Türkiye yazarı Cem Küçük, 31 Mart'ta İBB Başkanı seçilen ancak YSK kararıyla mazbatası iptal edilen Ekrem İmamoğlu'na "Her şey çok güzel olacak" diyerek destek veren sanatçıların bedel ödemesini istedi.
Küçük, "Okurlarımdan da ricam eğer bizim taraf medyasında bu bozgunculardan birini 5 dakika dizide gözükse bile bana haber verin. Ben gereğinin yapılması için hemen devreye gireceğime söz veriyorum" dedi.
Küçük, "Bu ülkede bedel ödeme kültürünü oluşturacağız" dediği "Bedel ödeme kültürü ve sanatçılar" başlığıyla (10 Mayıs 2019) yayımlanan yazısı şöyle:
Daha önce de bu köşede ifade etmiştim. Türkiye’nin kesinlikle bedel ödeme kültürüne ihtiyacı vardır. Çünkü ne yaparsan yap bedel ödemediğin bir ülkede ahlaksızlık hâkim olur. Cezasızlık kültürü aslında her ülkeyi uçuruma sürükleyen korkunç bir olaydır. Bedel ödeme kültürü demek illa ki hapis ve sürgün demek değildir. İlla mahkemelerin devreye girmesi değildir. Sivil mekanizmalarla da bedel ödenir.
Aslında ülkemiz medya ve sanat hayatında birazcık ahlak olsa zaten benim söylediğim bedel ödeme olayına gerek de kalmaz. Mesela oyuncu Bergüzar Korel adında bir kadın var. Bu kadın ve kocası Halit Ergenç, Gezi kalkışmasında Başkan Erdoğan devrilsin diye her şeyi yaptı ama sonra bizim taraftan ATV kanalındaki dizilerde de korkunç paralarla oynadı ve bu sefer de bizim tarafa yalakalık yaptı. “Sabah gazetesi ailemizin gazetesidir” gibi yalan beyanatlar verdi.
Eğer bir insan Başkan Erdoğan muhalifiyse, onurlu bir insansa, bizim taraf medyasında zaten iş kabul etmez. Fakat maalesef ülkemiz sanat hayatında onur ve gurur yok. Şimdi de Korel yine Başkan Erdoğan düşmanlığı yaparak İmamoğlu militanlığı yapıyor. Yarın bizim taraf TV kanallarından ya da TRT’den teklif gelsin yine gider ve yine yüksek ücretlerle iktidara yaltaklanır. İşte o yüzden millet bedel ödeme kültürü istiyor. Artık bu rezaletlere millet asla izin vermeyecektir. Ben de bunun takipçisi olacağım. Bergüzar Korel-Halit Ergenç tek değil.
Abdest almış fotoğraflarını özellikle servis eden ve “Ben de dindar oldum” yalanıyla bizim taraf kanallarından TV8’e girip trilyonlar kazanan Gökhan Özoğuz da aynıdır. Acun’un kanalındayken din iman diyor, şimdi ise yeni dini "Kemalizm" olmuş. Bakınız hem Acun hem de ortağı Esat Yontuç defalarca TV8’in alınışına Başkan Erdoğan ve ailesinin nasıl destek olduklarını anlatmışlardır. Böyle bir ortamda Başkan Erdoğan’ın düşmanlarının TV8’den ve TV8.5’dan nasiplenmesi mümkün değildir. Acun ve Esat da böyle bir şeye izin vermez.
Eser Yenenler, İbrahim Büyükak, Oğuzhan Koç gibi tipler daha çok yakın zamana kadar Başkan Erdoğan’a yalakalık yapıyorlardı. Şimdi bir anda rüzgâr var zannedip Erdoğan’a düşmanlık yapıyorlar. Aynı şey Gülse Birsel için de geçerli. Birsel 2013 Gezi olaylarına kadar Sabah yazarı ve hükûmet yalakasıydı. Sonra Aydın Doğan’ın Hürriyet’inde sürekli bozgunculuk yaptı. Hürriyet yerli ve millî aile Demirörenlere satıldığından beri yine terse dönmüştü. Şimdi ise hava döndü sanıp yine bir işler karıştırıyor. Böyle bir bozguncu tavra ne Hürriyet’te ne TV8’de ne Kanal D’de izin verilir!
Bir ara Ali Taran, Acun’un kanalına çıkmıştı ama sonra Acun onu hemen düzeltti, tasfiye etti. Doğru olan tavır budur. Bu söylediklerim İmamoğlu ve YSK sürecinde kasten bozgunculuk yapan tüm sanatçılar için geçerlidir. Ha tamam, Türk Devletine karşı tavır mı koydunuz o zaman TRT, ATV, Kanal D, Star gibi kanallardan onurluysanız iş almayacaksınız. Çünkü bu medya kurumları millî konularda ittifak içinde bir medyadır.
Okurlarımdan da ricam eğer bizim taraf medyasında bu bozgunculardan birini 5 dakika dizide gözükse bile bana haber verin. Ben gereğinin yapılması için hemen devreye gireceğime söz veriyorum. Bu ülkede bedel ödeme kültürünü oturtacağız.
Bir iş mi yaptın, ne tavır koyarsan koy bedelini ödemeye de hazır olacaksın...