Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

CHP Lideri Kılıçdaroğlu evinin mutfağından vatandaşlara seslendi

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından evinin mutfağında çekilmiş bir video yayınladı. Kılıçdaroğlu "Derin bir ekonomik krizin içindeyiz. Gidiyoruz hep beraber bir kıyamete. Ancak kanımca, halkımız gerçekte olup bitenleri tam olarak idrak etmiş değil" sözleriyle başladığı videoda ülkede yaşanan ekonomik bunalımı ele aldı.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından bir video paylaştı. Evinin mutfağında çekilmiş olan videoda Kılıçdaroğlu, vatandaşların son zamanlarda derinleşen ekonomik sıkıntılarını değerlendirdi.

Kılıçdaroğlu, konuşmasına başlamadan önce ülkenin derin bir ekonomik krizin içerisinde olduğunu vurgulayarak "Ancak kanımca, halkımız gerçekte olup bitenleri tam olarak idrak etmiş değil" dedi.

Kılıçdaroğlu, paylaşımına konuşmasının başında söylediği "Sizden ricam, birbirimize yönelik tüm önyargılarımızı birkaç dakikalığına bir kenara bırakmamızdır. Bu gece beni kulağınızla değil, kalbinizle dinleyin; çünkü yoksulluğumuzu konuşacağız. Yoksuluz ve bizi daha da yoksullaştırmak istiyorlar…" ifadelerini not düştü.

Kılıçdaroğlu yayınladığı videodaki konuşmasında, "Bu fakirleştirme süreci kabul edilebilir bir şey değildir. Nasıl olsa iktdar buradan oy kaybedecek deyip arkama yaslanıp bu olup biteni izleyemem. Oy değildir mesele çocuklarımızdır. Hiçbir çocuğumuzun yatağa aç girmemesidir. İşte bu yüzden bu organize kötülükle kavga edeceğim" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Bu topraklarda hiç bitmedi bir dilim kuru ekmeğin kavgası. Söyledim, yine söylüyorum. İktidar olmak bana yetmiyor. Hayatımın bu aşamasında ardında bırakacağım mirası düşünüyorum ben geceleri. Bu fukaralığı, bu kuru ekmek kavgasını bitiremiyorsam ne yapayım ben iktidarı?

Sevgili gazeteciler, lütfen artık strateji falan demeyin. Strateji bizim işimiz değildir, o gençlerin işidir. Ben milletimle helalleşme aşamasına geçmiş bir siyasetçiyim. Benim öyle stratejilerle falan işim olmaz.

Sevgili dostlarım, Allah biliyor ya, ben hiç sevmedim bu çağı. Bu ismine modern dediğimiz hakkaniyetsiz çağda öyle bir bencillik seviyesine gelmiş durumdayız ki, milyonlarca çocuğumuz derin bir yoksulluk içinde yaşıyor. Farkında bile değiliz. Soğuk odalar uyuyor yavrularımız, aç karnına ders çalışıyorlar, okula gidemiyorlar bir kısmı. Yetersiz beslenme hasta ediyor onları…

Bu çocuklara mutlu bir yaşam sürme hakkını tanımak hem iktidarların ahlaki bir yükümlülüğüdür, hem de ekonomik bir zorunluluktur. Bunu sağlam, bu çocukların Kemal dedesinin en önemli hedefi olacak. Nefsine yenilen sorumsuz liderler ve iktidarlarının yapamadığını ben yapmak istiyorum. Hayatımın bu aşamasında ne eyleyim ben sarayları, paraları…Ben nefsimi körelteli çok uzun yıllar oldu. Tek bir muradım var; o da milletimin gelecekte bana dua etmesidir. Bu kadar.

'FAKİRLİĞİMİZİ SATMAYA HAZIRLANAN BİR İKTİDARLA KARŞI KARŞIYAYIZ'

Bugüne iktidarlar nefislerini köreltemediler ancak bu saray hükümeti farklı. Türkiye tarihinde ilk defa bir iktidar, yani bu saray hükümeti, bile isteye halkımızı daha da fakirleştiriyor. Bu, karnı aç çocukların anne ve babalarının emeğini daha da değersizleştirerek, ucuz emek olarak emperyalistlere satacağını açık bir dille, bağırarak her yerde söylüyor. Fakirliğimizi satmaya hazırlanan bir iktidarla karşı karşıyayız. Emeğinizin değeri ucuzlayacak ki batılının dolarına peşkeş çekilebilsin. Sarayın gelecek için ülkemize artık tek bir vaadi var, o da emekçinin sömürüsü. Siz çalışacaksınız sevgili halkım, batının refahı daha da artacak. Budur vaatleri.

'BEN SOSYAL DEMOKRATIM'

Peki ben neye inanıyorum? Ben ekonomik büyümeye inanıyorum elbette. Ama benim için eşit bir gelir dağılımı, hakkaniyetsiz ve fakirleştiren bir büyümeden çok daha önemli. Benim hedefim yoksulluk oranını çok hızlı bir şekilde azaltmak ve sosyal adaleti sağlamak. Ben hem büyümenin, hem de daha fazla eşitliğin mümkün olduğuna inanıyorum. Ben, fakir fukaranın iyice fakirleştirilmesi üzerinden ihracatçıların daha çok dolar kazanmasına katiyen karşıyım. Ben, yoksul kesillerimizin en azından orta gelir düzeyine taşınması gerektiğine inanıyorum. Ben sosyal demokratım arkadaşlar. Cumhuriyet Halk Partisi de sosyal demokrat bir partidir. Ben, sosyal devlete inanıyorum. Ben, fakirliği söküp atarsam bu topraklardan halkımın duasını alırım. İşte o da bana yeter.

'MESELE OY DEĞİL'

Açık ve net olarak bir kez daha söylüyorum. Bu fakirleştirme süreci kabul edilebilir bir şey değildir. Nasıl olursa iktidar oy kaybedecek diye arkama yaslanıp bu olup biteni izleyemem. Oy değildir mesele. Çocuklarımızdır. Hiçbir çocuğumuzun yatağa aç girmemesidir. İşte bu yüzden, bu organize kötülükle kavga edeceğiz.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER