Kars’ın Sarıkamış ilçesinde Karakurt Barajı ve Hidroelektrik Santralli (HES) nedeniyle su tutuldu. Karakurt köyünün önemli bir kısmı sular altında kaldı. Köylünün evleri yıkıldı, arazisi yok oldu. Hayvancılıkla geçinen köylü yerlerini, yurtlarını jandarma zoruyla terk etti. Köylü şimdi köyün tepelik noktalarında ve yakınındaki yerlerde sac metallerden yaptıkları barakalarda kalıyor. Barakaların ne elektriği var, ne de suyu.
Çocuklar elektrik ve internet olmadığı için uzaktan eğitime de erişemedi. 21 Eylül’de yüz yüze eğitim başlayacak ancak çocuklar okula da gidemeyecek. Çünkü köydeki okul ve cami de sular altında. Köylünün anlatımına göre Milli Eğitim Bakanlığı 3 tane öğretmen atadı. Köylü şimdi çocuklarını okuması için Sarıkamış’a nasıl göndereceği düşünüyor.
KÜÇÜK KIZ GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Baraka evde ders çalışmak zorunda kalan küçük kız mağduriyetlerini anlatırken gözyaşlarını tutamıyor. Sitem ediyor, okuma talebini dile getiriyor: “Askerlerimiz gelip, bizi evlerimizden zorla çıkardılar. O yüzden biz de Sarıkamış’a taşınmak zorunda kaldık. Devlet bize çok az bir miktarda para verdi. Biz de geçinemedik. Biz de dağ başına gelip, kulübeler kurduk.”
Köylü caminin yıkılmasına da tepkili ve “Bunu yıkılmasına sebep olanların cezalandırılmasını istiyoruz. İbadet edilen yerde, şimdi kedi ve köpek geziyor” diyor.
Köylünün anlatımına göre Mustafa Kemal Atatürk Kars’a geldiğinde Karakurt Nahiye Müdürü Hüseyin Zade Halil Beyi’in evinde konakladı. Burada Atatürk’ün resmi yapıldı. Ancak şimdi o evde yıkıldı.
Köylü kadınlar mağduriyetlerini şöyle dile getiriyor: “4 çocuk var. Eşim günlük 20-30 lira getiriyor. Bu çocukları nasıl okutayım. Kızım hasta ona ilaç bile alamıyorum.”
70 yaşındaki yaşlı kadın ise kaldıkları barakaların içinde yandıklarını vurgulayarak, “İçinde kalsak yanıyoruz, dışında kalsak güneş yakıyor. (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip) Erdoğan’a Kur’an okuyor diye seviniyorduk, Allah’ın yoluna gidiyor diyorduk. Kardeş, baba, dünyaya büyük etmiştik. Bize böyle mı acıyacaktı? 6 tane çocuğum var, para verilmedi” diye mağduriyetlerini dile getiriyor. (ANKA)