kötüye gittiğini düşünme ve ülkede düşünce özgürlüğü olmaması gibi etmenler sayılıyor.
Gençlerin eğitim esnasındaki önemli sorunlarından birinin barınma sorunu olduğunun altı çizildi.
Raporda, Türkiye’de yükseköğretime kayıtlı genç sayısının YÖK verilerine göre; 7 milyon 740 bin olduğu belirtilirken devlet yurtlarının yatak kapasiteleri Gençlik ve Spor Bakanlığı verilerine göre; 667 bin 593 olarak belirtildi.
Raporda, "Bu rakamlara bakıldığında devletin yükseköğretim gençliğine sunduğu barınma imkanı yüzde 10’u bile karşılamamaktadır" denildi.
Hazırlanan raporun genç işsizliği başlığında öne çıkan bazı bulgular şu şekilde sıralanıyor:
-TÜİK verilerine göre 15-24 yaş arası genç işsizlik 2019 yılı Ocak ayında yüzde 26,7. Bu oran 2018 yılı Ocak ayı için yüzde 19,9 olarak ölçülmüştür.
-Ne eğitimde, ne istihdamda, ne de yetiştirmede (NEET) olan ev genci oranı 15-24 yaş arası gençlerde 2019 yılı Ocak ayı için yüzde 25,5. Yani her 4 gencimizden 1’i evde, sokakta kahvehanelerde vakit öldürüyor. Aynı oran bir önceki yılın Ocak ayında yüzde 23,1 idi.
-OECD verilerine göre 15-29 yaş arası genç nüfus içerisinde ev genci oranı Türkiye’de 27,2 iken OECD ortalaması yüzde 13,4. Yani yaş aralığı genişledikçe tablo daha da kötüleşiyor.
-AB üye ülkeleri ile aday ülkelerini inceleyen Eurostat verilerine göre ise ev genci oranı AB ortalamasında yüzde 17,2 iken Türkiye’de yüzde 33,4. AB ülkeleri arasında en yüksek ev genci oranı yüzde 29,5 ile İtalya’ya ait.
-OECD verilerine göre istihdam edilen 25-34 yaş arası genç nüfusun eğitim seviyelerine göre dağılımı ise ilginç bir tabloyu gözler önüne seriyor. Ortaöğretimden mezun olmayanlar arasındaki işsizlik oranı yüzde 11,7 iken yükseköğretim mezunları arasında işsizlik yüzde 13,1. Bu oran OECD ortalamasında yükseköğretim mezunu olanlar için yüzde 5,8.
Habitat’ın “Gençlerin İyi Olma Hali Raporu”na göre iş arayan gençlerin sayısı 2017 yılına göre 5 puandan fazla artış göstererek yüzde 13,1 olarak belirlenmiş.
-Aynı rapora göre gençlerin iş bulma kaygısı iş arayan gençlerdeki artışla paralel bir seyir izliyor. 2017 yılında gençler arasında iş bulma kaygısı yüzde 69,1 iken 2019 yılında yüzde 71,5.
-Raporda her 4 gençten 1’i başka bir ülkeye yerleşmeyi düşündüğünü ifade ederken bunun nedenleri arasında sırasıyla daha iyi iş olanakları, daha fazla kişisel özgürlük, daha iyi eğitim olanakları, Türkiye’de kendine iyi bir gelecek öngörememe, ülkenin kötüye gittiğini düşünme ve ülkede düşünce özgürlüğü olmaması gibi etmenler sayılıyor.
TÜRKİYE EĞİTİMDE MALEZYA VE PAKİSTAN'DAN GERİDE
Raporun eğitime erişim başlığı da çarpıcı sonuçları ortaya koyuyor. Eğitimin gençlere gelecekte kaliteli bir meslek, üretim yeteneği, araştırma ve geliştirme ruhu, çağın gelişen koşullarına ayak uydurma gibi özellikler kazandırdığının ifade edildiği raporda eğitim kalitesine dikkat çekiliyor.
Rapora göre;
Türkiye, Dünya Ekonomik Forumu’nun “Eğitimin Kalitesi 2018” raporuna göre 137 ülke arasında 99. Sırada. Sıralamada Katar, Malezya, Endonezya, İran ve Pakistan Türkiye’nin önünde yer almış.
Dünya Ekonomik Forumu’nun “Matematik ve Bilim Eğitimi Kalitesi” raporuna göre, Türkiye 137 ülke arasında 104. Sırada ve Etiyopya, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Pakistan, Suudi Arabistan, Ruanda, Burundi ve Gana gibi ülkeler Türkiye’nin önünde yer almış.
UNICEF’in “Eğitimin Kalitesi Raporu”na göre ise Türkiye 41 ülke içerisinde sonuncu sırada.
Eurostat’ın 18-24 yaş arası gençler arasında eğitimden erken ayrılma istatistiklerine göre Türkiye’de gençlerin yüzde 31’i eğitimlerini yarım bırakırken AB ortalaması yüzde 10,6’dır.
SOSYAL DIŞLANMIŞLIK YÜZDE 38,3
Sosyal dışlanmışlığın yoksulluk, işsizlik, eşitsizlik ve ayrımcılık gibi temel sosyal politika konularını kapsadığının ifade edildiği raporda kavramın son dönemlerde popüler hale geldiği ifade edildi. Genç olmanın bir sosyal dışlanmışlık verisi olarak ele alınması ise gençlerin sosyal, ekonomik ve siyasi hayatta kendilerine bir yer edinememiş olması olarak açıklandı. CHP’li Emre, gençler arasındaki dışlanmışlık sorununun aşılabilmesinin yolunun gençlerin ekonomik, toplumsal ve siyasal hayata katılımının önündeki engellerin kaldırılması ile mümkün olduğunu söyledi.
Raporda Eurostat verilerine atıf yapılarak, Türkiye’de 16-29 yaş arası genç nüfusta sosyal dışlanma riskinin yüzde 38,3 olduğu ifade edilmiştir.
SİYASAL KATILIM VE TEMSİLDE TÜRKİYE'NİN KARNESİ ZAYIF
Gençlerin Kamu Hayatı ile Siyasete Katılımı ve Temsiliyeti" başlığı ise Türkiye’nin demokrasi, siyasi ve temel hak ve özgürlükler gibi alanlarda Türkiye’nin zayıf karnesini gözler önüne sermekte.
Freedom House, Economist Intelligence Unit ve Dünya Bankası gibi kuruluşların gençler arasında siyasal katılım, insan hakları ve sosyal alandaki özgürlükler açısından yaptıkları araştırmalarda Türkiye hep sonuncu sırada yer almış.
Gençlerin sivil toplum kuruluşları ile ilişkisi ise son derece zayıf. Gençlerin yüzde 72,9u herhangi bir STK’ya üye değilken en fazla üyesi bulunan STK yüzde 12 ile öğrenci kulüpleri.
Gençlerin meclis çalışmalarına ilgisizliği de raporda öne çıkan bir başka bulguyu ortaya koyuyor. Gençlerin yüzde 71,7’si meclis çalışmaları hakkında bilgisi olmadığını ifade ederken siyasi hayata katılımı sadece oy vermek olarak gören gençler arasında aktif siyasete katılım oranı ise sadece yüzde 3,9 olarak belirtilmiş.
"ÇÖZÜM, ÇAĞDAŞ BİR EĞİTİM VE GENÇLİK POLİTİKASI"
Raporda gençliğin sorunları için çözüm önerilerini de sıralayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Emre, atılacak ilk adımın çağdaş bir eğitim ve gençlik politikasının hayata geçirilmesi olduğunu belirtti.
Türkiye Ulusal Gençlik Stratejisinin 4 yıldır güncellenemediğini söyleyen Emre, “Ulusal Gençlik Stratejisinin 2018 yılı itibariyle 4 yıldır halen güncellenmekte olduğu bize göstermektedir ki bu strateji hem gençlerimizin sorunlarına çözüm üretemiyor hem de Türkiye gelişen ve küreselleşen dünyayı yakalamaktan uzak bir konumda” olduğunu söyledi.