Gündem Bilim Teknoloji Spor Dünya Ekonomi Siyaset Sağlık Eğitim Kültür Sanat Magazin Yaşam Reklam Künye Gizlilik Sözleşmesi İletişim
Yazılım ve Tasarım: Bilgin Pro © 2024KRT TV Tüm Hakları Saklıdır

CHP İl Başkanı'ndan Burak Oğuz açıklaması: Tutuklama kararı demokrasiye darbe demektir 

İzmir'in Urla Belediye Başkanı Burak Oğuz'un, FETÖ/PDY üst düzey yöneticileri ile telefonda irtibat kurduğu iddiasıyla tutuklanmasının ardından CHP İl Başkanı Deniz Yücel, basın toplantısı düzenledi.

İl Başkanlığı binasındaki toplantıya; CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu ve CHP İlçe Başkanı Hakan Özbadur'un yanı sıra bazı belediye başkanları katıldı. Basın toplantısında konuşan CHP'li Yücel, Burak Oğuz'un tutuklu yargılanmasına itiraz edeceklerini söyledi.

Kısıtlama olduğu için dosyanın içeriğine dair bilgi veremeyeceğini belirten Yücel, "Dün akşam geç saatlerde Urla Belediye Başkanımız Burak Oğuz tutuklanmıştır. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın daveti üzerine 16 Aralık sabah saatlerinde avukatıyla birlikte ifade vermeye gitmiştir. Soruşturma savcısına ifade vermiştir. FETÖ/PDY üyesi olduğuna dair hakkında delil bulunduğu iddia edilmiştir. Tutuklanma istemiyle Sulh Ceza Hakimliğince gönderilmiş ve ardından tutuklanmıştır. Dosyada kısıtlama kararı olduğundan içerikle ilgili bilgi vermemiz doğru değil. Hukuki süreç devam ediyor" dedi.

'BELEDİYE BAŞKANIMIZIN YANINDAYIZ'

Burak Oğuz'un tutuksuz yargılanmasının doğru olduğunu belirten CHP'li Yücel, şöyle konuştu:

"Dikkat edilmesi gereken hususlar var. Anayasada yer alan maddeye göre, bir kişi, suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar suçlu sayılamaz. Tutuksuz yargılanma asıldır. Başkan Oğuz, 31 Mart yerel seçimlerinde yüzde 67,5 gibi rekor oyla başkan seçilmiştir. Halkın seçtiği kamu görevi ifa eden birisinin ifadesini vermesinden sonra tutuklanması; hukuku, vicdanları ve Urlalı hemşehrilerini yaralamıştır. Tutukluluk kararı için kuvvetli suç şüphesi bulunması gerekiyor. Ayrıca kaçma, delilleri karartma, gizleme ve yok etme gibi şüphelerin bir arada olması gerekiyor. Somut olayda bunların hiçbiri mevcut değil. Seçilmiş belediye başkanına yürütülen soruşturma ve savcılığın verdiği ifade daveti var. Başkanımızın kendi avukatıyla giderek ifade vermesi söz konusu ardından tutuklama kararı var. Bu tutuklama kararı demokrasiye darbe vurulması demektir. CHP, geçmişte, gelecekte FETÖ'nün karşısında olan ve mücadele eden bir partidir. Bu olaydan siyasi bir manevrayla kendilerine hareket alanı yaratmak isteyenlere bu fırsatı vermeyeceğiz. Belediye başkanımızın yanındayız. Süreci takip ediyoruz. Hukukçularımız gerekeni yapacaklardır. En kısa sürede tutuklama kararına itiraz edeceğiz. Başkanımızın aklanacağına ve özgürlüğüne kavuşacağına inanıyoruz."

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan, CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, parti yöneticileri ve İzmir'deki çeşitli ilçe belediye başkanları, Urla Belediye binası önünde bir araya geldi.

Özkan, partililer adına okuduğu basın açıklamasında, şunları söyledi:

"Mevlana'ya sormuşlar, 'Adaletsizlik nedir?' diye. 'Hak edeni hak ettiği yerden alıp, hak etmediği yere koymaktır' demiş. Bir adaletsizlikle karşı karşıyayız. Bunu en kısa sürede sonlandırmak için gereken her türlü çalışmayı yapacağız. Buradan yola çıkarak, Urla Belediyemize karşı geliştirilecek her türlü sabotaja, her türlü politik harekete karşı çelik bir duvar gibi burada durmaya devam edeceğiz. Bizim için geçerli olan şey haktır, hukuktur, adalettir. Masumiyetin çiğnenmesine asla izin vermeyeceğiz. Biz sizin başınızı asla öne eğdirmedik, bundan sonra da eğdirmeyeceğiz. Bundan sonraki süreci de en yakından takip edeceğiz. Şunu aklından kimse geçirmesin, Urla Belediyesi'ni başka belediyelerle kimse karıştırmasın. Burası İzmir ve İzmir Mustafa Kemal'in kalesi olarak kalmaya devam edecektir. Bizim toprağımızda ayrık otu bitmez, biz ayrık otunun yaşamasına izin vermeyiz. Bizim toprağımızda Fetullahçı falan yaşamaz. Burası Urla, burası İzmir. Biz buradayız, her türlü sorunu halledecek güçte ve yeterlilikteyiz. Dayanışacağız, el ele ve kol kola olacağız. Urla olarak bu basiretsizliği ortadan kaldıracağız. Arkadaşımızın tutuksuz, adil ve hızlı yargılanmasını talep ediyoruz. Arkadaşımız koltuğuna oturana kadar mücadeleye devam edeceğiz."

SOYER, TOPLANTI İÇİN GİTTİĞİ KAZAN'DAN DÖNÜŞE GEÇTİ

Tuncay Özkan'ın ardından söz alan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mustafa Özuslu da, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in birtakım görüşmeler yapmak için gittiği Tataristan'ın başkenti Kazan'dan dönüşe geçtiğini ve ilk uçakla geleceğini belirtti. Özuslu, "Kendisi, 'Kalbim orada ve vücudum da yakında orada olacak. Anayasanın en basit kuralıdır, bir insanın en temel hakkıdır, kimse hüküm giymeden suçlu ilan edilemez. Dolayısıyla hiç kimse Burak Oğuz'u suçlu ilan edemez. Tutuklama bir cezalandırma yöntemi değil, bir tedbirdir. Burada tutuklanmayı gerektiren hiçbir şey yoktur. Kendi ayaklarıyla gidip savcılığa ifade vermiş, bir kamu görevlisi olarak Urlalıların yüzde 66 ile seçtiği bir belediye başkanı olarak hiçbir yere gitmeye niyeti yoktur. Tunç Soyer böyle bir belediye başkanının ne için tutuklandığını soruyor ve hiçbir dayatmayı kabul etmeyeceğimizi söylüyor" dedi.

Partililer, yapılan basın açıklamasının ardından toplantı yapmak üzere belediye binasına girdi.

"ATATÜRK HEPİMİZE EMANET"

CHP'li İbrahim Burak Oğuz, tutuklama kararı sonrası sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:

"Bu yola çıkarken “Kendimi ve Ailemi sizlere emanet ediyorum” demiştim. Ailem önce Allah’a sonra sizlere emanet.

Vatanım, Bayrağım, Cumhuriyetim ve Mustafa Kemal Atatürk hepimize emanet.

Biraz beni özleyeceksiniz ama ben sizleri çok özleyeceğim. Kalın sağlıcakla..."

İFADESİ...

Örgütün mahrem imamlarıyla telefon bağlantısı kurduğu suçlamasına karşılık Oğuz'un, "Belediye başkanlığı görevinden önce mali müşavir olarak görev yapmaktaydım. Görevim nedeniyle telefonumda yaklaşık 9 bin kişi kayıtlıdır. Mahrem imam olduğu iddia edilen kişilerle mali müşavirlik işim nedeniyle görüşmüş olabilirim ama hatırlamıyorum. Telefonumda bu kadar fazla kişinin kayıtlı olması ise tamamen işim gereğidir. Kiminle hangi tarihte konuştuğumu hatırlamıyorum" dediği öğrenildi.

"GEZİYE ÖZELLİKLE KATILMADIM"

Oğuz'a, yurt dışı gezileri de soruldu. Özellikle Güney Afrika'ya yapılan gezinin sorulduğu Oğuz, "Güney Afrika gezisine İzmirli başkanlar katıldı. Ben özellikle gitmedim" dedi.

Ayrıca örgütün en çok okulunun bulunduğu Rusya'ya bağlı Başkurdistan Özerk Bölgesi'ne yaptığı gezi de Oğuz'a soruldu. Oğuz, ziyaretin Uluslararası İş Birliği Forumu'na katılmak için gerçekleştirdiğini ve herhangi bir örgüte ait okula ziyarette bulunmadığını söylediği öğrenildi.

BABASININ, 'KILIÇDAROĞLU'NA 'OĞLUM FETÖ'CÜDÜR' DEDİĞİ İDDİALARI SORULDU

Başkan Oğuz'un babasının, 31 Mart Yerel Seçimleri'nden önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu telefonla arayarak, "Benim oğlum FETÖ'cüdür, onu aday gösterirseniz sizin için sıkıntı olur" şeklindeki iddialar üzerine Oğuz'a, 'Babanla görüşüyor musun?' diye soruldu. Oğuz'un, "1991 yılında kardeşimi kaybettim. O dönemde babamla annemin arası açılınca aramıza küslük girdi. Ardından sorunu giderdik ve barıştık. Bunun dışında başka bir sebepten dolayı görüşmeme durumu söz konusu değil" diye konuştu.

'BİZE GÖRE SUÇ UNSURU OLUŞMAMIŞTIR'

Öte yandan, Oğuz'un Avukatı Umut Köroğlu, karara 7 gün içinde itiraz edeceklerini belirterek, "Bize göre 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçunun unsurları oluşmamıştır. Yargıtay'ın verdiği kararlar bellidir. Bu kararlara göre, suç unsurunun oluşması için Pensilvanya ziyareti, örgüte ait bankaya para yatırma, örgütün medya kuruluşlarına üye olmak, ByLock kullanmak, sosyal medyada örgütü övücü paylaşımlar yapmak. Müvekkilimizde bunların hiçbiri yok. 17-25 Aralık öncesi yapılan görüşmeler veya bu görüşmelerin kiminle yapıldığı hatırlanmayabilir. Bu bir suç unsuru değildir. Şu anda bir bilgi kirliliği var. Bize soruşturma açısından bazı sorular soruldu. Bunlar da soruşturma aşamasında sorulması gereken sorular. Bu sorular sorulduğu için müvekkilim suçlu olarak kabul edilemez. 7 gün içinde tutukluluk kararına itiraz edeceğiz" dedi.

İlginizi Çekebilir
SONRAKİ HABER