CHP Yüksek Disiplin Üyesi Avukat Bülent Maraklı, aşırı sağcı Jair Bolsanaro'nun rakibi solcu Lula Da Silva'ya kaybettiği Brezilya başkanlık seçimine ilişkin çarpıcı bir yazı kaleme aldı. Maraklı yazısında Brezilya'nın, Türkiye'ye benzer ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlar arasında seçime gittiğinin altını çizdi. Bolsanaro'nun diğer otoriter liderler gibi kutuplaştırıcı söyleminin karşısında Da Silva'nın hoşgörüyü öne çıkardığını belirten Maraklı, bu seçimin 2023 Türkiye seçimlerine bir umut olduğunu ifade etti.
Maraklı, "Yeni bir hayat düzeni ve büyük bir ülke için iktidar ve zihniyet değişikliği şarttır. Türkiye halkının kaderini değiştirme vakti gelmiştir. Değişim ve gelişim için 2023 seçimleri bizler için büyük bir fırsattır. Treni kaçırmayın derim…" ifadelerini kullandı.
Maraklı'nın yazısı şu şekilde:
Hafta sonu Brezilya’da seçimler yapıldı. Adayların yaklaşımı ve seçim kampanyaları tüm ülkelerce merakla takip edildi. Brezilya’daki seçim süreci ve sonuçları Türkiye içinde dikkat çekiciydi. 2023 seçimlerine çok az bir süre kaldı. Şu anda Türkiye’de ciddi anlamda bir enflasyon ve hayat pahalılığı mevcut. Türk Lirası ciddi anlamda değer kaybetti ve hala kaybetmeye devam ediyor. Adaletsizlik can yakıyor. Eğitim ve sağlık hizmetleri niteliksiz ve yetersiz durumda. Ekonomik gücü olmayan insanlar temel ihtiyaçlara ulaşma konusunda ciddi bir sorun yaşıyor. İşsizlik ve düşük ücret her ailenin başına dert olmuş durumda. Türkiye sefalette artık dünya birincisi… Tüm bunların yanı sıra ülkemizin doğası tahrip edilmekte, bilimsel ve teknolojik imkanlar yetersiz ve göçmen sorunu içinden çıkılmaz bir hal almış durumda. Seçim döneminde Brezilya’nın sosyo ekonomik koşulları incelendiğinde Türkiye’nin manzara ve koşulları ile hemen hemen aynı olduğu gözlemleniyor.
Diktatör Bolsonaro, devlet imkanlarını ve gücünü seçimi kazanmak için sınırsız kullanmıştır. Devlet başkanı Bolsonaro halkına hesap vermemiş ve Covit- 19 yönetiminde çok kez yalan söylemiştir. Rakibi Lula için geldiğinde ‘’Kiliseleri yıkacağını’’ iddia etmiştir. Silah kaçakçıları, suç örgütleri ve çeteler açık açık Bolsonaro’yu desteklemişlerdir. Seçim sonuçlarını kabul etmeyeceğini ve iktidarı devretmeyeceğini de birçok kez ima etmiştir.
İşçi partisi adayı Lula, Brezilya’nın demokrasi ve adalet ihtiyacını seçim kampanyasının en önemli başlığı yapmıştır. Yine yoksulluk ve açlık meselesini iyi programlamış ve örgütlemiştir. Brezilya halkının ortak refahta; adil ve eşit yaşama layık olduğunu ve bunu başarabileceğine insanları ikna etmiştir. Ayrıştırma ve kutuplaştırma siyaseti ile adeta savaşmıştır. Umut ve mutluluk üzerine yeni bir ülke hikayesi yaratmıştır. Amazon ormanlarının korunmasını ve üreticilerin desteklenmesini samimi ve gerçekçi ifade etmiştir.
Lula, devletin tüm imkan ve güçlerine karşı cesaret, açıklık ve sol değerlerle %50,9 oy oranı ile seçimi kazanmıştır. Brezilyalılara cenneti vaat etmemiş ama cehennemin kapılarını kapatacağına söz vermiştir. Seçim İki farklı dünya görüşü savaşına dönmüştür. Sonuçta insancıl ve barışçıl olan görüş kazanmıştır.
Lula seçim zaferi konuşmasında aynen şöyle söylemektedir;
“Brezilya halkı artık devlet kararlarında aktif rol almak istiyor. Brezilya halkı iyi bir iş, enflasyonun üzerinde bir maaş, kaliteli bir halk sağlığı ve eğitime sahip olmak istiyor. Brezilya halkı silah yerine kitap istiyor. Silahlar öldürür,
biz hayatı seçiyoruz. Ülkeyi tüm boyutlarıyla yeniden inşa etmek gerekiyor. Birlik, hoşgörü ve mutluluk sözü veriyorum’’
Türkiye halkının da yeni bir hikaye ve umuda ihtiyacı vardır. Bizim halkımız da yoksulluğu aşarak hesap yapmadan istediğini yemek, içmek ve giymek hakkına kavuşmalıdır. Birlik ve mutluluk bizim halkımızın da özlemidir. Yeni bir hayat düzeni ve büyük bir ülke için iktidar ve zihniyet değişikliği şarttır. Türkiye halkının kaderini değiştirme vakti gelmiştir. Değişim ve gelişim için 2023 seçimleri bizler için büyük bir fırsattır. Treni kaçırmayın derim…
