CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gezi Parkı davasında aldıkları hapis cezaları Yargıtay 3. Ceza Dairesince onanan Can Atalay, Osman Kavala ve Tayfun Kahraman'ı Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda, Çiğdem Mater ve Mine Özerden'i de Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde ziyaret etti.
Cezaevi çıkışında konuşan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Eğer bir yargı, yürütme organının yani sarayın kontrolündeyse o yargı adalete uygun karar vermez. O yargı sarayın yani yürütme organının talepleri doğrultusunda karar vermiş olur. Can Atalay milletvekili olmadan önce gitti cumhuriyet savcılığına başvurdu, temiz kağıdı aldı. Milletvekili seçilebilirsin dediler. Aldı kağıdı getirdi YSK'ya. Vatandaş oyunu verdi, milletvekili seçildi. Şimdi diyorlar ki sen hapisten çıkamazsın. Niçin? Bir yanlışlık varsa en başta bu kararı verenlerde yanlışlık var. Şimdi saraydan talimat var, 'bunu hapishaneden dışarı çıkarmayacaksınız' diyor. Yargıtay da bu karara uydu, hukuku çiğnedi, kanunları çiğnedi. Yargıtay'ın tarihinde böyle bir olay olmamalıydı, bu da oldu. AYM'nin oturup bir karar vermesi lazım. Can Atalay'ın ve diğerlerinin de bir an önce çıkması lazım.
Hiç kimse düşünceden ötürü yargılanmamalı. Düşünceden, ahlaktan, erdemden korkulur mu? Bu ülkede demokrasi yok, ben bunun farkındayım. Bütün yargıçların demeyeyim ama yargıçların önemli bir kesiminin karar almadan önce birilerine danıştığını da biliyorum. Şimdi o danışılan görüşler çerçevesinde alınan kararlar olduğunu biliyorum. Burada olmamın temel nedeni de o kararların yanlış olduğunu herkese duyurmaktı. Bu ülkede vicdanlı insanlar var, ben o vicdanlı insanların yüreğine sesleniyorum."