İktidarın gerici eğitim politikaları devam ediyor. İstanbul’daki Beylerbeyi İlkokulu’nda, velilere dağıtılan belge ile çocuklara sosyal etkinlik adı altında “Kuran ve İngilizce eğitimi” verileceği ancak Kuran eğitiminin ücretsiz, İngilizce eğitiminin ise ücretli olacağı ifade edildi.
Birgün'den İsmail Arı'nın haberine göre, okul yönetimi tarafından velilere verilen belgede, “Okulumuzda 2023-2024 eğitim öğretim yılında, öğrencilerimizin ilgi, istek ve yetenekleri doğrultusunda sosyal etkinlik çalışmaları olarak Kuran ve İngilizce eğitimi de yapılacaktır. Bu çalışmalar kendi öğretmenlerinin eşliğinde ve uzman kişilerce sürdürülecektir. Bu etkinlikler bakanlığımızın öngördüğü tasarım becer atölyelerinde gerçekleştirilecektir. Sınıfta en çok talep edilen etkinlikler grup olarak uygulanacaktır. Kuran eğitimi ücretsizdir. İngilizce eğitimi yıllık 2 bin TL’dir. Ödeme iki eşit taksitle Ekim-Ocak aylarında toplanacaktır” ifadeleri yer verildi.
Velilerin ücretsiz Kuran eğitimi ile ücretli İngilizce eğitiminden birini seçmeleri istendi.
"OKUL, TARİKAT VE VAKIFLARIN OYUNCAĞI OLMUŞ"
Eğitim Sen İstanbul 2 No'lu Şube Başkanı Çayan Çalık ise uygulamaya tepki gösterdi. Çalık, “Sundukları sosyal etkinlik kapsamında planlanabilecek çalışmalar değil. İngilizce eğitimi için velilerden para talep edilirken Kuran eğitimi için para isteniyor. Yani laik ve seküler eğitimden yana olan veliler para vermeye zorlanıyor, bu ayrımcılıktır. Okulda Hacı Ahmet Ünal Vakfı isimli bir tarikat-cemaat oluşumunun etkili olduğu ifade ediliyor. Şimdi de bu vakıfla ilişkili isimlerden Okul Aile Birliği yönetimi oluşturulmak isteniyor. Tarikatların ve vakıfların oyuncağı haline getirilmiş bir okuldan söz ediyoruz burada. Çocuklar tarikat ve cemaatlere mahkum edilmemeli” dedi.
“Okuldaki bu uygulamada ve okul müdürünün tarikat ve cemaat ilişkili olduğunu ve özel bir çaba içinde olduğunu gösteriyor” diyen Çalık sözlerini şöyle sürdürdü: “Okul müdürünün bu tutum ve davranışları okulda iş barışını bozmuş durumda. Müdürün velileri karşı karşıya getiren bir çalışma içinde olduğu anlaşılıyor. Derhal bu uygulamadan vazgeçilmeli ve sosyal etkinlikler çocukların yaşı, gelişimine uygun seçilmeli ve de ücretsiz sağlanmalı. Bu uygulama bugün Milli Eğitim Bakanlığı eliyle ortaya konan, laik eğitime yönelik saldırının bir ayağıdır. Velilerin ve eğitimcilerin buna izin vermeyip ve karşı çıkacağı bir mücadele yöntemine ihtiyaç var.”