CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, gıda sektörü temsilcileri ile bir araya geleceğini duyurmuştu.
CHP lideri, "Saray Hükümeti’nin göz göre göre halkımızı sefalete mahkum etmesine göz yummayacağımı söylemiştim. Kara Kışla Mücadele Hareketimiz kapsamında gıda sektörü paydaşlarıyla bir araya geliyorum. Atacağımız adımları saat 17.00'de basın açıklamasıyla kamuoyuna ilan edeceğim" ifadelerini kullanmıştı.
Kılıçdaroğlu'nun gıda sektörü temsilcileri ile bir araya geldiği görüşme sona erdi.
Kılıçdaroğlu görüşme sonrasında açıklamalarda bulundu. "Saray iktidarı tümden aklını yitirmiş durumda. Memleketi uçuruma sürüklediler. Saray iktidarı halkı gözden çıkarmış durumda" diyen Kılıçdaroğlu, "Un fiyatı yüzde 122 zamlandı. Ekmek alırken bile insanlar 2 kez düşünmek zorunda kalıyor. Bebek maması yüzde 100 zamlandı. Hiç kimse unutmasın aç bebeklerin gözyaşının vebali çok ağırdır. 10 gıda ürününe zam yapmayın, iktidara geldiğimizde tüm zararınızı karşılayacağız. Bu fedakarlığı telafi edeceğimize söz veriyorum." ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Saray iktidarı tümden aklını yitirmiş durumda ve ülkeyi hızla uçuruma sürüklemektedir. Merkez Bankası müdürü şahsım Erdoğan son hamleleri ile Türk liramızın değerini hiç etmeye devam ediyor. DOlar 11 liranın üzerine çıktı, daha da nereye çıkacağını kimse bilmiyor. Ama bu duruma alışmayacağız. Biz Saray'dan artık durmasını istiyoruz, sadece durmasını...
Bu saray ve şahsım iktidarı belliki ülkeyi de halkımıza da gözden çıkarmış. İşte bu yüzden bizlere büyük bir sorumluluk düşüyor. Bunun dafarkındayız.
Enerji konusunda verdiğimiz mücadelenin yanına yeni bir cephe açacağımı ifade etmiştim; gıda mücadelesi...
Türkiye'de 14 milyon asgari ücretli açlık sınırının altında yaşıyor. 7 milyon 587 bin 123 kişinin aylık geliri asgari ücretin 3'te biri. Her geçen gün çocuklarımız daha büyük bir açlığa daha derin bir sefalete sürükleniyor. İşte bu yüzden kara kış şartlarında en hayatı konulardan biri insanımızın gıdaya erişimi.
Kent yoksulluğunun bu denli deirnleşitiği bir dönemde, köylümüzün, çiftçimizin can çekiştiği bu karanlık süreçte Sarayın attığı her adım insan onuruna, haysiyetine yakışmayacak durumlara yol açıyor.
Türk lirasının döviz karşısında değer kaybetmesi ile birlikte artan maliyetler nedeniyle en temel gıda ürünlerine peş peşe zamlar yağıyor. Saray iktidarının güdümünde hareket eden TÜİK'in verilerine bile baktığımızda durum içler acısı.
Mesela geçen seneden bu yana; karnabahar yüzde 124 zamlanmış, patates yüzde 69, tavuk eti yüzde 68, domates yüzde 62, ayçiçek yağı yüzde 60 zamlanmış.
Daha sayayım mı? Un fiyatı yüzde 122 zamlandı, bazı illerimizde fırıncılar 50 kg'lik un fiyatının 300 lirayı geçtiğini söylüyorlar. Ekmek alırken bile insanlar 2 kez düşünmek zorunda kalıyor.
Başka bir acı tablo söyleyeyim. Bu ülkede bebek maması son bir yılda yüzde 114 zamlandı. Hiç kimse unutmasın aç bebeklerin gözyaşının vebali çok ağırdır. Üreticimiz, çiftçimiz bitap durumda.
Haciz gelmiş yada gelmekte olan çiftçi sayısı 100 bini geçmiş durumda... Çiftçi bu haldeyken üretim gittikçe azalıyor, içerideki üretim azaldıkça fiyatlar da ucu açık bir şekilde artmaya devam ediyor. Ülkemizin bu halini ben kabul etmiyorum. Bunu halk da asla istemiyor. İşte tüm bu şarlat nedeniyle tıpkı daha önce enerji sektörü paydaşlarını davet ettiğim gibi gıda sektörü temsilcilerini de davet ettim ve onlarla konuştuk.
Bu davetime icabet eden gıda üreticisi temsilcileri, gıda parekendicileri ve sektör birlikleri ile bir araya geldik, bir çalışma toplantısı gerçekleştirdik. Onları ve sıkıntılarını dinledim, kendi görüşlerimi paylaştım. Bu istişarenin ardından buradan bir çağrı yapıyorum ve O şahsa açık ve net sesleniyorum. Bu sesi duymasını istiyorum. Gereğini yaparsa buradan siyasi puan alacağını o da biliyor ben de biliyorum. İnanın hiç umrumda değil. Yeter ki insanımızın onuru, haysiyeti daha fazla zedelenmesin.
Daha önce ifade etmiştim yine ifade edeyim; 'Kara Kış Fonu'nu hemen kur. Vatandaşlarımıza kış aylarında destek ver. Halkımızın mutfağındaki yangını hafifletmek için şu sayacaklarımın derhal uygulanmasını talep ediyorum:
1-) Ziraat Bankası kuruluş amacına uygun olarak hareket ederek çiftçiye derhal 3 ay geri ödemesiz ve faizsiz kredi vermeli.
2-) Çiftçimizin su ve elektrik borçlarının faizi silinmeli ve geliri oranında yeniden yapılandırılmalı. Çiftçinin kullandığı elektrikte, KDV, TRT payı gibi ek kalemler tamamen kaldırılmalı.
3-Bankalarda ve tarım kredi kooparatiflerde takibe düşmüş çiftçilerimizin borçlarına gelen faizler derhal silinmeli. Kredilerin geri ödenmeleri 6 ay ertelenmeli.
4-) Tarımsal üretimde kullanılan mazottan KDV önümüzdeki 6 ay boyunca kaldırılmalı. Ayrıca en son açıklanan tarımsal girdi destekleri en az 2 katına çıkarılmalı.
5-) Bu esnada tüketiciye nefes aldırabilmek için gıda ürünlerinin çoğunda uygulanan yüzde 8'lik KDV önümüzdeki 6 ay boyunca sıfırlanmalı.
6-) CHP'li belediyelerimizin pek çoğu kooparatiflerle işbirliği yaparak ucuz ve kaliteli gıdaya erişim sağlayan imkanlar sunuyor. Kara kışta bunu hızlıca yaygınlaştıracağız. Hangi partili olursa olsun tüm belediyelerde bu uygulama hayata geçirilmeli.
Saraydan derhal bu talimatları vermesini istiyorum. Açıkça söylüyorum bu milleti kaderine terk etme ve bu adımları derhal at.
Marketlerden de bir talebim var. Birazdan sayacağım 10 temel gıda ürününe kış boyunca oluşacak enflasyon zamlarını yansıtmayın. Mecbur kalırsanız da enflasyonun altında yansıtın. Açıkça sizlerden talebim, bazı ürünlerde zarar etmeyi göze alın. Ama şunu kesin bir şekilde taahhüt ediyorum; iktidara geldimizde bu zararlarınızı kesinlikle tazmin edeceğiz.
Zamdan muaf tutmanızı istediğim 10 hayatta kalma ürününü şöyle ifade ediyorum;
Un, yağ, süt, bulgur, makarna, mercimek, yumurta, peynir, tuz ve her ay bir çesit sebze.
Bu ürünlere zam yapmayın, az önce söylediğim gibi iktidara gelir gelmez bu süreçte oluşan tüm zararlarınızı kesinlikle, hızla telafi edeceğiz.
Bu 10 kalem ürün için tümzincir marketlerin üst düzey yöneticilerini bir mektup göndereceğim. Bu bir dayanışma çağrısıdır. Bu fedakarlığınızı telafi edeceğimize söz veriyorum.
Halkımız müsterih olsun, insanımızın temel gıdadan mahrum kalmasına asla müsaade etmeyeceğim. Bunu önlemek için bütün yolları deneyeceğim. Eğer irade varsa yol da vardır. Bu ülkenin makus talihini kırmaya bizim irademiz var. Bunu da herkes böyle bilsin özellikle Saray'daki.
