TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Adalet Bakanlığı, Kişisel Verileri Koruma Kurumu, Ceza ve İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, Türkiye Adalet Akademisi, Hakimler ve Savcılar Kurulu, Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay’ın 2021 yılı kesin hesap kanun teklifleri, 2023 yılı bütçe kanun teklifleri ile Sayıştay raporları görüşülüyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, konuşmasında İstanbul’daki bombalı saldırıyı kınayarak, “Terör insanlık suçudur, teröre karşı hep birlikte kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
Erkek, Türkiye’de ciddi bir adalet sorunu yaşandığını, bunun da Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle bağlantılı olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
“Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu sistem ile bağımsız ve tarafsız yargıyı tesis etmesi mümkün değil. Nasıl bu hale geldik? 2010 ve 2017 referandumları yargıyı ele geçirmek amacıyla yapılan referandumlardır. 2017 referandumu OHAL döneminde gerçekleşti. Normalde OHAL dönemlerinde köklü sistem değişiklikleri, referandum olmaz. OHAL döneminde Cumhurbaşkanlığı, milletvekili seçimi olmaz. Ama maalesef iktidar bunların hepsini yaptı. OHAL ne için ilan edilmişti? Hain darbe teşebbüsü ile FETÖ ile mücadele için. OHAL’i bitirirsiniz, normal demokratik zeminde referandum da seçim de yaparsınız. Maalesef darbeye teşebbüsü ‘Allah’ın lütfu’ olarak niteleyen iktidar, suiistimalci bir anayasa değişikliği ile ülkeyi bir tek adam sistemine sürükledi. Demokratik hukuk devletinde ciddi bir kopuş oldu.”
“ADALETİN OLMADIĞI YERDE AŞ, İŞ VE EKMEK OLUR MU?”
“Yasama, yürütme ve yargı erkleri tek elde toplanırsa o ülkede her şey mahvolur” diyen Erkek, yurttaşların yoksulluk ile mücadele ettiğini açıklayarak, şunları anlattı:
“Nüfusun yarısından fazla insan derin bir yoksullukla karşı karşıya. Toplumun bir kesiminde sorun yok. Bizlerde, burada oturanlarda sorun yok. Ama toplumun önemli bir kesimi derin bir yoksulluk ile karşı karşıya. Neden, adalet olmadığı için. Adaletin olmadığı yerde aş, iş ve ekmek olur mu?”
Erkek, hükümetin yargıda reform için birçok paket getirdiğini ancak sadece kanunlarda değişiklik yaptığını dile getirerek, “Gerçek anlamda bir yargı reformu yapmadınız, amaç yargıyı ele geçirmekti. Ele geçirdiniz ama ülke de mahvoldu, yargının içerisinde tabii ki hukuka bağlı çok yargıç ve savcı var. Ama yargının önemli bir bölümü de çok ciddi şekilde siyasallaşmış durumda” dedi.
BAKAN SOYLU YARGIYA MÜDAHALE ETTİ İDDİASI
Erkek, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yargıya müdahale ettiğini ileri sürerek, “O kadar siyasallaştı ki yargı, İçişleri Bakanı İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısını arıyor ve hesap soruyor. ‘Bu soruşturmada ne için böyle yaptınız, bu yargılamada ne için bunu ayırdınız’. Nasıl bir soruşturmaya müdahale edebiliyor İçişleri Bakanı? Bu hakkı ve yetkiyi kendinde nasıl görebiliyor?” diye Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a sordu.
Erkek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında açılan MAN Adası davasını anımsatarak, şunları belirtti.
“MAN Adası davası görülüyor Yargıtay’da. 3’e 2 çıktı karar biliyorsunuz. Heyet böyle yaparken, daire başkanı heyeti değiştirmeye kalkıyor. Birçok yerel mahkemede bakıyorlar, hakimin durumuna göre hakimler değiştiriliyor. MAN Adası davasında Yargıtay oyçokluğu ile karar verdi. Vergi cenneti olan Man Adası’nda off shore hesabında Türkiye’deki Halkbank şubesine para transferleri yapıldığını sabit gördü Yargıtay. Çok ciddi bir şey dedim. Bakın bir hukukçu olarak üzülerek söylüyorum. Devleti yöneten Cumhurbaşkanının birinci dereceden yakınlarının off shore hesaplarından para transferi yaptıkları görüldü.
“BARİ BAĞIMSIZ GÖRÜNELİM”
Ne oluyor, adalet nasıl olacak? Çıkın sokakta sorun, adalete güvenen insan kalmadı memlekette. Memleketi ne hale getirmişiz. Ne kadar acı bir tablo değil mi? Yüksek yargı organlarının başkanlığına bakıyorum, bir siyasi partinin şarkısını almış. Bağımsız ve tarafsız değil yargı da bari bağımsız ve tarafsız görünelim, bari vatandaşa bu saygıyı gösterelim.”
Erkek, “Anayasa Mahkememiz 30 bin tane hak ihlali kararı vermiş. Yüzde 70’i adil yargılanma hakkının ihlali. Karar bunlar karar, başvuru değil. Bunları da büyük çoğunluğu makul sürede yargılanma hakkının ihlali” dedi.
OSMAN KAVALA KARARINI ANIMSATTI
Erkek, cezaevinde olan iş insanı Osman Kavala’nın durumuna da dikkat çekerek, “Suçsuz bir insan 5 yıldır cezaevinde, AİHM kararı var ama cezaevinde. Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığı, Anayasa’nın açıkça yazdığı halde, Anayasa Mahkemesi’nin kararını milletin gözünün içine baka baka uygulamayan hakim nerede şu anda? İrfan Fidan şimdi Anayasa Mahkemesi üyesi, Yargıtay’da bir dosyanın kapağını açmamış. Olur mu böyle iş?” diye sordu.
Erkek, Bakan Bozdağ’ın yeni anayasa açıklamasına ise “Yeni anayasayı yeni Meclis yapar” diyerek, sistemde uzlaşmadan yeni anayasa yapılamayacağına dikkat çekti.
“ÖYLE BİR SİSTEM Kİ ÇOCUKLARI BİLE CUMHURBAŞKANINA HAKARETTEN YARGILAYABİLİYOR”
Erkek, Cumhurbaşkanına hakaret davalarının sayısını da açıklayarak, “2014 yılında 1 çocuk hakkında Cumhurbaşkanına hakaretten dava açılmış, gelmişiz 2021’e kaç çocuk hakkında açılmış dava. 300’ün üzerinde, 305 çocuğa. 305 çocuk, çocuk. 18 yaşından küçük hepsi. Cumhurbaşkanına hakaretten dava açılmış, 22’si mahkum edilmiş. Öyle bir sistem ki çocukları bile Cumhurbaşkanına hakaretten yargılayabiliyor. Herhalde bugün Cumhurbaşkanına hakaretten soruşturma dosyası 200 bine yaklaşmıştır” dedi.
