İktidar medyası, Ankara Çubuk’ta asker cenazesinde yumruklu saldırıya uğrayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef göstermeye devam etti. Saldırının ertesi günü manşetlerinde “Provokasyon var” diyen gazeteler jet hızıyla geri adım atıp dünkü manşetlerinde “Provokasyon yok” dedi.
İktidar kalemleri, köşelerinden, bahsi geçen saldırgan güruhu “öfkeli kalabalık”, “halkımızın içindeki şiddet kültürü” gibi ifadelerle normalleştirmeye çalıştı. Yumruklu saldırıyı gerçekleştiren Osman Sarıgün’ün ifadesinde “’Kılıçdaroğlu PKK destekçisidir’ söylemlerinden etkilendim” demesi de yandaş gazetelerin misyonunu gözler önüne serdi.
YENİ ŞAFAK ÇARK ETTİ
Söz konusu saldırının ertesi günü “Provokasyona dikkat” manşetiyle çıkan Yeni Şafak gazetesi, dünkü sayısında çark etti. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Provokasyon yok” sözlerini öne çıkaran gazete, bir gün önce “Provokasyon var” dememiş gibi, “CHP saldırıdaki provokasyon iddialarını sürdürdü” dedi.
Yeni Şafak’ta bir diğer dikkat çeken, köşe yazarlarının ağız birliği yaparak Kılıçdaroğlu’nu suçlayan yazılara yer vermesi oldu. Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, “Peki, millete atılan yumruklar ne olacak” başlıklı yazısında kışkırtıcı ifadelere yer verdi. Karagül, köşesinde “PKK ile bu ülkeye silah doğrultanlarla ortak hareket etmek, o yumruktan daha mı hafifti? Sırtını Anadolu’ya, milletimize, Türkiye eksenine vermek varken, dışarıdan müdahale eden her ülkeye alkış tutmak bundan daha mı hafif? Yazacak daha çok şey var. Ama bu milletin vicdanını, öfkesini, hafızasını küçümsemeyin, rencide etmeyin!” diyerek hedef göstermeye devam etti.
‘BİR YUMRUKTAN LİNÇ OLMAZ’
Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan da köşesinde, “Biz her türlü ince ayarı yaparız, PKK ve HDP’yi kırmadan da yolumuza devam ederiz. Karşımızdaki aptal-cahil kitle de bütün bunlara bir tepki göstermez diye düşünmenin kendisi sorumludur” diyerek saldırıyı “tepki göstermek” olarak yorumladı. Yazar Mehmet Şeker de köşesinde “Anlaşılan bugüne kadar hiç linç görmemişler. Bir yumruktan linç olmaz” diyerek saldırıyı önemsizleştirmeye çalıştı.
Yeni Şafak’tan aşağı kalmayan Türkiye gazetesi de “Huzurumuzu bozdurmayız” manşetiyle çıktı. Türkiye yazarı Fuat Uğur da “Halkımızın içindeki şiddet kültürü” dedi. Uğur, köşesinde, “Halkımızın içindeki şiddet kültürü burada da ortaya çıktı ve bir vatandaş protesto sesleri arasında bulunduğu yerden uzaklaştırılan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanına kalabalığı yararak varmayı başardı ve yumruk attı” diyerek saldırıyı olağanlaştırdı.
‘HALK HAZMEDEMİYOR’
Saldırıya haklılık arayan bir diğer gazete Star oldu. “Türkiye’nin huzurunu bozdurmayız” manşetiyle çıkan gazete, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun’un “Halk teröristlerin siyasi uzantılarıyla ittifak kurulmasını hazmedemiyor” sözlerini öne çıkardı. Star yazarı Fadime Özkan da “Kemal Kılıçdaroğlu kendisini ulusalcı, devletçi, vatansever, asker sever o eski CHP’nin genel başkanı mı sanıyor, acaba? CHP’nin HDP melezi bir parti olduğunun farkında mı değil yoksa HDP ile yaptığı alışverişin halk tarafından görülmediğini mi sanıyor?” diyerek hedef göstermeye devam etti.
Yandaş medyanın önde gelen gazetesi Sabah, “Şiddeti asla tasvip edemeyiz” manşetiyle çıktı, Erdoğan’ın sözleri manşette yer buldu. Sabah yazarı Hilal Kaplan da Kılıçdaroğlu’nu hedef gösteren isimlerden biri oldu. Saldırganların asker yakını olduğu iddiasında ısrar eden Kaplan, “Neredeyse şehit yakınlarını terörist ilan etmeye kadar işi vardırıyorlar. Yüzlerce insanımızı öldüren YPG’ye terör örgütü diyemeyen Kılıçdaroğlu, ‘Bunlar terörist, PKK’dan farkları yok’ diyebiliyor!” ifadelerini kullandı.
‘HABER ALMA HAKKINA İHANET ETMEYİN’
Çağdaş Gazeteciler Derneği, “Medya toplumsal nefretin körüğü olmamalıdır” başlıklı bir açıklama yayımlayarak yandaş gazetelerin hedef gösteren haberlerine tepki gösterdi.
Açıklamada, “Medyanın görevi, iktidarın çamur atma mekanizması olmak değildir” diyen ÇGD, basın emekçilerine seslenerek “Meslek ahlakını ayaklar altına alan bu tür yazılara imza atmayın! Çünkü bu tür imzalar, habere değil topluma nefret tohumları ekmeye hizmet etmektedir. Halkın doğru haber alma hakkına ihanet etmeyin! Toplumun size olan güvenine layık olun!” dedi.
'BİR KEREDEN BİR ŞEY OLMAZ'
Geçtiğimiz yılda AKP'ye yakınlığı ile bilinen ENSAR Vakfı'nın yurtlarında 45 erkek öğrenciye tecavüz edildiği haberi gündeme bomba gibi düşmüştü.
Bakan Ramazanoğlu ise Ensar Vakfı’nı savunarak 45 ögrenciye tecavüz edilmesi ile ilgili "Bir kereden bir şey olmaz' demişti.