Antalya'nın Alanya ilçesinde caretta carettaların yaşadığı, koruma altındaki bitkilerin olduğu bölgede özel bir firmanın işlettiği akaryakıt ve LPG dolum-depolama tesisinin kapasite artırımı adımı halk tarafından tepkiyle karşılandı. CHP Alanya İlçe Başkanı Coşkun Karadağ, CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek ve çok sayıda vatandaşın katıldığı bir basın toplantısı gerçekleştirildi.
Basın toplantısında konuşan CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek şu ifadeleri kullandı:
“Temmuz ayında konu hakkında TBMM’de bir soru önergesi verdik ve cevabını bekliyoruz, caretta caretta’ların yaşam alanında, koruma altındaki bitkilerin olduğu bu bölgede yaşanacak bir çevre felaketine karşı haklı bir mücadele içindeyiz. Turizm ve tarım kenti Alanya’da bu kadar büyük bir tesisin varlığı ile hem denizde hem de karada artan tehlikeli madde trafiği yüzünden insanlar tedirgin olmaktadır. Enerji ve katma değer kazandıran yatırımlara karşı değiliz ancak bu yatırımların doğa ile barışık olması, bir planlama içinde yapılmasını istiyoruz, çevre felaketlerine davetiye çıkartacak, ranta ve talana müsaade eden yatırımların dün, bugün ve yarın karşısında olacağız. Alanya’nın doğasını ranta ve talana kurban etmeyeceğiz. Bulunduğumuz sahilde Çevre Bakanlığı tarafından asılan caretta carettalarla ilgili tabela mevcutken bu sahili doğrudan etkileyecek bir kapasite artışına nasıl izin verilmektedir, kurumların birbirlerinden haberleri yok mu sorusunu akıllara getiriyor. Her şeyi para olarak gören zihniyet yüzünden yarın çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakamayız, her şey para değildir, denizimize, doğamıza sahip çıkma durumundayız.” dedi.
Alanya İlçe Başkanı Coşkun Karadağ ise açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;
“Akaryakıt dolum ve depolama tesisinin kapasite artırımına izin verilmesi bir akıl tutulmasıdır. Denizde görülen 160 mt uzunluğunda ki 50,000 ton akaryakıt ve LPG taşıyabilen tankerlerin yanaşabildiği dolfen iskelesi kapasite artışı sonrasında 6 adet yeni bağlama dolfeni ve 1 adet yükleme platformu ile birleştirilerek yaklaşık 325 mt’lik bir uzunluğa ve 160,000 ton kapasiteye ulaşacak. Bu yeni yapılan dolfen iskelesine 160,000 DWT’lik (DWT: Geminin Kendi Ağırlığı Dışında Taşıdığı Yük Miktarı) tankerlerden her hafta 1 tane yanaşacak Alanya üzerinden Anadolu’ya sevkiyatı yapılacak olan 640,000 ton akaryakıt ve LPG’nin taşınabilmesi için her ay 21,000 kamyon üstü tanker trafiğe çıkacaktır. Bunun nasıl bir yoğunluk yaratacağını varın siz düşünün… Başlangıçta bölge trafiğini rahatlatma vaadi veren bu yatırım bizi bir kaosa sürüklemektedir. Bu tamamen bölgeye ihanettir. Tankerlerin seferlerinin başladığı günden bu yana yani Aytemiz Akaryakıt A.Ş.’nin Alanya’ya ayak basmasından sonra gemilerin balast tankları ile denizimize istilacı balık ve yosun türleri taşınmış ve de deniz faunası maalesef bozulmuştur. Bu sahil SİT alanı olup koruma altındadır. Ayrıca caretta, caretta kaplumbağalarının doğal üreme alanı ve kum zambaklarının yoğunlukla yetiştiği bölgedir. Uluslararası anlaşmalar ile korunan bu türleri biz kendi ellerimizle yok ediyor. Şu an bulunduğumuz nokta en yakın 5 yıldızlı turistik tesise sadece 10 km, Alanya merkeze 20 km, Gazipaşa’ya 15 km mesafededir. Büyüme sonrası gelecek olan 300 mt boyundaki devasa tankerlerin gerek Alanya ve gerekse de Gazipaşa’da yaratacağı görsel tedirginliği lütfen kafanızda bir canlandırınız. Burası bir sanayi kenti değildir. Bu manzaranın karşısında siz buraya tatile gelmek, bir emlak alıp emekliliğinizi burada geçirmek ister misiniz? Bu denizin balığını yemek, bu denizde yüzmek ister misiniz? Yoğun tarımın yapıldığı, yüzlerce dönüm avokado ve muz yetiştirilen bu bölgenin üretimini dert etmez misiniz? Biz enerji yatırımı karşıtı bir parti değiliz. Ancak buradan soruyorum? Daha önce 45 dakika mesafede yapısal olarak daha uygun kayalık bir bölgede yapılması planlanan bu proje, kimlerce ve neden, ne amaçla bu nadide bölgeye kaydırıldı? Bu usulsüz ve uygunsuz projeye karşı mücadele veren duyarlı vatandaşlar, iş adamları, otelciler, medya ve hatta siyasiler neden Sn. Hasan Çavuşoğlu’nun hedefi haline geliyorlar ? Bu proje en başından itibaren Alanya ve Gazipaşa halkından ustaca gizlenmiştir. Gerekli duyurular yapılmamıştır. ÇED sürecindeki halk bilgilendirme toplantıları 2014 yılında bölge halkından sadece 2 kişi, 2015 yılında ikisi neye imza attığını dahi bilmeyen toplamda 4 kişinin katılımı ile yapılmıştır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Alanya ve tüm Akdeniz bölgesinin aleyhine olan bu konuda; tüm usulsüzlük, hata ve çarpıklıklara rağmen jet hızıyla bu projeleri uygun bulmuş ve onaylamıştır. Siz biliyor musunuz ki; Bu güne kadar gerçekleştirilen kapasite artışlarında görüşü sorulan Alanya Belediyesi her seferinde olumlu görüş bildirmiştir. Maalesef bu toplantılara katılım gereği bile görmemiştir. Talebimiz şudur ki; Bölge için fazlası ile yeterli olan mevcut kapasitenin korunması, Gelecek nesillerin ve bölgenin menfaatleri doğrultusunda herhangi bir yeni kapasite artışına gidilmemesini istiyoruz.” dedi.
İşte o basın toplantısından görüntüler: