BIST 100 9.636 DOLAR 34,65 EURO 36,34 ALTIN 2.929,94
7° İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyon
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • İçel
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce

CHP'den Ayhan Bilgen'e ziyaret 

CHP'den Ayhan Bilgen'e ziyaret 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekilleri, yerine kayyum atanarak tutuklanan Kars Belediyesi Eş Başkanı Ayhan Bilgen’i cezaevinde ziyaret etti.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesindeki Hükümlü ve Tutuklu Hakları Alt Komisyonu’nun CHP’li Üyeleri İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç ile Ankara Milletvekili Ali Haydar Hakverdi, görevden uzaklaştırılan Kars Belediye Eş Başkanı Ayhan Bilgen’i tutuklu bulunduğu Sincan F Tipi Kapalı Cezaevi’nde ziyaret etti.

Ziyaretle ilgili yazılı açıklama yapan CHP milletvekilleri Bilgen’i moralli ve sağlıklı gördüklerini ifade ettiler. Daha önce bu tür görüşmelerin açık görüş alanında gerçekleştirildiğini belirten milletvekilleri, Ayhan Bilgen ile arada camın bulunduğu kapalı bir görüş alanında, kayıt altına alınan bir telefon aracılığıyla görüştürüldüklerini ve cezaevi yönetiminin de pandemi sürecini buna gerekçe gösterdiğini dile getirdiler.

‘GÜNDE BİR SAAT HAVALANDIRMA HAKKINI KULLANIYOR’

Evrensel'de yer alan habere göre, CHP heyeti yaptığı açıklamada Bilgen’in tek kişilik hücrede kaldığını, günde bir saat havalandırmaya çıkma hakkı verildiğini ve bu sürede hiç kimseyle iletişim kurmadığını belirtti.

Tek kişilik hücrede kalanların hücrede bulundurabilecekleri kitap sayısı ile ilgili bir netlik olmadığını ifade eden milletvekilleri yaptıkları açıklamada, “Bazı cezaevlerinde bu sayı 10, ancak bu hak Ayhan Bilgen’e verilmemektedir, hücresinde sadece 2-3 kitap bulundurmasına izin verilmektedir. Ayhan Bilgen’in Cezaevi Kütüphanesi’nden de iki haftada iki kitap alabilme hakkı vardır. Günde bir kitap okumasına ve iki günde kitapları bitirmesine rağmen, tekrar kitap alabilmek için iki hafta beklemek zorunda kalmaktadır” ifadelerini kullandılar.

‘IŞIKLAR ÜZERİNDEN KURUMLARIN TARTIŞMASI CİDDDİYETSİZ’

CHP Milletvekilleri Ayhan Bilgen’in, “kendisi ve Enis Berberoğlu’nun lehinde kararlar veren Anayasa Mahkemesi’nin içine sokulmaya çalışıldığı son günlerdeki tartışmalar” hakkında, “Kurumların ışıklar üzerinden birbiri ile tartışmasını gereksiz ve ciddiyetsiz buluyorum. Darbeye karşı demokrasiyi bugüne kadar nasıl savunduysak, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmaması konusunda da aynı kararlı duruşu göstermemiz gerekiyor” dediğini aktardılar.

BİLGEN: 2023 MECLİSİ BİRİNCİ MECLİS GİBİ OLMALI

CHP Milletvekilleri, Ayhan Bilgen’in seçim tartışmaları hakkında ise “2023’teki Milletvekili Genel Seçimlerinde kurulacak meclisin, Birinci Meclis’in görevi neyse o irade ile görev yapmasını beklediğini, cumhuriyet ve demokraside birleşilmesi gerektiğini, ayrıca tabanda siyasi parti mensuplarının bir arada olduğunu ancak siyasi partilerde üste doğru çıkıldıkça siyasilerin birbirinden uzaklaştıklarını, oysaki bütün partilerin tabanlarının aynı olduğunu” söylediğini anlattı.

‘OPERASYONLAR İKTİDARIN SIKIŞMASIYLA BAĞLANTILI’

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, HDP’lilere yönelik gözaltıların ardından, “HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ı arayarak dayanışma ve geçmiş olsun mesajını ilettiğini hatırlatan Milletvekilleri Kılıç ve Av. Hakverdi ortak açıklamalarında şu ifadelere yerdi:

“Muhalefete yönelik bu tür saldırı ve operasyonlar, iktidarın her alanda tıkanması ve sıkışması ile bağlantılıdır. HDP’ye yönelik bu son operasyon da başarısız damat Berat Albayrak yönetimindeki ülke ekonomisinin dibe vurmasını halkın gözünden kaçırmak ve gündem değiştirmek için yapılmıştır.

Ayhan Bilgen Kars’ın seçilmiş ve görevi başında olan bir belediye başkanı. Savcılıktan telefon açılarak ifadeye çağrılsa, mutlaka gidip ifadesini verecekti. Ama AKP iktidarı, siyasi emelleri ve algı operasyonu için Ayhan Bilgen’i yaka paça evinden gözaltına alıp bu görüntüleri yandaş basın aracılığıyla servis etmiştir.

Ülkemizde 6 yıl önce yaşanan Kobani olayları esnasında hayatını kaybeden herkes için üzüldük. Bu olayların sorumluları mutlaka ortaya çıkarılmalıdır. Fakat o dönem yaşanan olaylarda sorumluluğu olmadığı Anayasa Mahkemesi tarafından tescil edilen Bilgen’in görevinden alınmasını, tutuklamasını, yerine kayyum atanmasını ve bunun üzerinden ülke siyasetinin dizayn edilme çabalarını kabul edemeyiz. Üzerinden 6 yıl geçen Kobani olayları ile ilgili tutuklanmaya gerekçe olacak yeni bir delil varsa bunu bilmek tüm kamuoyunun hakkıdır. Ama görünen o ki bu yönde yeni bir delil ortaya konmamıştır.

Bugün iktidar gibi düşünmeyen gazeteci, akademisyen ve siyasetçiler siyasallaşan hukuk sopası ile tehdit ediliyor ve hapse atılıyor. Bu durum hiçbir demokratik sistemde kabul edilemez. Demokrasi farklı düşüncelerin güvence altına alınmasıdır.

Demokrasinin bir başka özelliği de seçimle gelenlerin yine seçimle gitmesidir. AKP iktidarı da bu söylemi çoğu zaman kullanmakta ancak işine gelmediği zaman bu gerçeği yok saymaktadır. Seçimle gelen Belediye Başkanı Ayhan Bilgen, daha önce aynı olaydan dolayı tutuklanmış ve Anayasa Mahkemesi bu durumun bir ‘hak ihlali’ olduğuna karar vermiştir.

Daha önce verilmiş Anayasa Mahkemesi kararına rağmen AKP iktidarı her fırsatta dile getirdiği milli iradeyi yok sayarak Bilgen’i görevden almış, yaka paça tutuklamış ve Kars’ın iradesini hiçe sayarak belediyeye kayyum atamıştır. Bu hukuksuzluğa karşı durmak ve halkın iradesine sahip çıkmak demokrasiye inanan her yurttaşın görevidir. Halk tarafından seçilen bir belediye başkanı, görevden alınıp yerine kayyum atanıyorsa, o ülkede demokrasi yok demektir.”